banner564

Başarı grafiği düştü

Uzmanlar, KKTC’deki üniversitelerin sayısının artmasının öğrencileri, yurt dışında değil yurt içinde eğitim görmeye yönlendirdiğini belirtti

Başarı grafiği düştü
banner598
Pelin YÜKSELAY 

Kuzey Kıbrıs’taki orta öğretim kurumlarının 2014-2015 eğitim öğretim yılını tamamladığı şu günlerde özellikle lise son sınıfta okuyan öğrencileri değişik bir heyecan sardı. Hayatlarına nasıl devam edeceklerine karar vermenin eşiğinde olan son sınıf lise öğrencileri ya üniversite sınavlarına girip, lisans yaparak devam edecekler ya da iş hayatına atılıp, kısa zamanda meslek sahibi olacaklar. 
Bunun yanı sıra geçmiş yıllardaki üniversitelere giriş grafiğini araştıran Diyalog ekibi, yıllar içerisinde özellikle Türkiye üniversitelerine girişte, gittikçe düşüş yaşanan bir tablo ile karşılaştı. 
Ülkemizdeki üniversitelere yönlenen öğrenciler, Türkiye’de okumak fikrini neredeyse akıllarından çıkarmış durumda. Aynı zamanda üçüncü ülkelere giden öğrenci grafiği de yıldan yıla düşmüş durumda.
Borataş: Kıbrıs’taki üniversiteler daha çok tercih ediliyor 
Konuyla ilgili Diyalog’a konuşan, Milli Eğitim Bakanlığı, Genel Ortaöğretim Dairesi Müdürü Mustafa Borataş, geçen yıl 2 bin 500 öğrencinin bin 800’ünün üniversiteye gitmeyi tercih ettiğini belirterek, bu öğrencilerin büyük bir kısmının KKTC’deki üniversiteleri tercih ettiğini, geri kalanının da Türkiye ve 3. ülkeleri tercih ettiğini dile getirdi. Borataş, üçüncü ülkelerden en çok İngiltere’nin tercih edildiğini belirterek, Amerika’nın saygın üniversitelerine de öğrenci akışının olduğunu belirtti.
“Üniversiteye gitme sayısı önemli”
Üniversiteye gönderilen öğrenci sayısının önemli olduğuna dikkat çeken Borataş, daha önemli olan noktanın ise bu öğrencilerin hangi amaçla üniversiteye gittikleri olduğunu kaydetti. Borataş sözlerine şöyle devam etti, “Üniversiteye giden öğrenci sayısının kaç olduğunun aslında pek de önemi yok. Burada mühim olan, bizim ne yapmak istediğimiz ve bu insanlardan nasıl faydalanacağımızdır. Üniversitelerdeki öğrenci sayısının fazlalığı ilk bakışta çok güzel bir rakam gibi görünse de ülkenin ara eleman ihtiyacı da unutulmamalı. Ara eleman konusu bizim için çok önemli bir noktadır. Tüm öğrenciler üniversiteye giderse, ciddi problem yaşarız.” 
 “Dersanelerin sanayileşmesi başarıyı azalttı”
Dershane konusuna da değinen Borataş, bu durumun arz talep ilişkisinden kaynaklandığını söyledi. Borataş, özellikle 80’li ve 90’lı yıllarda KKTC öğrencilerinin Türkiye üniversitelerine giriş sıralamasında ilk 5’te olduğunu belirterek, bu başarının yıllar içerisinde düşmesinin nedenini şu sözlerle açıkladı, “Türkiye’deki dershanecilik yıllar içinde adeta sanayi haline geldi. Dershaneler üniversiteye giriş sınavlarında çok önemli yol kat etti, çünkü çocukların üniversiteye girişi tamamen sınava bağlı bir olaydır. Bu noktada da bu durumla ilgili bir sektör oluştu. Dershanelerden dolayı çocuklarımızın sınav merkezli bir hayatı oldu. Bu doğru bir şey değildir. Çocuklar sadece sınava odaklı bir hayat yaşamamalı. Bu noktada da dershaneler adeta sanayileşti. Okullarımızın görevi eğitim ve öğretimdir. Bizler çoğu zaman eğitim ve öğretimi de karıştırıyoruz. Öğretim çocuğun ilgi alanı olan ya da başarılı olduğu bir derste onu geliştirmektir. Bu görevi bu günlerde dershaneler üstlenmiş durumdadır. Okulda eğitimle ilgili ders sayısını artırdığımız zaman, veliler şikâyet ediyor. Çocuğunun doktor olmasını isteyen bir veli size neden benim çocuğum tarih, coğrafya okuyup zaman harcıyor diye soruyor. Hâlbuki bu eğitimdir ve olmazsa olmazdır. Veli bu noktada okulun yetersiz kaldığını düşünüp, doktor olmasını istediği çocuğunu, dershaneye tamamen o alana yoğunlaşması için götürüyor. Türkiye’de dershaneler çok hızlı büyüyüp gelişti ve Kıbrıs bundan geri kaldı. Yıllar içinde başarı oranı da buna paralel olarak düştü.” 
“Adamızdaki üniversiteler de başarı grafiğini düşürttü”
