banner564

Muskat’ın laneti 


1621 yılından başlayarak Hollanda Doğu Hindistan Şirketi, Endonezya’nın Pasifik Okyanusu’ndaki Banda Adaları’nda yaşayan yerli halkı sistematik olarak katletmeye ve köleleştirmeye başladı.
Bu zulme neden olan, o zamanlar sadece Banda’da yetişen bir ağacın muskat adlı hoş kokulu tohumu idi. 
Muskat değerli bir baharattı.
On Yedinci Yüzyıl’da bir avuç muskat ile bir ev veya tekne alabilirdiniz.
Muskat sadece yemeklerde değil, tedavi amacıyla da kullanılıyordu. İngiltere’de, Kraliçe Birinci Elizabeth döneminde örneğin, Karadeniz fındığını andıran muskatın vebayı iyileştirdiğine inanılıyordu. 
Amitav Ghosh, Muskat’ın Laneti (The Nutmeg’s Curse) adlı yeni kitabında yazdığına göre, Hollanda Doğu Hindistan Şirketi yerli halkı yok etmeye bu altın değerindeki tohumun ticaretini tekeline almak için karar verdi.
Ghosh’un iddiası, yaşamakta olduğumuz iklim krizinin nedeninin bu korkunç olaya dayandığıdır. Ghosh, Banda takım adalarında o zaman yürürlüğe konan kuralların bugün hâlâ dünyanın işleyişine hâkim davranış biçimlerini şekillendirdiğini düşünüyor.
O zamanlar Bandalılar, birçok yerli halklar gibi, yeryüzündeki her şeyin canlı ve bir ruha sahip olduğuna inanıyorlardı.
Dünya bitkilerin, hayvanların, dağların ve nehirlerin ruhlarıyla doluydu.
Avrupalılar dünyaya başka gözlerle bakıyorlardı. Onlar için gezegen kâr amacıyla soyulacak durağan bir kaynaktı. Doğa uysal ve sonsuzdu. Pasif ve mekanikti. Alt edilmek ve sömürülmek için vardı.
Banda Adaları muskat üreten bir fabrikadan başka bir şey değildi.
Yerlilerin ise insan olup olmadığı tartışmalıydı. Birçok Avrupalı vaftiz olmadıkları için onların insan sayılmamaları gerektiğine inanıyordu.
Avrupalı sömürgeciler bu kafa ile Amerika’nın ve Asya’nın büyük bir bölümünü boyundurukları altına aldı, ezdi, köleleştirdi, yakıp yıktı ve yerlilerini öldürdü.
Ghosh’a göre kapitalizmden iklim değişikliğine kadar arkadan gelen her şeyin temelinde, Avrupalıların doğanın pasif ve soyulmaktan başka pek bir işe yaramadığına dair inançları yatmaktadır.
Siz ne düşünüyorsunuz bilmiyorum, ama ben Ghosh’un tespitine katılıyorum. Avrupalılar On Beşinci Yüzyıl’dan başlayarak Amerikalara ve Hint Okyanusu’na açılmaya başlamadan önce oralarda birçok yerde, doğa ile uyum hâlindeki yerliler yaşıyordu. Yaşamları, kullandıkları aletler basitti. Küçük tekneleriyle okyanusları aşabiliyorlardı, ama vardıkları yerlerde ticaret yapmak veya oraların kaynaklarını çalmak amacıyla değil.
Batılıların esas amacı ise insan hayatına ve doğaya karşı şiddet uygulayarak ceplerini doldurmaktı. On yıllara sığan dönemlerde, var oluşlarından beri oralarda yaşayan insanların kökünü kazıdılar ve insanlığın esas hayat tarzını sona erdirdiler. 
Batının hikâyesinin büyük bir bölümü her zaman güçsüzleri ezmek ve ellerinden Batı’da ne para ediyorsa onu almak oldu. 
Bu bir zaman muskattı, başka zaman baharat, afyon, şeker kamışı veya fosil yakıtlar. Zorla ele geçirilip Batılıların çiftliklerinde köle olarak çalıştırılanları da unutmayalım.
Bugün artık bütün dünyaya yayılmış olan düzen, Batılı ülkelerin sömürge döneminde temellerini attığı düzendir ve sonunun felâket olması kaçınılmazdır.

