banner564

Hükümetin bozulması 

 Basın ve sosyal medyada ortaya konulan görüşler, birçok kişinin 4’lü koalisyonun başarılı olmadığını ve istifa etmesinin isabetli olduğunu kabul ettiği, anlaşılır.

Gerçekte Koalisyon hükümeti, umut kabul edilmesine karşın ve yapıcı uyarılara rağmen, kolayca ve hiçbir mali harcama gerektirmeyen çok basit sorunlara bile el atmadı. 
 Bir yandan mali sıkıntı gerekçesi ile vatandaşlarımızın yaşamını risk altına sokan, can kayıplarına sebep olan Ciklos yolunun düzeltilmemesi; öte yandan koalisyon ortaklarına örtülü ödenek adı altında 5 milyon TL dolayında tahsisat ayrılması, şiddetli eleştirilere sebep olmuştur.
      Piyasadaki durgunluk ve sıkıntılara rağmen, mali protokolün bir türlü imzalanmaması ve para akışının durdurulmasına sebep olunması, anavatan ile aramızın açılmasına çalışıldığı görüşlerini güçlendirmiş ve halkımızı üzmüştür.
Yapıcı uyarılara rağmen, hükümetin araç kullanırken cep telefonu kullanılmasını caydırıcı yasa çıkarmaması, hükümetin halkın can güvenliğini umursamadığı görüşlerini güçlendirmiştir.
KKTC’de nüfusumuza oranla ihtiyacımızın çok üzerinde yayın kuruluşları bulunmasına rağmen, medyaya bütçeden para yardımı yapılmasına son verilmemesi, haklı tepkilere sebep olmuştur.
Birçok kişi, siyasi partilerin, sırf kendi yayın organlarını desteklemek amacı ile medyaya hibede bulunduklarını düşünerek bu savurganlığa son verilmesini beklemişti.
Asayiş konusundaki sıkıntılara rağmen, yerleşim yerlerinde 7/24 saat polislerin devriye hizmeti yapmasının sağlanmamasının, suç işlenmesini yüreklendirdiği düşünülerek hoşnutsuzluğa sebep olmuştur.
Trafik kazalarındaki artışa rağmen, yolların 7/24 saat gözetim ve denetim altında tutulmamasında ısrar edilmesi, haklı eleştirilere sebep olmuştur.
Yürürlükteki ‘Arazi Yangınları ile Mücadele’ Yasası uyarınca gerekenlerin yapılmaması ve ülkemizin yangın riski altına sokulması, sorumsuzluk örneği olarak tepki toplamıştır.
 Ekonomik güçlüklere ve piyasadaki sıkıntılara rağmen, bütçe açıklarının zamlarla kapatılmasına çalışılması, basiretli bir tutum olarak değerlendirilmemiştir.
 Bilimsel kriterlere dayalı olarak su kaynaklarımızın iyi yönetilmesi amaçlı olan ‘Su protokolünün uygulanmaması, haklı kuşkulara ve söylentilere neden olmuştur.
Rum tarafından elektrik teminine çalışılması ve anavatandan kablo ile elektrik getirilmesinin engellenmesi,  ideolojik saplantılara bağlanarak tepki ile karşılanmıştır.
      Bazı KKTC vatandaşlarının güneyde yapılacak AB parlamento seçimlerine katılması, ve böylece Rumların tek halk içinde azınlık olduğumuz tezine uluslararası arenada güç kazandırması karşısında,  hükümetin gereken yasal işlemleri yapmaması, haklı kuşkulara ve tepkilere sebep olmuştur.
Yüksek öğrenimini tamamlayan gençlerimizin tümünün işsizlik nedeniyle göç etmesine rağmen, milyonlarca TL ek mesai harcamasına devam edilmesi, hesapsızlık olarak değerlendirilmiştir.
      KKTC ekonomisinin lokomotifi durumunda olan turizm kesimini ve üniversitelerimizi olumsuz etkileyen uçak fiyatlarındaki pahalılığa çare bulunmaması, hoş karşılanmamıştır.
      Hükümetin yukarıda sadece akla ilk gelen ve halkı rahatsız eden basit sorunlara bile çare üretmemesi, bilinçli olarak halkımızı sorunlar altında bunaltarak bezdirmek ve bize dayatılacak teslim koşullarını kabul ettirmek amaçlı olduğunu düşünenlerin artmasına sebep olmuştur. Bu nedenle bir çok kişi, hükümetin bozulmasına üzülmedi. 

YORUM EKLE

banner608

banner474