banner564

Kötü zamanlar için hazırlık


İnsan, kötü zamanlara zihnen hazırlıklı olmalı.

Bir şeyler biriktirmeli, bir şeyler saklamalı.

Kemik gömen köpekler, fıstık saklayan sincaplar, arılar ve karıncalar gibi.


Kötü zamanlar mutlaka gelir.


Hazırlıklı olmalı.


Ama olunabilir mi? Nasıl olunabilir?


Kötü zamanları kötü insanlar yaratır.


Yer sarsıntısı, çığ, taşkın, kuraklık gibi doğal afetler ve salgın hastalıklar da zamanı kötü yapar ama değişik bir biçimde. Onlar dünyanın halleridir; doğum ve ölüm, bulut ve yağmur gibi.


Kaderine küfreder, yıkıntılardan uzaklaşır, sağ kalanlarla başka bir yerde, yeni bir hayat kurar insan.


Melanet başka bir şeydir. O, sadece insandan gelir, çoğu zaman tek insandan.


Saltanat kurar, hayatı yıllarca, bazen on yıllarca zindan eder.


İnsan ömrü kadar uzun kötü zamanlar çok olmuştur.
Kongo’da akıl almaz cinayetler ve gaddarlıkla on milyon insanın ölümüne neden olan Belçika Kralı Leopold, milyonları katleden Stalin,  
Mao, Pol Pot gibi despotlar, Irak ve Suriye’yi yakan yangını başlatan Bush ve Blair gibi aptallar, bir milleti yıllarca her şeyin çürümekte olduğu bir adaya hapseden Castro gibileri. Amerika’nın keşfinden sonra orada yaşayan yerlilere uygulanan soykırım gibi. Kuzey Kore’de 1950’den beri var olan diktatörlük, Mollaların İran’ı, anarşi yeniği Pakistan gibi.


Hep oldu bunlar. Hep var. Hep olacak.


Konfüçyüsçüler “Hükümet kötü ise dağlara çekil,” diyor.


Taocular “Dağlara hükümet kötü olsa da olmasa da çekil,” diyor.


Ama kaçmak ne kolaydır ne de her zaman çözümdür. Seneca, Milattan Sonra  54-68 yıllarında hüküm süren Roma İmparatoru Neron’un, önce lalası sonra baş yardımcılarından biriydi.


Gözden düşünce biriktirdiği büyük serveti Neron’a bağışladı ve kırsaldaki evine çekildi. Ama emekliliği uzun sürmedi.

Darbe girişimine katıldığı iddiasıyla, İmparator onu kendi eliyle bileklerini kesip intihar etmeye mahkûm etti.

On Altıncı Yüzyıl’da yaşayan Büyük Fransız bilgesi Montaigne’nin önerisi, kötü zamanlarda bir köşeye çekilip susmaktır.

Böyle zamanlarda “dünyayla hasbihal etmek ya kendini tehlikeye atmakla olur ya da yalan söyleyerek,” diye yazdı.


Yalan söylemek istemediği için sustu, Fransa’da, neredeyse hayatı boyunca süren  Protestan-Katolik savaşları hakkında fikir beyan etmedi.


Beyhude cesaret bilgelik değildir.


Eski Yunan’da ortaya çıkan ilk feylesoflar dünyayı ve insanın yeryüzündeki yerini anlamaya çalıştılar. Çalkantılar, felaketler, şanssızlıklarla dolu dünyada insan, en iyi nasıl yaşayabilirdi?


Eski Yunan’dan Buda’ya, peygamberlere kadar insan olma haliyle baş etmenin birçok formülü ileri sürüldü.


Ama hangi formülün uygulayıcısı olursa olsun - Montaigne’nin dertlerle dolu hayatında keşfettiği gibi – melanet, insanın peşini bırakmayabilir.


Sanırım herkes kendi feylesofu olmak, yeryüzündeki kısa ömrünü en iyi nasıl geçireceğini kendi tayin etmek durumundadır.

Benim felsefem açık ve kısadır:  Zarar verme, zarar görme. Karşılaştığın şansı da şanssızlıkları da hafif bir tebessümle karşıla. İnsana ait olan her şey sana da aittir.


 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Ruh İkizi
Ruh İkizi - 11 ay Önce

Önümüzdeki bayram mesajımı, Metin Bey’in kıymetli takipçileriyle paylamak istiyorum:
“Dünyada hiçbir şey, karşısındakini kandırdığını sanan bir budalanın sevinci kadar komik değildir.” Haldun Taner (1915-1986)
Siz nasıl isterseniz, bayramınız öyle olsun.