YORUM EKLE
YORUMLAR
Yavuz
Yavuz - 2 yıl Önce

Gerald Maclehan ve Nabil Matar tarafından yazılan bir kitap; "İngiltere ve İslam Dünyası 1558 – 1713" (Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları) Batı'nın Doğu'yu her yönden nasıl sömürdüğünü, dönemin tanıkları ve kaynakları üzerinden pekiyi anlatıyor:

"İngiltere’nin diplomatları, seyyahları, korsanları, tüccarları ve şirket temsilcileri (...) keşif, kazanç ve ticaret amacıyla (...) İslam topraklarına gidiyorlardı."

"İngiltere ve İslam Dünyası, (...) İngiltere’deki kültürel yaşamın, ev hayatının, hatta kimliklerin İslam ülkelerinden ithal edilen fikirler, mallar, stiller ve tekniklerden nasıl etkilendiğini de renkli örneklerle gözler önüne seriyor."

hickimse
hickimse - 2 yıl Önce

"bati" deyip genellestirmek pek adilce degil sanirim. Osmanli dahil diger tum dogu toplumlarida gucunun yettigi diger milletleri somurmus. Osmanli'da emperyal bir devletti, batiya ithaf edilen suclardan su an muaf olmasinin tek nedeni, batinin gosterdigi teknik/bilimsel gelismeyi gosteremeyip, onlardan once diger kitalari somurememis olmasi. "Bence"

Kemalettin Kamu
Kemalettin Kamu @hickimse - 2 yıl Önce

Tamamen saçma. Osmanlı batı tarzı sömürseydi Ortadoğu ve Balkanlar çok farklı olurdu. Ama sen Franz Fanon'un dediği gibi batının gözünden bakıyorsun. Dehşetli bir aşşağılık kompleksi içindesin.
Franz Fanon'u oku. Sömürgeciler ve sömürülenler üzerine mükemmel tespitleri var.

Cengiz Kaya
Cengiz Kaya - 2 yıl Önce

Yavuz Bey bırakın bu Batı bizi sömürdü o yüzden geri kaldık muhabbetini. Batı Uzakdoğu’yu da yıllarca sömürdü. Sonra noldu bugün Çin’e bakın, Singapura’a bakın, Taiwan’a bakın ne olduğunu anlarsınız. Pozitif bilime, hür irade ve düşünceye önem verdiğiniz ölçüde kalkınabilirsiniz toplum olarak. Antik Yunan’daki eserlere Ortaçağ Avrupa’si putperest eserleri olarak bakarken, Tanrı’nın başrolde olmadığı sanatı, felsefeyi dışlarken, Emevi Arapları müthiş bir tercüme atağı ile bu eserleri Arapça’ya çevirip İspanya’da kurdukları Emevi uygarlığında matematik, kimya, tıp, felsefede insanlık tarihinde çığır açtılar. Avrupa’nın aydınlanmasında önayak olup, Rönesans’ın ilk kıvılcımını çaktılar. Ne kadar pozitiv bilim ve açık görüşlülük, o kadar medeniyet kısaca. Bırakın bu sömürme, dış güçler muhabbetini. Japonya buna en güzel örnektir Almanya ile birlikte. Sıfır doğal kaynakla, sırf insan işgücünün çalışkanlığı ve ahlaklı olması ile dünyanın en ileri ülkeleri arasına girdiler. Hele Japonya el kadar yer, insanlar üstüste yaşıyor, o engellere rağmen.
Kemalettin Bey size gelince, üslubunuz gereksiz yere çok sert. Karşı bir görüşe saçma demek en hafif tabirle karşı görüşe tahammülsüzlük ve saygısızlıktır. Osmanlı sömürmedi diyorsunuz. Osmanlı ahlaken sömürmeye karşı olduğu için mi sömürmedi yoksa sömürme için gerekli ön koşullara sahip olmadığı için mi. Avrupa sömürmeye başlamadan önce pusula yardımı ile çoğrafi keşiflere başladı, müthiş donanmasını kurdu, matbaayı buldu, yobaz ruhban sınıfının karşısına burjuvaziyi çıkardı, sermaye birikimini sağladı, aydınlanma ve rönesansı hayata geçirdi vs. Osmanlı bu koşulları sağlayıp sanayi devrimini yapmış olsaydı yine sömürmeyecek miydi? 1839’dan beri Batılılaşmaya çalışmadı mı Osmanlı? Avrupa’yı ileri götüren kurumları kendi bünyesinde içselleştirmeye çalışmadı mı? Çalıştı ancak geri kaldıktan sonra. Osmanlı’nın yıllarca ihracat yapanları cezalandırdığını, ihracat yapanlara vergi koyduğunu biliyor muydunuz? Bunların yanlış olduğunu farkedip geri adım attığında, ticaret, ekonomi ve sanayi alanında Avrupa’dan çok geri kalmıştı, fark çok açılmıştı. Yine Avrupa’dan ithal ettiği anayasal monarşi, sonrasında Cumhuriyetin kurulması, akabinde laiklik, vs gibi kurumlarla ulu önder Atatürk’ün vefatına kadar dünyanın en hızlı büyüyen ekpnomisi idi TC ekonomisi. Bu kadar bilgi bugünlük size yeter. Çok kafanız karışmasın. Ancak benden size tavsiye. Köşeli laflar etmeden önce okuyun. Fikir sahibi olmadan bilgi sahibi olun.