KKTC’deki üniversitelerin varlığının da yurt dışı tercihini azaltılmasına etki ettiğini belirten Borataş, hemen hemen adadaki tüm üniversitelerin artık dünya bazında akredite olduklarını belirterek, öğrencilerin bu noktada kaygısının azaldığını ve çoğunluk olarak, KKTC’deki üniversite tercihlerini artırdığını belirtti. Borataş şöyle devam etti, “Öğrenciler artık yurt dışına da gitse, KKTC’de de eğitim görse, Avrupa’dan mezun olmuş biri ile eşit statüye sahip oluyorlar. Ülkemizdeki tüm üniversiteler akredite olmuş durumda. Burada okuyan bir öğrenci rahat bir şekilde eğitime ilerleyen yıllarda Avrupa’da, Amerika’da devam edebilmekte. Öğrencilerin dışa açılmak gibi bir kaygıları kalmadı. Bu yüzden KKTC’deki üniversiteleri tercih etme oranları arttı. Bunun yanı sıra öğrenciler bunu bildiklerinden ‘neden yurt dışında okuyayım?’ mantığındalar. Bu şekilde düşünüldüğünde hiçbir öğrenci yurt dışına gitmek istememekte. Çünkü kendileri istedikleri zaman artık bu fırsatı elde edeceklerini biliyorlar.”
“Velilere de görevler düşüyor”
Bu konuda velilere de büyük görevler düştüğünü dile getiren Borataş, öğrencilerin aileler tarafından yanlış yönlendirilmemesi gerektiğini belirtti. Borataş çocukların çoğu zaman aileleri tarafından da tamamen sınav sistemine alıştırıldığını belirterek, sınavlar kadar öğrencilerin sosyal hayatlarının da önemli olduğunu kaydetti. 
“Okullarda çalışmalarımız var”
Milli Eğitim Bakanlığı, Genel Ortaöğretim Dairesi Müdürü Mustafa Borataş, okullarının başarı grafiğinin yükselmesi için çalışmalar yaptıklarını belirterek, özellikle okullardaki laboratuvarları iyileştirme sürecini tamamlamakta olduklarını kaydetti.  Fen sergilerini inceledikleri zaman çok güzel bir kuşağın geldiğini gördüklerini belirtren Borataş, öğrencileri teşvik adına çalışmaların artacağını kaydetti. Borataş, Bakanlık olarak amaçlarının tüm okulların eşit seviyeye getirilmesi olduğunu kaydetti.
Öztürkler: Ciddi sıkıntılarımız var
Yüksek Öğrenim ve Dışilişkiler Dairesi Müdürü Ziya Öztrükler’de KKTC’de yüksek öğretime geçişte ciddi sıkıntılar bulunduğunu belirterek şunları kaydetti, “Bu sıkıntılarımızın başında yüksek öğrenime geçiş modelimizin Kuzey Kıbrıs’ta gerçek anlamda hayat bulmamasıdır ve bir an önce Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yüksek öğrenime geçiş modelinin bu ülkede yaratılması gerekmektedir. Eğer yükseköğretime geçiş modelini yaratabilirsek ülke gençliğimizin daha planlı bir şekilde ve daha doğru bir şekilde yükseköğrenime geçişini sağlayabiliriz. 
“Yurt dışına giden öğrenci sayımız düştü”
Özellikle en dikkat çekici nokta, KKTC’deki üniversite sayılarının artması ve yüksek öğrenim alanımızın genişlemesi ile birlikte KKTC vatandaşlarının daha fazla KKTC’deki üniversiteleri tercih ettiği rakamlarla da ortada. Bu noktada rakamlara baktığımızda geçen yıl YGS’ye  bin 500 kişi girerken, bu yıl bin 300 kişinin girdiğini görüyoruz. Baktığımızda sınavlara girişte de azalma var. Bu da bize neyi gösterecektir, bu yıl da gençlerimizin çoğu KKTC’deki üniversiteleri tercih edeceklerdir. Ortalama 2 bin mezun verdiğimizi düşündüğümüzde bunların 400 kişisi Türkiye, 126 kişisi 3. Ülke ve onun dışında birçok kişinin de KKTC üniversitelerini tercih ettiğini görüyoruz. Tabii üniversiteye gitmeyen bir kitlede vardır ki bu kitle bizim için çok önemlidir. Herkesin üniversiteye gitmesi bizim için büyük bir sorundur. Aksi takdirde ara eleman yetiştirme konusunda büyük sıkıntılar yaşarız.”
“Yurt dışına giden öğrenci sayımızı artırmalıyız”
Yüksek Öğrenim ve Dışilişkiler Dairesi Müdürü Ziya Öztrükler,  hedeflerinin ülke gençliğini yurt dışına taşıyabilmek olduğunu belirterek, “Bu konuda çok dikkatli davranmalıyız. Bütün ülke gençliğimizi KKTC’deki üniversitelerde okutmanın doğru bir yaklaşım olmadığını düşünüyorum. Gençlerimizin kendilerini yurt dışında da tanıtabilmesi bizler için çok önemli o yüzden öğrencileri Türkiye’de okumaları için teşvik etmeye çalışıyoruz. Kontenjan uygulaması bu teşvik örneklerinden bir tanesidir” dedi.

Güncelleme Tarihi: 21 Haziran 2015, 09:56
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner473