Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, müzakere sürecinde gelinen aşamayla ilgili bilgilendirmek ve değerlendirmelerini almak üzere dün sabah Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber’le bir araya geldi. 

Siber, Cumhurbaşkanı Akıncı ile yaklaşık bir saatlik görüşmesinin ardından basına açıklamalarda bulundu. Siyasi eşitliği olan, güvenlik ve garantilerin kayıt altına alınacağı, güvende hissedilebilecek, yaşayabilir bir çözüme ulaşılmasını istediğini kaydeden Siber, bunun için de tek taraflı iyi niyetin yeterli olmadığını kaydetti.

Toplumsal bellek oluşmadı

Rum tarafının Kıbrıslı Türklerin söz konusu güvenlik endişelerine saygı duyması gerektiğini ifade eden Siber, sınır kapılarının açılmasından bu yana geçen 14 yılda Kıbrıslı Türklerin kendilerini güvenlik ve garanti altında hissedebileceği bir toplumsal bellek oluşmadığını kaydetti. Geçtiğimiz Salı günü Trodos’ta yaşanan olaya değinirken, küçük bir olay gibi görünse de bunun devletin failleri bulmaması, yakalamaması ve bu tür olayların önüne geçmek için adım atmamasının söz konusu olduğunu kaydeden Siber, bunların güvensizlik yarattığını söyledi.

“Güveni imzayla yaratamazsınız” diyen Siber, ilerleyen süreçte bu kaygı ve endişelerin karşılıklı anlayışla çözülmesi ve siyasi eşitliğin olduğu yaşayabilir bir çözüme ulaşılması olduğunu söyledi.

Siber, Cumhurbaşkanı’nın sürece bakış açısının sorulması üzerine “Temkinli iyimserlik” dedi; Cumhurbaşkanı’yla mektuplaşma konusunda ise kurumsal iletişimin önemine işaret etti.

Endişeleri iletme sorumluluğum var

Karşılıklı iyi diyaloğun önemini vurgulaya Sibel Siber, bunun toplumun bilgilendirilmesi açısından da önem taşıdığını, kendisinin de tüm partilerin bir temsilcisi olarak kendisine yansıyan endişeleri iletmek gibi bir sorumluluğunun var olduğunu ifade etti.

Cumhurbaşkanı’nın kendisine yazdığı mektubun da, kendi yazdığı mektubun da basında yer aldığını ve kamuoyunun bilgisine geldiğini anlatan Siber, bunların bir zararının olmadığını, “tarihe notlar” şeklinde değerlendirmesi gerektiğini, karşılıklı iyi iletişimin halk yararına olacağını belirtti.