Tuhaflıklar ülkesiyiz dediğimizde bize kızıyorlar. Oysa gerçekte durum bu. Öyle ki görüşmelerin tıkanmasından Akıncı’yı sorumlu tutuyor Sol cenah.
Bakın sol cenahın kalemşörlerine, sürekli vuruyorlar Akıncı’ya. Neredeyse Rum liderin hiç suçu yokmuş gibi yorumlar yapıyorlar.
Sağ cenahta ise durum daha farklı. Sağ cenahtaki aydınlar ise şu sıralarda Akıncı’ya sahip çıkma derdinde. Onlar Akıncı’yı destekleyip Rum’a kızıyorlar köşelerinde.
Oysa durum gayet açık ve basit, hafta sonu yapılan Güney’de ki seçimlerde, Rum seçmen mesajını çok net verdi. Biz milliyetçi, sağ görüşlü lider istiyoruz.
2018’de yeniden aday olmayı isteyen Anastasiadis’e durumun farkında ve o eksende siyasete başlamak için eline inanılmaz bir fırsat geçti.
Konu bu kadar basit ve anlaşılabilir iken olayı saptırmaya çarpanları gördükçe şaşırıyor insan. Sağcılar Sol, Solcular Sağcı oldu memlekette.
Telefon mu akıllı devlet mi?
Elimizde tuttuğumuz cep telefonları bile ay geçmiyor ki güncellenme istiyor. Telefonun güncellendiği sosyal medyada kullandığımız programların sıkça güncellendiği bir dünyada yaşıyoruz.
Peki, devlet bu süreçte kendini ne kadar güncelliyor? Örneğin KKTC’de kamu sektörü ne kadar yenileniyor.
Yasalar, mevzuatlar, işleyiş ve beklentiler ne kadar güncelleniyor.
Bakın KKTC’nin ilk özelleştirme yasasını 2009’da Türkiye’den alıp KKTC’ye uyarladık. Türkiye 2009’dan sonra aynı yasayı 15 kez revize etti, yani güncelledi. Bizde ise 2009’daki hali ile duruyor.
Birçok yasa ve tüzük devletin ilk kurulduğu günden kaldı. Halen eski yasalarla ilerlemeye çalışıyoruz. Bunların bir an önce güncellemesi gerekiyor.
Beklentilerin tersine
“Sayın Akıncı o yemeğe katılmamalı mıydı? Sayın Anastasiadis yerleşik kalıplarda bir kırılma yaratıp, Sayın Akıncı ile birlikte yemeğe katılıp, beklentilerin tersine sürece daha da ivme katabilir miydi? Bu sorular önemli elbette. Ama sanırım bunlardan çok daha önemli olan, iki liderin ve ekiplerinin ama yalnızca onların değil, bu topraklarda yaşayan her bir bireyin bu sürecin başarıyla sonuçlanabilmesi için daha fazla neler yapabileceğini konuşmak. Keşke yukarıdaki sorular için harcadığımız zamanı bu yönde düşünmek ve katkı koymak için kullanabilsek...”
Tufan Erhürman
Gerçekçi mi? Barış karşıtı mı?
"Bu ülkede federal çözüm olmayacak, boşuna bekliyorsunuz, boşuna zaman ve ömür harcıyorsunuz, boşuna sinerji tüketiyorsunuz, boşuna umut verip umut çökertiyorsunuz, boşuna görüşmeler yapıyorsunuz, 50 yıldır bu halkın duygularını sömürüp siyaset yapıyorsunuz ve bu makamları kendi egolarınızı şişirmek için kullanıyorsunuz, çözüm ve barış kelimelerini kullanımdan kaldırsalar bu insanlara iki laf edecek kapasiteniz dahi yok...
Ama umarım yanılıyorumdur" desem...Bu beni gerçekçi mi yapar? Barış karşıtı mı yapar?”
Özdemir Tokel
MESAJLAR
Mustafa AKINCI: Ne tuhaf değil mi, sizi sol değil de sağ cenah destekliyor. Sanki de Cumhurbaşkanlığı seçimleri gibi.
