banner564

Hükümete sitem etti 

Kuzey Kıbrıs’ta yatırım iklimini iyileştirmek için olumlu adımların atılmadığını belirten Deniz, ihtiyaç duyulan reformların da geciktiğine dikkat çekti

Hükümete sitem etti 
banner598

 Tuğçe Ülkü AYDIN

Kıbrıs Türk Ticaret Odası’nın (KTTO) 56. Olağan Genel Kurulu dün gerçekleştirildi.
Genel kurulda, KKTO Başkanı Turgay Deniz’in açılış konuşması yapması ardından sırasıyla Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Cihat Lokmanoğlu, Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan Arıklı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Zeki Çeler, Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami, Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Cemal Özyiğit, Ana Muhalefet Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanı Ersin Tatar, Maliye Bakanı Serdar Denktaş ile Başbakan Tufan Erhürman birer konuşma yaptı.
Genel Kurul’a Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Sağlık Bakanı Filiz Besim, bazı milletvekilleri ve iş insanları da katıldı.

Deniz: 2018 sorunlarla geçti
KTTO Başkanı Turgay Deniz yaptığı açılış konuşmasında, geride bırakılan bir yıl içinde Kıbrıs Türk halkının çeşitli sorunlarla karşı karşıya kaldığını, bunlardan en önemlisinin geçen Ağustos ayında dövizdeki dalgalanma ve ardından yaşanan ekonomik kriz olduğunu kaydetti.
Reel ekonomiyi büyütecek, insanlara iş, yatırım yapma olanağı sağlayacak, istihdamı arttıracak tedbirleri ve bunları güçlendirecek yapısal reformların bir an önce yürürlüğe konulması gerektiğine işaret eden Deniz, iş ve yatırım yapmayı cezbedecek önlemlerin sürat ve kararlılıkla alınması gerektiğini belirtti.
KTTO’nun yaptığı çalışmalara değinen Deniz, Kuzey Kıbrıs’ta yatırım iklimini iyileştirmek için olumlu adımların atılmadığını söyledi.
Uzun bir süredir ihtiyaç duyulan vergi, kamu reformu ve e-devlet çalışmalarının tamamlanması gerektiğine işaret eden Deniz, işletmelerin üzerindeki vergi yükünün azaltılması gerektiğini vurguladı.
Deniz, “Yeni vergilerin veya vergi oranlarının yükseltilmesinin, kamu yönetimini sürdürmek için gerekli kaynağı sağlayamayacağı aşikardır” dedi.
Özel sektörün sermaye birikimini ve verimliliğini, güçlendirici tedbirlerin alınması, işletmelerin sermaye birikimlerinin geliştirilmesi gerektiğini söyleyen Turgay Deniz, ülkede üretilen ürün ve hizmetlerin uluslararası standarda ulaştırılmasının sağlanması gerektiğini de ifade etti.


Lokmanoğlu: Kalıcı barışı destekliyoruz
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Cihat Lokmanoğlu, TC ile KKTC arasında var olan güçlü bağlara işaret ederek, her alanda ve anlamda bunları daha da güçlendirmek için çalıştıklarını kaydetti.
KKTC’nin maruz kaldığı haksız ambargolara ve uygulanan izolasyonlara da değinen Lokmanoğlu, bunun KKTC’nin kendini ekonomik anlamda geliştirebilmesinin önünde ciddi bir engel teşkil ettiğine işaret etti.
Bugüne kadar Kıbrıs’ta adil ve kalıcı bir barışı desteklediklerini, bundan sonra da desteklemeye devam edeceklerini ifade eden Lokmanıoğlu, KKTC’nin ekonomisinin güçlendirilmesi gerektiğini, bunun için de bir takım ekonomik reformların gerçekleştirilmesi gerektiğini vurguladı.


