banner564

Tilkinin ölümü

Vakitlerden sabahtır. 
Yavaş şeridi kullanarak Girne’den Lefkoşa’ya gidiyorum. 
Hem acelem yok hem de hız limitini aşanlara dudak bükmek, acaba aceleye neden ihtiyaç duyduklarını merak etmek istiyorum. 
Bu geri kalmış ada parçasında hızla ulaşılması gereken ne buluyorlar?  Ve neden bu pahalı arabalara küçük bir servet ödüyorlar? Hiçbir zaman dağlarda bayırlarda sürülmeyecek SUV’ları neden alıyorlar? 
Biliyorum aslında nedenini. “Benim bu dev Mercedes’i alacak kadar çok param olduğunu görün. Benimki seninkinden büyük.”
 
Birkaç gün önce yıllardan beri görmediğim bir lise sınıf arkadaşım aradı ve benimle yürümek istediğini söyledi.
“Benim arabayla gidelim dedi,” benim emektarı görünce. 
Onunki yeni kokan, pırıl pırıl, içi dışı tertemiz Alman SUV’larından biri idi.
Onu Beşparmak Dağı’nın içlerindeki toprak kalmış yollara yönelttim. Yola sarkan çalılar bazı yerlerde arabasını ellemeye başlayınca fena hâlde keyfi kaçtı. Durduğumuzda uzun uzun arabayı inceledi. Parmağını arabanın cildinde gezdirip, çizik aradı.
Hıh!
Bir daha beni aramaz.
 
***
 
Hava uçurumdan aşağı düşen bir kaya âniliğiyle ısındı ama yol kenarlarında, kuruma sırasına girmiş olmakla beraber, hâlâ kır çiçekleri var. 
Doğa durdurulamayan bir enerjiyle en ufak toprak bulduğu yerden fışkırıyor. Damlardan, asfalttaki deliklerden, taş duvarlardan, beton kaldırımlardan, Gönyeli taşlarının arasından, ağaç kovuklarından, tarla kenarlarından…
Temizleyiciden giysilerimi aldım, kitapçıya uğradım. Hava daha da ısındı. Rasgele bir lokantada küçük bir yemek yedim. Aynı yoldan geri dönmeye başladım. 
Tilkiciğin ölüsünü Boğaz’ı geçip tepeye tırmanırken yolun kenarındaki toprak şeritte gördüm.
Yola paralel boylu boyunca uzanmıştı, sivri burnu ile upuzun kuyruğu arasında. Dişleri görünüyordu, acı ile açık ve bir daha kapanmayacak ağzında. Ne güzel bir yaratıktı. Tüyleri parlaktı. Demek ki dün gece can vermişti.
Geceleri daha iyi görmek için göz bebekleri açılır. Bu sebeple karşıdan gelen bir aracın ışıkları daha çok göze girer ve bu da geçici bir görememe durumu yaratır. 
Arabanın göz kamaştıracak derecede parlak ışığı geceleyin yolun bir tarafından diğerine geçmekte olan tilkinin gözünü bu şekilde kör etti. Gözleri beynine mesaj yollayıp “dur,” dedi. 
Sürücü yolda duran tilkiyi görmedi veya görüp durmadı. Ona çarptı ve yolun kenarına fırlattı. Ve dünyadan varlığa açılan bir pencereyi kapattı.
Tilkicik bu sabah dönmeyince kovuğunu paylaştığı diğer tilkiler bu gece onu aramaya çıkacak mı? Ölü gövdesini 
asfaltın kenarında bulacak, tilki 
gözyaşları dökecek ve tilki yasına girecek mi?
Şevket Süreyya Aydemir (1897-1976), Suyu Arayan Adam adlı kitabında Osmanlı’nın son dönemlerinde annelerin askere giden oğullarının bir daha dönmesini beklemediklerini yazar. Belki kovuğun tilkileri de sabaha kadar dönmeyen tilkiyi öldü varsayıp aramaya falan çıkmayacaklar. Kim bilir…

YORUM EKLE
YORUMLAR
Ahmet
Ahmet - 3 yıl Önce

Ne kadar lezzetli bir yazı. Okurken bitecek korkusuyla yavaş yavaş dura dura okudum.

Ahmet
Ahmet - 3 yıl Önce

20 yıldır aralıksız sizi okuyorum ve her yazınızı merakla bekliyorum...

Ruh İkizi
Ruh İkizi - 3 yıl Önce

Kişi, hayata bakış açısı kadar saygındır.
Kanaat, sabır ve sevgi..
Hayatı anlamlı yaşamaya yeter..
Bunu çok güzel yansıtıyorsunuz sayın MM.
Teşekkürler

Faruk ERCAN
Faruk ERCAN - 3 yıl Önce

İnşAllah küçük yavrusu olan Anne değildir.
Teşekkürler MM.

uğur sezgin
uğur sezgin - 3 yıl Önce

Her zaman olduğu gibi güzel, keyifli, ellerinize, yüreğinize sağlık. Şevket Süreyya Aydemir çok kıymetli ve değerli bir yazarımız. Bütün kitaplarını okumak gerekir.

ece aksoyözentilerin
ece aksoyözentilerin - 3 yıl Önce

anne arar buluncaya kadar cumartesi anneleri

Celik Kurtoglu
Celik Kurtoglu - 3 yıl Önce

Metin, günaydın.
Geçen gün Güntaç'ın notu üzerine izini buldum. Bugün de yazını, özellikle son paragrafı keyifle okudum.
İyi dilekler.

m.Şakir
m.Şakir @Celik Kurtoglu - 3 yıl Önce

Son paragrafı okuyunca benim içim parçalandı, siz neyinden keyif aldımız anlamadım

Metin Münir
Metin Münir @Celik Kurtoglu - 3 yıl Önce

Sınıf arkadaşlarım Çelik ve Güntaç'a selam v sevgiler :-)

Melek
Melek - 3 yıl Önce

"...Ve dünyadan varliga acilan bir pencereyi kapatti." Bir "son"u sen güzel betimlemissiniz.


banner608

banner474