Bütün dünyayı etkileyen Coronavirüs salgını zamanında çekingen davranılması ve köklü önlemler alınmaması sonucu maalesef KKTC’yi de sarmalına aldı.
Oysa geç kalınmadan önlemler alınsaydı, sadece turizm ve güneyden elde edilen gelirlerimizde kayıplar olacaktı.
 Hastalığın ülkemize bulaşması nedeniyle, şimdi hem dış kaynaklı kayıplarımız olacak, hem de tüm ekonomik faaliyetlerimiz zarara uğrayacak.
Aslında ada olmamızın avantajını kullanmamız durumunda, başka ülkelerden hastalık gelmesini önlememiz mümkündü.
Ancak ekonomik ilişkiler ve düşüncelerle, maalesef zamanında dış bağlantıların kesilmesi uygun görülmedi. Böylece hastalık ülkemize de bulaştı.
Hastalığın 14 günlük kuluçka dönemi olması ve bu süre içinde de başkalarına bulaşabilmesi nedeniyle, ülkemizdeki yayılma düzeyi henüz belli olmayıp önümüzdeki günlerde tam olarak bilinecektir. İnşallah sonuç kötü olmaz.
Özellikle hükümetin karantina yasası uyarınca yabancı ülkelerden gelenleri devlet gözetiminde bir karantina merkezinde alıkonulmasına geç karar vermesinin sonuçları, önümüzdeki günlerde anlaşılacaktır.
Dünyada önemli kavşakta bulunan Kıbrıs, geçmişte Afrika’dan cüzzam, Asya’dan Veba salgınları nedeniyle büyük acılar çekti.
Halen herkesin endişe etmesine sebep olan Coronavirüs salgını da, bir süre sonra inşallah tarihe kavuşacak.
Ancak bu badireyi en az can ve ekonomik kayıplarla kurtulabilmemiz için, zararlı ile mücadelede başarı elde eden ülkelerin deneyimlerini örnek almamız, siyasi ve benzeri düşüncelerle hareket etmememiz ve mutlaka konu ile ilgili bilim adamlarımızdan oluşturulacak bir kurulun görüş ve önerileri doğrultusunda hareket etmeliyiz.
Özellikle ülkemizdeki üniversitelerde görev yapmakta olan tıp dalındaki bilim adamlarımızdan mutlaka istifade edilmelidir.
Ayrıca devlet kuruluşlarının mutlaka duyarlılıkla hizmet vermesi sağlanmalı. Aksi hareket edenler hakkında da disiplin soruşturması yapılmalı.
Ülkemizde maalesef hatalı yönetim anlayışı sonucu her konuda popülizmin egemen olduğu inkar edilemeyen bir gerçektir.
Ancak hepimiz için olağanüstü tehdit olan Coronavirüs salgını ile başa çıkabilmemiz için yetkililer, alacakları her kararda sonucun ne olabileceğini özenle dikkate almalı.
Sosyal medyada yapılan yorumlardan anlaşıldığına göre maalesef içinde bulunduğumuz çok kritik dönemde bile bazı devlet görevlilerin hala daha eski alışkanlıklarını terk etmediği ve görevlerinde gereken ciddiyet ve sorumlulukla hareket etmedikleri anlaşılmaktadır.
Kuşkusuz devlet çalışanları arasında her türlü zorluk ve riskler karşısında görevini fedakarca yapan kişiler olduğu biliniyor. 
Ancak Bakanlıkların resmi internet sitelerine yapılan müracaatlara ve hükümet ile belediyelerin salgınla ilgili verdiği telefonlara bile yanıt verilmemektedir. 
Hükümetin içinde bulunduğumuz kritik dönemi başarılı bir şekilde yönetebilmesi için tüm ilgililerin sorumluluk duygusu içinde hareket etmesini sağlamalıdır.
Halkımız da hükümetin ve sağlık örgütlerinin Coronavirüs hakkındaki bildiri, uyarı ve tavsiyelerine titizlikle uymalıdır.