İngiliz ve Kıbrıs dönemini az çok bilen, uzun süre STÖ başkanlığı yapan ve KKTC yönetiminde devlette yönetici makamında görev yapan bir kişi olarak, ülkemizdeki sorunların, memurların ofiste tutulması ve dışarda çalıştırılmamasından kaynaklandığı görüşündeyim.
Her şeyden önce dünyanın en uygar ve insanların en duyarlı olduğu ülkelerde bile KKTC’de olduğu gibi vatandaşların yasalara kendi iradeleri ile uyması beklenmemektedir.
Ülkemizde her konuda caydırıcı yasa var. Fakat devlet sokakta olmadığı için, birçok kişi suç işlediği takdirde yakalanıp cezalandırılmayacağını dikkate alarak, suç işlemekten çekinmez.
Dünyanın tüm ülkelerinde mutlaka yasalara uymama meylinde olan insanlar da bulunduğu bilinmektedir.
Ayrıca, devlet hizmetlerinde başarılı olunabilmesi için memurların sokakta görev yağması, vatandaşlarla temas etmesi ve faaliyetleri yerinde görerek ihtiyaçların aksaklıkların neler olduğunu izlemesi gerekir.
İşte bu gerçekler nedeniyle İngiliz ve Kıbrıs Cumhuriyeti döneminde birçok devlet görevlisinin hizmet şemasında seyahat etmesi gerektiği de yer almaktaydı.
İngiliz ve KC döneminde Kaymakamlıklara bağlı Kaza İdare Amirleri, Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık müfettişleri, Tarım, veteriner, orman, Su işleri görevlileri düzenli bir program çerçevesinde tüm yerleşim yerlerini ziyaret eder, şikayetleri, talepleri, sorunları yerinde gözlemleyerek çalışmalarını buna göre düzenlerdi.
Asayiş konusunda ise İngiliz döneminde Polisler atla, daha sonra Land Rover araçlarla tüm kırsal alanları gözetim altında tutardı. Şehir içlerinde polislerin, yaya ve Land Roverle gündüz ve gece mutlaka sokaklarda devriye hizmeti yapması sağlanırdı.
Ayrıca kırsal alanlarda Desteban olarak tanımlanan kır bekçileri tarımsal alan ve ormanları gözetim altında tutardı.
Özetle devlet görevlileri sokakları gözetim altında tutarak, suç işlenmesi zorlaştırılırdı ve caydırılırdı. Ayrıca yöneticiler, ülkedeki durumun nasıl olduğunu devamlı izler ve gereken önlemleri bilinçli olarak alırdı.
Yaşanan dönemde bazı kişiler, tüm uyarılara ve bilinçlendirme kampanyalarına rağmen, yollarda seyahat ederken arabadan sigara izmaritini atarak yangına sebep oluyor;
İlgili yetkililer gereken denetimi yapmadığı için, birçok kişi kapalı alanlarda maske takma kuralına uymuyor; 
Bazı kişiler inşaat artıklarını,  çöpleri, hayvan leşlerini, tuvalet atıklarını tarım arazileri ile ağaçlık alanlara atmaktan çekinmiyor;
Araba kullanırken cep telefonu ile meşgul olanlar nasıl olsa, denetim olmaması nedeniyle yakalanıp cezalandırılmayacaklarını bildiklerinden pervasızca başkalarının yaşamını risk altına sokmaktan çekinmiyor;
Ormanda piknik yapan bazı kişiler, çöplerini orada mevcut çöp bidonlarına atmıyor ve ağaçların altında bırakarak ayrılıyor;
Bazı çobanlar sürü hayvanlarını başkalarının tarla, bahçe ve ağaçlık alanlarında otlatmaktan çekinmiyor;
Belediye ve özel kişiler denetim olmadığını ve herhangi bir bedel ödemek zorunda kalmayacaklarının verdiği cesaretle, Lefkoşa’da evlerin arasından akan Kanlı dereye pervasızca pis koku ve mikrop saçan kanalizasyon suyu boşaltılıyor;
Bazı kişiler, nasıl olsa yakalanıp cezalandırılmayacağını düşünerek, arabası ile kırsal alanlarda dolaşarak, başkalarının sulama borularını ve portatif depolarını çalıp satmaktadır;
Turist olarak ülkemize gelen uzak doğulu ve Afrikalılar, ilgili devlet kuruluşlarının denetim yapmadığını bildiklerinden, yıllarca kaçak olarak ülkemizde kalmakta ve işçi olarak çalışmakta;
Sokakların denetimsiz olması nedeniyle, ülkemize turist veya öğrenci olarak gelen bazı kişiler, pervasızca kiralık arabalarla dolaşarak karanlık işlerden para kazanmakta;
Şehir içlerinde, yaya araç sürenlerin çoğu hız kısıtlamasını umursamamakta, trafik ışıklarında ve yaya geçitlerinde durmamakta;
Sokaklarda caydırıcı devriye yapılmaması sonucu, son yıllarda pervasızca uyuşturucu satışı yapılmakta, kadınlara saldırılmakta, hırsızlık, gasp gibi suçlar işlenmektedir; 
Kısaca, devletin ilgili memurlarına sokakta görev yaptırılmadığı için, herkes nasıl olsa yasalara aykırı hareketler ettiği takdirde yakalanıp bedel ödemeyeceğini bildiği için suç işlemekten çekinmez.
Sonuç olarak, halkımızın huzur ve güven içinde yaşaması ve devletin başarılı hizmet verebilmesi için, memurlar ofislerde tutulmamalı, sokakta görev yapmaları sağlanmalı.