banner564

Seçimlere alternatif bir bakış 

İddiam şudur: 


Erdoğan cumhurbaşkanlığı seçimini çok tutulduğu için kazanmadı. Kendinden başka herhangi başka birinin o seçimi kazanmasını son derecede zor hâle getirdiği için kazandı. 


Erdoğan iktidarda bulunduğu 20 küsur yıl içinde Türkiye’yi demokrasi olmaktan çıkardı ve yönetim koşullarını, şahsının ve AKP’nin iktidarını sürdürmesini garanti edecek şekilde düzenledi. 


Demokrasinin birinci koşulu, halkın liderlerini gerçekten özgür ve âdil sandıklarda seçebilme ve değiştirebilme yeteneğine sahip olmasıdır.  


Özgür ve âdil seçimlerin birinci koşulu ise şartların bütün adaylar için eşit olmasıdır. 


Çarpışan fikirlerin duyurulabilmesi için medyaya ulaşım bütün adaylar yönünden mümkün olmalıdır. 


Hukuk devleti yoksa, herkes yasalar karşısında eşit değilse, bazıları yasaların üstünde ise demokrasi var sayılmaz. Yöneticileri hesap vermeye çağırabilecek bağımsız kurumlar yoksa da. Herkes oy verebilmeli, oy sayımı dürüst ve doğru olmalıdır. 


Oyun sahası herkes için düz değilse, muhalefet iktidar için bir kolu bağlı mücadele etmek zorunda bırakılmışsa seçimlerin demokratik veya âdil olduğu söylenemez.


Seçimlerin çekişmeli geçmesini demokratik oldu diye yorumlamak da çok yanlıştır.


Demokrasi için gerekli yukarıda saydığım asgari koşullara baktığımız zaman…  Bunları Stanford Üniversitesi profesörlerinden, demokrasi konusunda dünyanın önde gelen bilimcisi olan Larry Diamond’un Financial Times ile yaptığı söyleşiden aldım … Baktığımız zaman Türkiye’deki rejimin bunlardan hiçbirine sahip olmadığını görüyoruz.


O zaman Erdoğan’ın karşısına çıkan birleşik muhalefete başarısız oldu diye çullanmak pek anlamlı değildir. 


Tersine o bileşik cepheyi yüreklendirmek lâzım, çünkü gelecek yıl yapılacak belediye seçimlerinde de beş yıl sonraki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de ona ihtiyaç vardır. 


Mümkün olan bütün koşulların AKP’yi iktidarda tutmak için ayarlandığı bir düzende Erdoğan veya tayin edeceği halefini demokratik yollardan yenmenin başka yolu yoktur.


Bu, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu istifa etmesin demek değildir. 


Tersine birleşik cephenin sürekli olabilmesinin birinci koşulu, Kılıçdaroğlu’nun CHP’yi de siyaseti de bırakmasıdır. Kılıçdaroğlu’nun kusuru bu seçimleri kaybetmiş olması değildir. Bütün seçimleri kaybetmiş olmasıdır.


CHP genel başkanları seçim başarısızlığının şapkayı alıp gitmek için sinyal olduğunu artık öğrenmek zorundadırlar. 


CHP de bu hâli ile AKP’yi ve Erdoğan’ı iktidarda tutmanın sigortası olduğunu anlamalıdır.


Basın özgür olsaydı, Erdoğan destek satın almak için seçmene bol para dağıtmasaydı, yeterli kaynak olmadığı hâlde yüzbinlere erken emeklilik vaadinde bulunmasaydı, dev bir imam örgütüne kumanda etmeseydi, devletin imkânlarını malıymış gibi kullanmasaydı seçimi zor kazanırdı.


Bu koşullar altında muhalefet partilerinin aldığı oy, düş kırıcı değil mucizevidir. Şimdi iş, o noktadan çoğunluğa doğru ilerlemektir.


 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Rauf İskeleli
Rauf İskeleli - 12 ay Önce

Ne diyelim?: "İnşAllah!"

Rauf İskeleli
Rauf İskeleli @Rauf İskeleli - 12 ay Önce

"A" yanlışlıkla büyük olmuş.

talih kuşu
talih kuşu - 12 ay Önce

Türkiye'de demokrasi yok edildi. Ağlama üzülme safhasını geçmemiz lazım. Artık muhalefetin demokrasi olmadığının farkında olarak ve ona göre mücadele ederek seçimi kazanması lazım. Peki 2024 yerel seçimi nasıl kazanılır? İmamoğlu belediyeden istifa edip CHP genel başkanı olur ve seçim sürecinde karizması yara almış ve büyük hatalar yapan Akşener'in yerine genç, dinamik ve hitabet yeteneği iyi olan bir lider gelir. Her iki parti de vatandaşın merkezde olduğu kolay anlaşılır projeler üretir. Bunları net olarak hane hane dolaşarak vatandaşa anlatır. İki parti seçime millet ittifakı olarak girer. Seçim günü sandıklar ne pahasına olursa olsun korunur, bunun için tüm sandıklarda görevli kişilere yol/yemek parası ve üstüne de harçlık verilir, ıslak imzalı kağıtların tamamı alınır. Gereğinden fazla sayıda avukat okullarda hazır bulunur. Buna rağmen seçim kaybedilirse tekrar konuşuruz. Hoşçakalın.

Hasan Nuri
Hasan Nuri - 12 ay Önce

Sayın Münir, Türkiye’de Demokrasi yok da vatandaşı oldugunuz KKTCde Demokrasi mi var yani ? Gerçekleri görmeliyiz Türkiye nüfusunun yüzde 80 üzeri Türkiye vatandaşı serbestçe gidip oy verdi be neticede çoğunlukla Ak Parti ve Erdoğan kazandı ! Şimdiye kadar hiçbir seçimi kazanmayan CHP lideri Kılıçlaroglu’nun Erdoğan karşısında kaybedeceği başından belli idi , öncelikle konuşmamız gereken seçimleri Erdoğan nasıl kazandı değil de kapı dışarı edilen Ekrem İmamoğlu ile Erdoğanın karşısına nasıl getirilen Kılıçdaroğlu olmalıdır ? Kıbrıslı Türkler için hayati olan ise Türkiye seçimlerini kim kazandı değil de KKTCye gelecek milyarlar TL’lere kesinti olmasın ! aksi halde maaşların ödenmediği KKTC’de Allah yardımcımız olsun ??

Ahmet Serdar
Ahmet Serdar - 12 ay Önce

CHp Genel Müdürünün ayrılma niyeti yok. Bir kaset operasyonu ile başa getirilmiş PROJE ADAM.

banner471

banner473