banner564

Güle güle KKTC, seni çok sevmiştik…

Türkiye Kıbrıslı Türklerin kendini demokratik bir biçimde yönetme yeteneğini felç ediyor.
Öyle anlaşılıyor ki KKTC’nin denizaşırı bir il gibi yönetilmesini amaçlayan, adı bilinmeyen bir proje var. 
Bu projenin birinci adımı Ersin Tatar’ı cumhurbaşkanı seçtirmekti. 
İkinci adım Tatar’la aynı yapıda, yani itaatkârlığı ve Türkiye’ye karşı 
sadakati en üstün vasfı olan birini Ulusal Birlik Partisi’nin (UBP) başına geçirip başbakanlığa getirmek olacaktı. 
UBP kongresinde atılacak olan bu adım parti içinde ve dışında muhalefetle karşılaştığı için atılamadı.  
Şimdilik, diyelim. 
Eğer güvenilir kaynaklardan gelen haberler doğru ise, amaç bir referandumla adaya Türkiye’dekine benzer bir başkanlık sistemi getirmektir.
 
Bu olursa Türkiye’deki gibi Meclis marjinalleşecek, özgürlükler kısıtlanacak, yargı bağımsızlığını kaybedecek. 
Sayıları otuz ile kırk bin arasında olduğu tahmin edilen Türkiyeli göçmene vatandaşlık verilerek Türkiye’ye vefalı, Ankara’dan gelen talimatlara göre oy veren bir çoğunluk meydana getirilecek. 
Son adım ilhak, yani bir referandumla adayı Türkiye ile birleştirmek olacak. 
Erdoğan’ın ve Devlet Bahçeli’nin Kıbrıs sorununu bu şekilde çözmek istedikleri bir sır değildir. Bu onların “fetih” anlayışına uygun olmak dışında, 2023’te yapılacak seçimlerde ellerini güçlendirecek. 
Tek engel dış dünyanın tepkisi olabilir. Ama Türkiye dış politika köprülerinin neredeyse hepsini yaktığı için bu bile bir mâni oluşturmayabilir.
 
Bu projenin gerçekleşmesi Osmanlı’nın adayı fethettiği 1571’den beri Rum’la boğuşarak tutunmaya çalışan Kıbrıs Türk toplumunun otonom bir varlık olarak sonunu getirecek. 
Kıbrıslı Türkler Türkiye denizinin içinde bir maşrapa su olacak.
Büyük çoğunluk bunu istemiyor. 
Ama bu kaderi hak etti.
Yok olmanın eşiğinde iken 1974’te Türkiye onlara bir vatan ihsan etti. 
Ama değerini bilmediler. 
Yöneticiler Rumlardan kalan emlak ve Türkiye’den gelen para yardımlarını talana dayalı bir haksızlık düzeni kurdu. Partizanlık aldı yürüdü. 
Politikacılar ve yandaşları, Türkiye’den yollanan paraları kişisel amaçlarla kullandıkları ve herhangi bir şeyi düzeltmek akıllarından geçmediği için Rum’un kaçarken bıraktığı modern altyapı eskidi ve çöktü. Eğitim ve sağlıkta standartlar 1974’ün gerisine gitti. Çevre berbat edildi.
“Türkiye parayı yolluyor, neden vergi toplayalım,” kafasıyla ada bir vergi kaçırma cennetine çevrildi. 
Doğru dürüst vergi toplanmadığı için altyapı yatırımı yapılamadı. Üçüncü Dünya ışıklandırmalı delik deşik yollar bunun şahididir.
Ama vergi toplansaydı da ziyan edilecekti.
Düşünüyorum da; 1974’ten bu yana Kıbrıslı Türk’ün ona bağışlanan vatanı daha ileri götürmek, kalkındırmak, güzelleştirmek için yaptığı pek bir şey bulamıyorum.
Erdoğan’ın tasarladıkları Kıbrıs Türkü’nün kendine ihanetinin faturasıdır. 
Elinden alınmakta olan kendini yönetme yetkisi, değerini bilmediği ve hak etmediği bir ayrıcalık idi.
 
Kıbrıslı Türkler yuvarlana yuvarlana geldiler ve Erdoğan duvarına çarptılar. Şimdi mirasını har vurup harman savuran bir mirasyedi gibi, şaşkın ve mutsuz, saçlarını yoluyorlar.
Ama artık yapabilecekleri pek bir şey yok.
 
 

YORUM EKLE
YORUMLAR
ali özdemir
ali özdemir - 3 yıl Önce

4 5 yıl evvel kıbrısta askerdim. fakir ama medeni kültürlü bir toplumdu.şimdi ise vasatlar ülkesi oldu.

Sadık Kara
Sadık Kara - 3 yıl Önce

Metin Bey gerçekçi düşünüyor. Yıllardır önerdiği herşey çok mantıklıydı ama artık herşey için çok geç. Tabiri caizse vücudu kollayan bağışıklık sistemi onu ele geçirmeye karar verdi. Uygun zaman gelince ilk olarak medya organlarına müdahale edilecektir. Filmin devamını zaten biliyorsunuz.

habib
habib - 3 yıl Önce

Ben Türkiyenin kuzeyinden bir yurttaş. Yazmayı bırakırsa başka kimi okurum diye korktuğum ilk kişi Metin bey. Bir politika, bir doğa . Ne güzel de yazıyor her ikisini de.

Hasan mehmet
Hasan mehmet - 3 yıl Önce

Çok doğru yaziyorsunuz ...Ama be n sizin 2004 teki kıbrıs ile ilgili yazılarınızı ve ak parti ile recep tayyip erdoğana güzellemelerinizi de hatırlıyorum..

metin münir
metin münir @Hasan mehmet - 3 yıl Önce

O zaman Erdoğan olumlu işler yapıyordu. Türkiye'nin AB'ye gireceğini ummaya başlamıştık. Sonradan Türkiye'yi bu hale getirdi.

kerem
kerem - 3 yıl Önce

super yorumlar diyaloğun en iyi köşe yazarı metin münir.Böyle yazarlar artırılmalı.

Türkay ılıcak
Türkay ılıcak - 3 yıl Önce

Doğru bir teşhis. Ayağına kurşun sıkan birtoplum olageldik hep. Netice başka türlü olamaz zaten.. Duvara vurmak kaçınılmaz.

ruh ikizi
ruh ikizi - 3 yıl Önce

Soz konusu Kıbrıs olunca, söz sizde değerli yorumcu arkadaşlar....

Gurel ASIK
Gurel ASIK - 3 yıl Önce

Gidişat dediginiz gorunuyor ama çıkmadık candan umut kesilmezmiş.


banner608

banner474