İnsan cevabını hiçbir zaman öğre-nemeyeceğini bildiği hâlde bazı so-ruları sormaktan asla
vazgeçmeyecek.
Geçen gün Jane Goodall ile yapılan bir söyleşiyi okurken düşündüm bunu.
Goodall, etoloji olarak bilinen hay-van davranış bilimi konusunda dünyanın en ünlü kişilerinden biri-dir ve önde gelen bir çevrecidir.
Maymunları gözleyerek keşfettikle-ri etolojide çığır açmıştır.
Goodall çocukluğundan beri hay-vanlara karşı büyük bir ilgi duy-maktaydı. Yirmi üç yaşında, 1957’de, Kenya’da bir arkadaşını ziyaret ettiğinde ünlü paleonto-log Louis Leakey ile tanış-tı. Paleontolog, fosil bilimi ile uğra-şan kişidir.
Leakey onu şempanzeleri
inceleme konusunda özendirdi.
Goodall üç yıl sonra İngiltere’den şimdi Tanzanya olan ülkeye gitti ve otuz yıla yakın bir süre Gom-be Ulusal Parkı’nda yabani şem-panzeler ile birlikte yaşadı.
Maymunlarla ilgili bulgularını 1960’larda yayımlayarak üne ulaştı.
Gombe sonrası hayatının odak alanı ise korumacılık oldu.
“Dünyayı daha iyi bir yer yapmak için yapabileceğini yaparak yürü-meye devam etmeli insan,” dedi söyleşisinde.
Şimdi doğduğu yer olan İngilte-re’nin Bournemouth kentinde yaşı-yor ve öyle anlaşılıyor ki 87 yaşında aklında maymunlardan ve koruma-cılıktan başka konular da var.
“Kimiz?” diye sordu onunla söyleşi yapan kişiye. “Neyiz? Neden bura-dayız? Hayatın anlamının ne oldu-ğunu bilmiyorum.”
Fransız filozof Blaise Pascal (1623-1662) da aynı sorulara cevap bula-mamamıştı.
Neden buraya konmuştu da kâina-tın herhangi başka bir yerine değil? Arkasında sonsuz bir geçmiş, önünde sonsuz bir gelecek uzanır-ken içinde yaşaması için neden bu minik zaman dilimi seçilmişti?
Her yönde, onu bir atom zerresi gibi içine kapatan sonsuzluklar görü-yordu, Pascal. Gecede "içeriye kapa-tan kâinatın ürkütücü genişli-ği" vardı.
Kendisi ise göz açıp kapayıncaya kadar kaybolan, geri dönmesi mümkün olmayan bir gölge idi.
*
Neden hiçbir şey olabilecekken bir şey var ve neden, ne amaca hizmet etmek için, bu sınırsız şeyin içinde bir nokta olan bu gezegende dün-yaya geldik? Hayat nedir? Neye hizmet etmek için varız?
İnsan var olduğundan beri yıldızla-ra bakarak bu ve buna benzer soru-ları soruyor ama oradan bir cevap gelmiyor.
Belki de gelmekte ama
duymuyoruz.
Belki bu ses “Yalnızsın ve hürsün,” diyor. “Verdiğin anlam ne ise haya-tının anlamı odur.”
26 Ağu 2021
Bir soru da ben sorayım, buradan öbür dünyaya.
Burda ömür uzuyor. Bir tek sana mı ketum davrandı, Sayın MM?
Senden daha çok öğreneceğimiz şey verken.