banner564

Karpaz’daki hür (!) eşekler

Evcil hayvanlar: ürünleri ve hizmetleri ile insanlara faydalar sağlayan,  insanların çevresinde yaşayan, bakımları insanlar tarafından yapılan, beslenen ve insanlar çevresinde ve kontrolünde yaşayan yabani formlarına göre davranış biçimleri değiştirilmiş yetiştirilen hayvanlardır.
İnsanların yabani hayvanları evcilleştirmesi, tarih öncesi devirlere dayanır. İnsanlar yerleşik düzene geçip tarımsal üretim yapmaya başlamadan çok önceleri,  çevrelerindeki hayvanları avlayarak karınlarını doyururdu. Daha sonra keçi, koyun, sığır, at, domuz eşek gibi hayvanları yakalayıp bunlardan yararlanmaya başladılar.
Evcil hayvanlardan domuz, hemen hemen hiç yiyecek seçmemeleri nedeniyle, kırsal alanlara terk edildiği zaman atalarının yabani yaşamına diğer evcil hayvanlardan daha kolay geçebilir.
Evde insan tarafından beslenmeye alışan bir aslan, kaplan da serbest bırakıldığı takdirde yabani yaşama dönebilir.
Fakat insanların yanında yaşamaya alışan eşek, at, kedi, köpek inek, deve gibi evcil hayvanlar, doğaya bırakılmaları durumunda ataları gibi kendi başlarına yiyecek, içecek, barınak bulmazlar. Bu nedenle eski çağlarda evcilleştirilen türlerin soyundan gelen fakat yabani yaşama alışkın olmayan bu hayvanlar, insanların yanında yaşamaya alışkındırlar. Kırsal alanlara terk edildikleri zaman acı çekerler ve telef olurlar.
Barış harekatından sonra güneye göç eden Rumların bıraktığı inek, koyun, keçiler kısa zamanda kontrol altına alınıp değerlendirilmişti. Daha sonra domuzlar da toplanıp güneye verildi.
Sahipsiz kalan kedi ve köpekler telef oldu. Yaşanan dönemde artık yük ve binek hayvanı olarak kullanılmadığı için, eşekleri kimse sahiplenmedi.
Sahipsiz kalan yüzlerce eşek ovalarda aç susuz barınaksız, doğa koşullarında bırakıldı ve telef olarak her geçen yıl sayıları azaldı.
Hayatta kalabilen eşekler yem olarak tarımsal alanlara girdiği ve zarar yaptığı için, bölgedeki halk haklı olarak şikayetçi oluyor.
Her konuda olduğu gibi bu soruna bir çözüm üretilmedi. Üstüne üstlük hür eşekler nitelemesi ön plana çıkarıldı. Eşeklerin kırsal alanda terk edilmiş bırakılması normal kabul edildi. Oysa gerçekte bu eşeklere terk edilmiş eşekler demek daha doğru olacaktır.
Yaklaşık yarım asırdan beri terk edilmiş olarak Dipkarpaz ile manastır arasındaki alanda yaşayan eşekler, hala daha yabanileşmedi.  Yol kenarlarına gelip arabalardaki insanlara yanaşmaktadırlar.
Eşeklerin kırsal alanlarda, aç susuz barınaksız terk edilmiş bırakılması halinde, zamanla telef olacaklar.
Bu nedenle bu hayvanların terk edilmiş olarak daha fazla acı çekmelerine seyirci kalınmamalı. Bu amaçla:
Uygun sayıda eşek damızlık olarak Devlet üretme Çiftliğinde koruma altına alınarak isteyenlere satılmalı;
Halen anavatanın dağlık köylerinde  ve ordumuzda eşeklerden yararlanılmaktadır. Ayrıca, İzmir’de eşek sütü üretim çiftliği vardır.TC Tarım bakanlığı ile temasa geçilerek anavatanda değerlendirilmesi sağlanmalı;
 Böylece eşekler açı çekmekten telef olmaktan kurtarılacak, tarım alanları zarar yapılmayacak ve eşekler değerlendirilmiş olacak. 
Atın akrabası olan eşek, tarih boyunca yük taşımacılığında ve binek hayvanı olarak insanların en büyük yardımcısı ve en değerli dostu olmuştur. 

YORUM EKLE

banner471

banner473