Ahmet
Ahmet - 2 yıl Önce

Kahrolsun emperyalizm.

Faruk Ercan
Faruk Ercan - 2 yıl Önce

Dünyayı yiyip bitirdiler. Teşekkürler MM.

Sarp Ege
Sarp Ege - 2 yıl Önce

Vahşi kapitalizm (batı) için hedefe varmak için her yol mübahtır. Herşey menfaattir. Dostlukları bile sahtedir.

Hande
Hande @Sarp Ege - 2 yıl Önce

Sayenizde doğunun sosyalist olduğunu öğrendik.

Ruh İkizi
Ruh İkizi - 2 yıl Önce

Amerika Irak’a saldırırken, askerlerini şöyle eğitti: “ Siz orada insan öldürmüyorsunuz! Gelişimini tamamlamamış, senin hakkın olan dünya nimetlerini boş yere tüketen bir kısım varlıklardan hakkını alıyorsun.”
Bağdat müzesi yağmalanırken oğul, Busch aynen şöyle söyledi: “Yağma özgürlüktür.”
Herkes her şeyi biliyor. Lakin kedinin boynuna çan asacak fare bulunamıyor.
DOĞU’DA
Kabile kafasıyla düşündürürler adamı,
“Kuşa bak” diye gösterirler havayı..!
Bir de bakmışsın, elindeki ekmek uçmuş..!
Mırın kırın etmenin yoktur faydası.
Teşekkürler sayın MM.

Yarkın
Yarkın @Ruh İkizi - 2 yıl Önce

Sayın ruh ikizi, belirttiğiniz söylemlerin ispatı yok, lütfen kimseyi yanıltmayalım. Evet yağma olmuş ama kimlerin yaptığı belli değil ki. Bush komut vermiş vs, bunlar komplo teorisi gibi. Bu arada ıraktaki müzeler görünüşe göre hala yağma olmaya devam ediyor, demek ki milli spor haline gelmiş.
https://www.nytimes.com/2003/04/27/arts/and-now-operation-iraqi-looting.html
https://en.m.wikipedia.org/wiki/Archaeological_looting_in_Iraq

Ruh İkizi @Yarkın
Ruh İkizi @Yarkın - 2 yıl Önce

Keşke haklı olsan kardeşim. Neden Doğu’nun tarihi eserleri hep Batı’da çıkıyor?
O yılların ciddi yazılı basınına bakarsanız, mahçup olacağım bir şeyi yazmadığımı göreceksiniz.


banner471

banner473