banner564

Yaşlıların yaşamını kolaylaştırmak önemli bir görevdir

Yaşlılık; çocukluk, gençlik, olgunluk gibi doğal bir dönemdir. Tüm canlılarda hatta varlıklarda görünen, evrensel bir süreçtir. Yaşlılıkta tüm işlevlerde azalma olur, biyolojik verimlilik azalır, direnç mekanizması zayıflar. Daha sık hasta olunur, eklem ve kas ağrıları yaşam kalitesini azaltır. 
Dünya Sağlık Örgütünün tanımına göre 65 yaşın üzerindeki kişiler, yaşlı kabul edilir. Fakat son yıllarda tıp ve yaşam alanındaki gelişmeler nedeniyle, yaşlılığın sadece kronolojik (takvim)dikkate alınarak değerlendirilmesinin doğru olmadığı ileri sürülür. Biyolojik, sosyal, yaşlanma gibi diğer tanımların da dikkate alınmasının gerektiği kabule edilir.
Biyolojik yaşlanma, organları besleyen kılcal damarlardaki bozulma yani damar yaşlanması olarak kabul edilir. Takvim yaşlanması ile biyolojik yaşlanma arasında 20 yıla kadar çıkabilecek fark olabileceği ileri sürülür. Sağlıklı yaşama kurallarına uyan kişi, damar yaşı bakımından 60 yaşında gibi olabilir. Tıbbi ve yaşamdaki gelişmeler, yaşlılığın sınırının sürekli olarak artmasını sağlamaktadır. Buna rağmen genel olarak, birçok ülkede 65 yaş başlangıç kabul edilir.
Yaşlılıkta genellikle damar ve kalp,  kas ve iskelet ve beyinle ilgili sağlık sorunlarında artma olduğu belirtilmektedir. Özellikle bunamanın son yıllarda arttığı ileri sürülür. Batılı ülkelerde 65 yaş üzerindeki nüfusta bunama oranının %20-22 olduğu belirtilir. (Doç.Dr.Mehmet Bekaroğlu, Aile ve Toplum Yıl: 1 Cilt: 1 Sayı: 1 Mart 1991 ISSN: 1303-0256 )
Yaşanan dönemde birçok ülkede olduğu gibi bizde de aileler anne baba ve on sekiz yaşından küçük çocuklardan oluşur. Bu nedenle bazı müstesnalar dışında, genellikle çağdaş yaşamda yaşlılara yer yoktur.
Bazı yaşlılar tek başlarına kendi evlerinde yaşar. Maddi durumu iyi olanlar bakıcı tutar. Bazı yaşlılar da bakımevlerine verilir. Maalesef bazı kişiler yaşlı bakımevlerine verdikleri anne babalarının durumu ile ilgilenmez, onları ziyarete bile gitmez. Ayrıca, yaşlı bakım evlerinin uygunluğu, düzgün hizmet everip vermediği yeterince denetlenmez.  
             Çağdaş ülkelerde yaşlıların, kendi kaderleri ile baş başa bırakılmaz. Yaşamlarındaki son dönemde rahatlatılması ve huzur içinde olması için çeşitli düzenlemeler yapılır, kolaylıklar ve olanaklar sağlanır.
Anavatanda günlük yaşamda devlet ve kişiler yaşlılara öncelik hakkı tanır, yardım eder ve saygı gösterir. Otobüslerde, hizmet alımlarında, sağlık kuruluşlarında, sıra bekleme kuyruklarında yaşlılara öncelik tanınır. Örneğin özel işletme olan İstanbul Hava Alanında, uçuş işlemlerinin yapılmasında yaşlılara öncelik verilir. Devlet ve belediyeler, yaşlıların yaşamlarını kolaylaştırıcı olanaklar sağlar. Anavatanda 65 yaş üzeri vatandaşlara, birçok resmi hizmetlerden bedava yararlanmak amacı ile özel kart verilir. Anavatanın Lefkoşa’daki Elçiliğinde hizmet alımında yaşlılara öncelik hakkı tanınır.
Kıbrıs Cumhuriyeti döneminde bile, devlet hastaneleri polikliniklerinde yaşlı hastalara öncelik hakkı tanınırdı. 
KKTC’deki duruma gelince, yaşlılar gününde STÖ temsilcileri ve siyasiler, yaşlılar ile ilgi görüşler ortaya koyarlar. Yaşlıları önemsediklerini, onları saydıklarını belirtirler. Fakat uygulamada, yaşlıları rahatlatacak en basit düzenlemelerin yapılması için bile kimse kılını oynatmamaktadır.
Devlette ve özel kesimde hizmet alımında sıra bekleme kuyruklarında yaşlılara öncelik verilmez. Aksine bazı açıkgöz(!) gençler yaşlıların önüne bile geçmekten çekinmez. Yolcu otobüslerinde koltuklarda oturan gençler yaşlılara yer vermez, ayakta kalmasından rahatsız olmaz. Devlet polikliniğine giden kronik hastalığı olan 70- 85 yaşında yaşlılar; erkenden polikliniğe gider, birkaç saat  kayıt işlemi  için, 1-2  saat  reçeteyi yazdırmak için hekimin kapısında, yarım saat ile bir saat da ilaç almak için sıra kuyruğunda bekler. Sonuçta tedavi olmak için gittiği hastaneden, daha fazla hasta olarak ayrılır. Devlet kuruluşlarında ve fatura ödeme veznelerinde de, sıra kuyruklarında saatlerce bekletilir.
Kuşkusuz son yıllarda bazı Belediyelerin yaşlılara dönük bazı hizmetler sağlaması memnuniyet vericidir. Özellikle pandemi döneminde kronik hastalığı olan yaşlıların aylık ilaçlarının, devlet eczanesinden  belediye tarafından temini yaşlıları rahatlatmıştı. Ancak  her nedense halen bu hizmetin verilmesi durdurulmuştur.
 Yaşlıları rahatlatması için Uygar ülkelerdeki uygulamalar örnek aşınarak yaşlılara dönük hizmetler gerçekleştirilmelidir. 
 Emekliler, Emekliler platformu  ve hasta haklarını koruma gibi alanlarında faaliyet göstermekte olan sivil Toplum Örgütleri yöneticileri ve siyasiler, kendilerinin de mutlaka yaşlanacağının bilincinde hareket etmeli ve yaşlıların yaşamlarının son döneminde huzur ve mutlu olmasını sağlayacak düzenlemeler yapılmasına öncülük etmeli. 

YORUM EKLE

banner471

banner474