banner564

Kuşlar neden göç eder?

Dünyamızdaki 1,000 kuş cinsinin yüzde 44’ü göçmendir, her yıl kışı geçirdiği yer ile ürediği yer arasında gelip gider. 
Bu iki nokta arasındaki mesafe bazen binlerce kilometre olabilir.
Güvercin büyüklüğündeki uzun ayaklı bir kıyı kuşu olan çamur kuşu, her sonbaharda Alaska’dan Yeni Zelanda’ya uçar. Olağanüstü direnç gerektiren, on bir bin kilometrelik bir yolculuktur bu. 
Yedi gün, bazen daha fazla, aralık vermeden uçar. 
Uçuşun sonunda, başladığındaki ağırlığını yarı yarıya kaybetmiştir.
İnsanın atletizmde koştuğu en uzun mesafe olan maraton 42 kilometre uzunluğundadır. Yarışı bitirenler ayakta zor durur, çoğu kendini yere atar. 
Ayrılma zamanı geldiğinde göçmen kuşlarda seyahat huzursuzluğu denen şey baş gösterir. Onlara göç zamanın geldiğinin işaretini veren muhtemelen günün uzunluğudur. 
Huzursuzluğu kafeste, diğer kuşlardan uzak büyütülen göçmen kuşlar da hisseder. 
Birecik’e, soyları tamamen tükenmesin diye kafeste tutulan kelaynak kuşlarını görmeye gittiğimde, bekçi bana kuşların her göç zamanı geldiğinde yırtıp kaçmak ister gibi kendilerini kafesin tellerine vurduklarını söylemişti.
Kelaynak nesli tükenme tehlikesi içinde olan kuşlar listesinin baş sıralarında yer alır. 
Dünyadaki son birkaç yüz kelaynak Fas, Suriye, Orta Avrupa ve Türkiye'de yaşar.
Türkiye popülasyonu geçmişte tüm Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yaşarken, günümüzde yalnız Birecik’in Fırat Nehri’nin kıyısında bulunan Üretme İstasyonu’nda çile doldurmaktadır.
Yakın zamanlara kadar üremek için geldikleri Birecik’te gökyüzü bu kuşların bulutlarıyla kaplanırdı. Şubat’ın ilk haftasında Birecik’e gelişlerini kutlamak için etkinlikler yapılır, ilçede bayram havası yaşanırdı.
1950’lerde çekirge salgınına karşı yapılan yoğun zirai ilaç (DDT) uygulaması Birecik’teki kelaynakların zehirlenerek çok hızlı bir şekilde yok olmasına neden oldu. Kurtulmayı başaranlar ise birçok sene yumurta çıkaramadı.
Tamamen tükenmelerini önlemek için 1977 yılında iki adet ergin ve 9 adet yavru doğadan yakalanarak kafeslere alındı.
Geçen yıl 68 yavrunun doğmasıyla, ki bu rekor bir sayı idi, sayı 285’e ulaştı.
Doksanlı yıllarda kelaynakların bir kısmı Birecik’ten göçe bırakıldı. Ancak gönderilen hiçbiri geri dönmedi.
İlerleyen yıllarda genlerindeki göç özelliğini koruyup korumadıkları merak edildiğinden verici takılarak göçe gönderildi. Suriye, Suudi Arabistan ve Kuzey Afrika civarlarına kadar gittikleri tespit edildi ve göç kabiliyetlerini kaybetmedikleri ortaya çıkarılmış oldu. Fakat gittikleri yerlerde öldüler. O son göçleri oldu.
Neden bazı kuşlar hep aynı yerde yaşarken bazıları göçmenin zahmet ve tehlikelerine katlanır? 
Bu tehlikeler hep mevcuttu ama çağımızda bunların arasına avcılar katıldı. Her yıl Türkiye ve Kıbrıs gibi göç destinasyonu olan ülkelerde avcılar milyonlarca göçmen kuş vurur.  Uzmanlar her yıl bu şekilde beş yüz milyon göçmenin öldürüldüğünü tahmin ediyor.
Bilim insanları göç fenomeninin son buz çağından sonra başladığını düşünüyor. Kuşları göçmeye teşvik eden, buzların erimesi ile ortaya çıkan bol besin kaynakları imiş.

YORUM EKLE
YORUMLAR
Faruk Ercan
Faruk Ercan - 3 yıl Önce

Avcılık günümüzde cinayettir.

Tuna Emnalar
Tuna Emnalar - 3 yıl Önce

Hamdolsun bugün de insanlığımdan utandım.

PAKO ROJ
PAKO ROJ - 3 yıl Önce

Şiir gibi yazı.
Bir o kadar da yürek burkan.

İnsanoğlu hep yapmaladı dünyayı. Milyonlarca canlı arasında, en ölümcül olanı, insan.

Ruh ikizi
Ruh ikizi - 3 yıl Önce

Utananların sayısının artması dileğiyle, Tuna bey’e katılıyorum.

Gurel ASIK
Gurel ASIK - 3 yıl Önce

Super bir soru. cevabi ` rabbin ariya vahyetti` ayetinde gizli

abdi durgel
abdi durgel - 3 yıl Önce

Çok dokundu.teşekkür ederim.

banner608

banner473