banner564

Tarihte ilk Türk cumhuriyeti ve kıssadan hisse

Rum-Yunanistan ve emperyalistler ile onların güdümünde olduğu bilinen BM ile AB’nin gizlemek gereği bile duymadığı düşmanca tutum ve amaçları karşısında, Kıbrıs Türk halkı olarak anavatanla sıkı işbirliği içinde olmalıyız.
    Anayasamıza ve yürürlükteki yasalara rağmen, anavatandan koparılmamız ve korumasız bırakılmamız amacı ile pervasızca yürütülen 5. kol faaliyetlerine karşı, gereken işlemler yapılmıyor. 
Kuşkusuz 1878’den günümüze Kıbrıs’taki tüm kanlı olayların ve acı çekmemizin başlıca sorumlusu olan Rum liderleri ile Yunanistan’ın güneye gelen başbakanlarından medet umanların gerçekleri kabul etmesini beklemek zordur.
Buna rağmen geçmişteki olaylardan ibret alınması bakımından, tarihe ilk Türk Cumhuriyeti olarak kaydedilen Batı Trakya Türk Cumhuriyeti’nin, baskılarla nasıl ortadan kaldırıldığını hatırlatmakta yarar görürüm.
1. Balkan Savaşı’nda emperyalistlerce desteklenen Yunanistan, Bulgaristan, Sırbistan ve Karadağ Osmanlı devletine karşı işbirliği yaptı. Batı Trakya, Edirne ve Kırklareli gibi nüfusun tümüne yakını Türk olan topraklar Bulgaristan’ın eline geçti. 
Bulgaristan’ın güçlenerek diğerleri üzerinde egemenlik kurabileceği korkusu nedeniyle, diğer Balkan devletleri paylaşımdan memnun olmadı. Bulgaristan’a savaş açtılar.
Balkan devletleri arasındaki ittifakın bozulmasından yararlanan Osmanlı devleti Edirne, Kırklareli, Gümülcine ve İskeçe’yi Bulgar işgalinden kurtardı. Avrupa ve Rusya’nın savaş açma tehdidi ve baskısı nedeniyle Türk ordusunun ilerlemesi durduruldu.
Kurtarılan bölgenin yönetilmesi için ‘Garbi Trakya Hükümet-i Mustakilesi’ adıyla geçici bir yönetim kuruldu. Avrupa devletlerinin baskısı sonucu Osmanlı devleti Meriç Nehri’nin karşısındaki askerlerine geri çeklime emrini vermek zorunda kaldı. Fakat Batı Trakya’daki Osmanlı birlikleri burada yaşayan Türkleri bırakıp ayrılmayacağını ve anlaşmayı tanımadığını bildirdi. Osmanlı devleti ile bağlarını kesti. 12 Eylül 1913’te Başkenti Gümülcine olan Batı Trakya Türk Cumhuriyeti olarak bağımsızlığını ilan etti.
Cumhuriyet rejimi ile yönetilen ilk Türk devleti olarak tarihe geçen Batı Trakya Türk Cumhuriyeti’nin bayrağı, 30 bin kişilik ordusu, milli marşı ile o dönemin en örgütlü devletiydi. Yunanistan ve Bulgaristan tarafından da tanınmıştı.
 Ancak Avrupa devletleri ile Rusya’nın tehdit ve baskıları sonucu, nüfusunun %78.82’sinin Türk olmasına rağmen, İstanbul Anlaşması ile Batı Trakya Türk Cumhuriyeti toprakları İstanbul’dan giden Albay Cemal Bey’in gözetiminde Bulgar ordusuna teslim edildi.  
Kısaca belirtmek gerekirse, tarihi olaylardan ibret almalıyız. Tek dayanağımız olan anavatanımıza yapılan saldırılara sevinmek ve saldırıları desteklemek yerine, karşı çıkmamız gerekir.
Kıbrıs’taki varlığımızı sürdürebilmemizin anavatanın güçlü olmasına bağlı olduğunu aklımızdan hiç çıkarmamalıyız. Anavatanın yaşamsal önem ve değerini takdir etmeliyiz.
1878’de gönderden Türk bayrağının indirilmesi ve yerine İngiliz bayrağının çekilmesi karşısında atalarımızın çektiği acıları hatırlamalıyız. ABD’nin 1964’te, uluslararası anlaşmalardan kaynaklanan müdahale hakkını kullanarak bizi katliamdan kurtarmak isteyen İnönü’ye gönderdiği, aşağılayıcı mektubu unutmamalıyız.
 Sırf emperyalistlere karşı haklarımızı savunması nedeniyle ABD’de panolara ‘Stop Erdoğan’ yazarak kampanyalar düzenleyeler ve böyle kampanyalara arka çıkan içimizdeki emperyalist yandaşlarının Kıbrıs Türk halkının iyiliğini istemediğini bilmeliyiz. 

YORUM EKLE

banner608

banner473