banner564

Kararlı duruş sergilenmeli

Ortak açıklama yapan Olgun ile Ertuğ, Kıbrıs Rum tarafının hakimiyetçi, hegemonyacı yaklaşımlarının değişmediğini kaydederek müzakere heyetine çağrı yaptı:

Kararlı duruş  sergilenmeli
banner598
Eski görüşmeciler Osman Ertuğ ile Ergün Olgun, dün ortak bir açıklama yayımlayarak, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın 29 Aralık'ta düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamalar ve Rum tarafının bu açıklamalara ilişkin olarak ortaya koyduğu tepkileri değerlendirdi.
Açıklamada, Akıncı'nın görüşülmekte olan konular arasında özellikle siyasi eşitlik, iki kesimlilik, güvenlik ve garantiler ile Güven Yaratıcı Önlemler (GYÖ) konularında ortaya koyduğu tutum ve pozisyonların genel anlamda uzlaşı parametreleri ile ortamının hazırlanabilmesi için gerekenleri yansıttığı kaydedildi. Bunlar üzerinde kararlılıkla durulmaya devam edilmesinin elzem olduğu ifade edildi.

Mülkiyet konusundaki belirsizlik…
Açıklamada, mülkiyet konusunda belirsizliğin ortadan kaldırılması, iki kesimliliğin muhafazası, bu konunun ağırlıklı olarak takas ve tazminatlar yoluyla çözümlenmesi, mümkün olan en az sayıda insanın yapılacak düzenlemelerden etkilenmesi ve on yıllar içinde oluşmuş bulunan sosyo-ekonomik yapının bozulmaması konusunda Akıncı'nın söylediklerinin, öngörülen uzlaşı ve ortaklık için tartışılmaz gereklilikler olduğu vurgulandı. 
Cumhurbaşkanı'nın temel bir BM parametresi olan iki kesimlilik konusundaki izahatına da değinilen açıklamada, “Müzakerelerde iki kesimliliği anlamsız kılacak düzenlemelerden de söz edilmekte olduğuna, örneğin Kıbrıs Türk Kurucu Devletinde nüfus çoğunluğunun iç vatandaşlık hakkına sahip olanlar dışındakileri kapsamayacağına, bunun yanında Karpaz, Koruçam ve diğer bazı yerlerde ‘özel statü bölgeleri’ adı altında birtakım kantonlar oluşturulması hususunun tartışıldığına dair duyumlar alınmaktadır” denildi. 


“Çapraz oy için zaman lazım…”
Akıncı'nın siyasi eşitliğin bir gereği olan dönüşümlü başkanlık konusunda ısrarla durmasının isabetli olduğu kaydedilen açıklamada, ancak, bunun karşılığında Rum tarafına ek taviz verilmesi gerektiği anlamına gelebilecek söylemlerden kaçınılması gerektiği ifade edildi. 
Açıklama, şöyle devam etti: “Bu bağlamda, başkanlığın seçimi için halk arasında ‘çapraz oy’ olarak da bilinen sisteme geçilmesinde zamana ihtiyaç olduğu inancındayız. Güvensizliğin hüküm sürdüğü mevcut koşullarda bu sistemin uygulanmasının siyasi istismara açık olabileceğini ve amacının tam tersine iki toplum arasında güvensizlik ve bölünmeyi daha da derinleştirebileceğini değerlendiriyoruz. Bunun gerçekleşebilmesi için öncelikle iki halk arasında belirli düzeyde bir güven ortamının oluşması, bir işbirliği kültürünün gelişmesi ve lisan konusundaki eksikliğin giderilmesini beklemek kanımızca daha akılcı bir yaklaşım olacaktır”

“Güvenlik ve garantiler, yaşamsal bir mesele”
Açıklamada, “Yaşamsal bir mesele olan güvenlik ve garantiler konusuna gelince, Cumhurbaşkanı Akıncı'nın bu konuda Kıbrıs Türk halkının hissiyatını dile getirmesini ve kendisinin de halkın seçilmiş lideri olarak bu hassasiyetleri paylaştığını söylemesini çok isabetli buluyoruz” ifadeleri kullanıldı. 
Açıklamada, güvenlik ve garantilerle ilgili olarak, mevcut güvenlik sisteminin iki ayağı bulunduğunu belirtilerek, bunlar şöyle açıklandı: 
“Bunlardan birinin Garanti Antlaşması, diğerinin ise Türkiye ve Yunanistan'a adada belirli sayıda asker bulundurma olanağı veren İttifak Antlaşması olduğunu bir kez daha önemle vurgulamak isteriz. Birbirinin tamamlayıcısı olan bu iki Antlaşma, Kıbrıs'ta hâlihazır ve gelecekteki denge ve barışın temelini oluşturan ‘etkin ve fiili’ güvenlik sisteminin vazgeçilmez iki unsurudur. Bunu ortadan kaldırmaya çalışmak, bir ayağını kesmek suretiyle etkisizleştirmek veya etkisizliği herkesçe bilinen başka garantilerle değiştirmeye çalışmak, Cumhurbaşkanı'nın da ifade ettiği gibi, halkımız tarafından kabul görmeyecektir. Bölgemizde ve dünyanın çeşitli yerlerinde cereyan eden asimetrik savaş ve şiddet olayları uluslararası sistemin bunları önlemekteki etkisizliği, Kıbrıs Türkü'nün kendi güvenliğini ve son derece stratejik bir konumu olan Kıbrıs adasının istikrar ve güvenliğini mevcut garanti sisteminin devamında görmekte ne kadar haklı olduğunu göstermektedir”

Güncelleme Tarihi: 05 Ocak 2016, 09:41
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner471

banner474