Hüseyin ÖZGÜRGÜN: Başbakanlıkta öyle bir program izliyorsunuz ki gün içerisinde değil yemek yemek, nefes almaya bile vaktiniz yok.
Dr. Faiz SUCUOĞLU: Tren Yolu Kentsel Sağlık Merkezi Haziran ayı içerisinde açılacakmış. Bölge halkı şimdiden heyecanlandı.
Zeki ÇELER: Ev İçi Şiddet Yasası’nın acilen hayata geçirilmesi için adım atıyorum kampanyasının fitilini yaktınız ve çok büyük bir hızla sosyal medyada yayıldı. Umarız yasa da aynı hızla geçer.
Fikri TOROS: Geçen akşam Girne’de Şebnem Ferah’ı dinlemeye gidenler arasında sizde vardınız. Nasıl buldunuz ünlü şarkıcının performansını?
Tözün TUNALI: Su konusunda öyle bir açıklama yaptınız ki gerçekten çok yüksekten uçtunuz. Bari kaynağını nereden bulacağınızı da açıklasaydınız.
Ziya EMİR: GAÜ Çetinkaya Spor Kulübü’nün yeni yönetiminde basın işleri size verilmiş. Hadi bakalım hayırlısı, artık daha sık sahalarda göreceğiz demek ki sizi.
Ferda EKİNCİ: Yıllardır ekranda olup aynı istikrarda program yapmak her halde kolay olmasa gerek. Kaç gündür kesintisiz ekrandasınız hiç hesaplandınız mı?
Bülent ARKIN: Makam arabası işine “Dayım” fena bozulmuş. Aman ha Dayım’ı kızdırma, sağı solu belli olmaz sonra.
Osman TABAK: Geçen gün partide söylediğiniz sözü kulağıma küpe yaptım ve o günden bugüne çok şey değişti.
İsmail SAFA (Biz): Demokrat Parti Köşklüçiftlik örgüt başkanlığınız hayırlı ve uğurlu olsun. Demek ki artık aktif siyasete sizde merhaba dediniz.
Mehmet KORTAY: Başbakanlıktaki yoğun tempoya hemen ayak uydurmuşsunuz. Ancak Arasta’dan size mesaj var. Arkadaşlarınız bizi de unutmasın diyorlar.
Mine GÜRSES: Geçen gün çiçek dolması sonra tel kadayıf tatlısı. Sonra fotoğrafları da koyuyorsunuz sosyal medyada. Ya bizim bir tarafımız şişerse? Yaaa…
Mine GÜRSES: Geçen gün çiçek dolması sonra tel kadayıf tatlısı. Sonra fotoğrafları da koyuyorsunuz sosyal medyada. Ya bizim bir tarafımız şişerse? Yaaa…
Gencay EROĞLU: Bir başladınız pir başladınız. Hızınıza yetişmek mümkün olmuyor. Aman bu kadar hızlı gidip arıza çıkartmayın sonra.
Kemal Deniz DANA: Girne limanındaki konu ile ilgili olarak bizzat Ombudsmana gidip dilekçe vermişsiniz. Konunun açıklığa kavuşması adına güzel bir adım attınız.
Av. Seyhan YILDIRIM: KKTC Başsavcılığı Reform Planı uzun bir süre gündemi meşgul edecek gibi gözüküyor. Yakında bu konuda büyük fırtınalar kopacak.
GÜNÜN SÖZÜ
“Ama Kıbrıs’ta barışın olmamasını tercih eden kısım ise atılan bu adımı şöyle nitelendiriyor; diyorlar ki, iyi niyetle atılan bir adımdı, keşke Anastasiadis orada kalmış olsaydı. Yani bu konuda iki görüş ortaya konulmaktadır. Bana göre Sayın Akıncı’nın atmış olduğu bu adım, yanlıştır ve önümüzdeki görüşme sürecini de etkileyecek bir provokasyon olarak görüyorum, nitelendiriyorum.”
Sami Dayıoğlu