Başta Sayın MM olmak üzere bütün yorumculara sağlık ve sevgi dolu günler diliyorum .

Yavuz
Yavuz - 11 ay Önce

Münih'te Perlach'ta geçen gün hava kararmaya yakın yürüyorduk. Sessiz bir huzur evinin önünden geçerken binaya bakınca, camdaki yaşlı yalnız bir kadınla göz göze geldik. Gülümseyerek bana el salladı. Karşılık verdim. Yürümeye devam ettik. Çok üzüldüm... İyilik, bayram filan denince bu geldi aklıma yazınızı ve yorumları okurken... İyi bayramlar.

Ruh İkizi
Ruh İkizi - 11 ay Önce

Henri Charriere (1906-1973)
Kelebek romanının son bölümünde şöyle der:
“ İyi insan, karşısındakinin kötülüğünü istemeyen insandır.”
Geçtiğimiz bayramda dostlarıma bu alıntıyı yapıp şöyle bitirmiştim:
“Siz nasıl isterseniz , bayramınız öyle olsun.”
Hiçbir olumlu ya da olumsuz yanıt alamadım.

Zarar verme, zarar görme...
Zarar verme, zarar görme... - 11 ay Önce

Yani başkalarına zarar vermeyen onlardan da zarar görmez mi demek istiyorsunuz.. Dünyanın kötü insanlarla dolu olduğunu siz yazıyorsunuz ve bu kötülerin hedef aldıkları da çoğunlukla masum insanlardır. Tükçe'de de "Eden bulur" diye bir söz vardır ama bu dünyanın kötülerinden zarar görenlenler çoğunlukla "Etmeden bulanlardır"..

Metin Münir
Metin Münir @Zarar verme, zarar görme... - 11 ay Önce

Hayır. Şunu demek istiyorum. İnsan canlı cansız hiçbir şeye zarar vermemeli. Mümkün olduğu kadar başkalarından zarar görmemeye çalılmalı.

Eylül Eylül
Eylül Eylül - 11 ay Önce

Bu sene felaketler yılı diye sızlanıp duruyorum ara ara, önceki yılın ve ondan önceki yılında. İpler bir elde toplanmış, kukla olmuşuz ama ne çare. Şuan yazınızı okurken içim ferahladı. Dağda yaşamakta çözüm olmuyor. Çocuklarımız sistemin içinde olunca bedeni kurtarıyor; ruhun kaygı içinde oluyor. Ama bu yazı ile gülümsedim “su gibi” derler öyle olmuş. Emeğinize sağlık sayın Münir…

Sarp Ege
Sarp Ege - 11 ay Önce

Böyle melanet durumlarda vaziyete karşı çeşitli davranışlarla karşılık verilebilir. Örneğin bana dokunmayan yılan bin yaşasın. Geri çekilme veya tam tersi ayni şiddetle karşı cevap verme. Şahsi görüşüm her melanetten ders almak. Veya en iyisi “ Yorum yok “ deyip geçiştirmek. Halk arasında bir söz vardır: Su akar yolunu bulur. Yapacak bişey yok.



deyip olayları doğal akışına bırakmak. Halk arasında bir deyiş vardır su akar yolunu bulur.

Sufî
Sufî - 11 ay Önce

Birkaçgün evvel eczaci bir arkadaşım ile konusurken sizden bagsettim. Yazıyormu dedi. internette arastirdim. Şükür buldum sizi. Yıllar önce hep okudugum filozof yazardiniz. Neyse! Yazdiginizin kim nedemişse hepsi dogru söylemiş. Bende susup seyrediyorum.. ortalik toz duman. Herseyin bir sonu var. Onu bekliyorum.. Buda geçer yahu diyorum.. güzel ülkemin güzel yürekli insanlarina; sagliklarini korumalarini içlerindeki bayram sevinçlerini yaşatmalarini diliyorum. Sizede hayirli bayramlar

Eminönü kuşçusu
Eminönü kuşçusu - 11 ay Önce

Bunlara ek olarak, şahsi görüşüm insanlarla yüz göz olmamaktır, yeteri kadar mesafe bırakmaktır. Tabii bunu herkes yapamaz. Tansiyonu yükseltmekten kaçınıp akıllıca hareket ederek yumuşak geçişler yapabilmek gerekir. Yaşamak bir sanattır, yaşayabilene zevklidir. Yani biraz da akıllı olmak lazım.


banner471

banner473