banner564

Euterpe’nin öğüdü

 Yaşadığın müddetçe ışılda
Etme hiç tasa
Hayat kısa
Ve zaman haracını alır
 
Yukarıdaki satırlar – ki eski Yunancadan İngilizceye, İngilizceden de tarafımdan Türkçeye çevrildiler – iki bin yıl önce Antik Yunan Uygarlığında yaşayıp ölen Euterpe adlı bir kadının mezar taşında yazılı.
 
Mezar taşının karmaşık bir öyküsü var.
 
Kadın, iki bin yıldan az bir zaman  önce veya sonra ölmüş olabilir.
 
Taşını kocası veya oğlu olan Seikilos diktirmiş.
 
Taşta yazılı olan satırlara eşlik eden, antik Yunan notaları ile yazılmış bir de melodi var ki bilinen ilk yazılı notalar arasındadır.
 
Taş On Dokuzuncu Yüzyıl’da, Aydın yakınlarındaki Helenistik Tralles kasabasında bulunmuş.
 
Şimdiki mekânı, Kopenhag’daki Danimarka Ulusal Müzesi.
 
Mezar çoktan ortadan kayboldu.
 
Zavallı Euterpe artık ne ışıldayabilir ne de sönebilir.
 
Bunların hiçbiri, ilginç olmalarına rağmen, beni fazla ilgilendirmiyor.
 
Taşa yazılı olan sözler ve bu sözlerin ilettiği anlam veya yaşam felsefesi takıldı kafama:
 
 
“İç bade, sev güzel var ise aklı şuurun
Dünya var imiş, yok imiş ne umurun.”
 
“Hayat fani / Ölüm ani,” keyfini çıkart, hiçbir şeyi takma, ikinci bir hayat yok.
 
Gül tomurcuklarını toplayabiliyorken topla
İhtiyar zaman uçup gitmekte
Ve bugün gülümsemekte olan çiçek
Yarın ölmekte.*
 
Taştaki sözler ve o sözlerle aynı pınardan çıkan yukarıdaki satırlar, yaşayan ve yaşayacak herkesin aklından geçen, ama hiç kimsenin tutmadığı bir öğüttür. Bestelenmiş ama hiç söylenmeyecek bir şarkı gibi.
 
Neden böyle?
 
İnsanın yaşadığı müddetçe parlaması, hiç tasa etmeden hayatın tadını çıkarması neden mümkün değil?
 
Hayat mı böyle, yoksa bu imkânsızlık doğa kaçkını insanın hayatı içine soktuğu şekilden mi geliyor?
 
Her zaman mı böyle mi idi, yoksa bir yerde veya yerlerde yanlış yola veya yollara sapıldı da tasasız olması mümkün olmayan bir ömrün küfecisi olundu?
 
Diğer canlılara bakıldığında hepsinin hayatta kalma ve çoğalma uğraşı içinde olduğu görülür, ama mutsuz oldukları görülür mü?
 
Onlar mutluluktan ne anlar demeyin bana.
 
Yeni doğmuş hayvan yavrularını birkaç saat gözlemek mutluluğun sadece insanlara has olmadığını öğrenmeye yeter.
 
Bu güne kadar mutsuz bir serçe veya arı kuşu da görmedim.
 
Görsem anlar mıydım?
 
Kuzunun mutluluğunu görünce anladığıma göre, serçenin veya arı kuşunun mutsuzluğunu da anlardım sanırım.
 
İnsan ünik bir yaratıktır. Onu ünik yapan kendi yolunu bulmakta hür seçeneklere sahip olmasıdır.
 
Etrafa bakınca bu seçenekleri doğru kullandığını, Euterpe’nin öğüdünü tuttuğunu söylemek zor.
 ---
 
*Gather ye rosebuds while ye may,   
Old Time is still a-flying;
And this same flower that smiles today   
Tomorrow will be dying.
Robert Herrick
1591 - 1674 

YORUM EKLE

banner471

banner474