Arıklı: Acilen yapısal değişime gidilmeli
Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan Arıklı da, geçen yıl Ağustos ayında baş gösteren ekonomik krize değinerek başladığı konuşmasında, krizin etkilerinin hala devam ettiğini söyledi.
Dövizdeki dalgalanmanın hala sürdüğüne işaret eden Arıklı, Türkiye’de baş gösteren ekonomik krizin etkilerinin KKTC’de daha da fazla hissedildiğine işaret etti.
“KKTC’de bu gemi artık bu şekilde devam edemez” diyen Arıklı, KKTC’de bir an önce reform, özelleştirme ve yapısal değişime gidilmesi çalışmalarının gerçekleştirilmesi gerektiğini vurguladı.
Ülkedeki sendikaların atılacak adımlar ve reformların karşısında olduğunu savunan Arıklı, TC ile imzalanacak ekonomik protokolde de çeşitli sıkıntıların bulunduğunu ileri sürdü.
Arıklı, bu şartlar altında ülkede ticaret yapılması ve yeni yatırımlar yapılabilmesinin ise mucize olduğunu söyledi.

Çeler: Hepimiz aynı gemideyiz
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Zeki Çeler de konuşmasında, herkesin aynı gemi içinde olduğunu ancak birbirini anlama konusunda ciddi bir önyargı içinde olunduğunu söyledi.
“Birbirimizi daha iyi anlamakla sorunlar aşılabilir” diyen Bakan Çeler, bakanlık olarak yapmaya çalıştıkları ve atmaya çalıştıkları bazı adımların yanlış anlaşıldığını kaydetti.

Nami: Akıncı’yı destekliyoruz
Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami de, bakanlık olarak KTTO gibi, tüm ekonomik örgütlerle işbirliği içinde çalıştıklarını kaydetti.
Türkiye Cumhuriyeti kurumları ile yürütülen çalışmaları da yakından takip edip desteklediklerini vurgulayan Bakan Nami, TC-KKTC Ticaret Formu’nun kurulmasını ileriye doğru atılmış bir adım olarak gördüklerini vurguladı.
İki ülke ticaret arsında engeller olduğundan söz ediliyor olmasının bir gurur vesilesi olmadığına işaret eden Nami, hükümetleri döneminde nasıl AB ülkeleri arasında ticari entegrasyon sağlandıysa, TC ile KKTC arasında da ticaretin aynı akışkanlıkla gerçekleşmesi için aynı adımların atılacağını kaydetti.
KKTC’nin yapısal sorunları bulunduğunu, kamu reformu olmak üzere birçok reformu hayata geçirmek zorunda olunduğunu söyleyen Nami, reform yapılan her noktada destekleyenler olduğu gibi karşı çıkanların da olacağını, hükümetin özelinde başta kamu reformu olmak üzere güçlü irade ortaya koyulduğunu ve koyulmaya devam edileceğini vurguladı.

Özyiğit: Herkes özeleştirisini yapmalı
Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Cemal Özyiğit de konuşmasında, 45 yıldır bu ülkede ne yapıldığına iyi bakılarak, herkesin görev süresi içinde ne yaptığına bakması ve özeleştirisini yapabilmesi gerektiğini söyledi.
Uzlaşmacı bir tavırla herkesin sorumluluğunu bilmesi gerektiğine dikkat çeken Özyiğit, haksız ambargolar altında ve uluslararası hukukun dışında bırakılan ülkede yaşanan sorunlara işaret etti.
Kıbrıs sorununda adil, kalıcı barışı sağlamanın herkesin hedefi olması gerektiğini vurgulan Bakan Özyiğit, uluslararası ambargolar altında, sanki tanınan bir ülkeymişiz gibi davranıldığını söyledi.
Bugüne kadar gerçekleştirilmeyen ama yapılmayı bekleyen bir çok yapısal reform bulunduğuna işaret eden Bakan Özyiğit, bakanlık olarak ara eleman konusunda yaptıkları çalışmalara değindi.

Tatar: Protokol 5 yıllık olmalı
Bakan Özyiğt’den sonra söz alan Ana Muhalefet Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanı Ersin Tatar da, yaşanan sel felaketinden duyduğu üzüntüyü dile getirerek, selden etkilenen vatandaşlara geçmiş olsun dileğinde bulundu.
Tatar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın bir süredir üzerinde çalıştığı ek destek ödeneği ile özel sektör çalışanlarının desteklenmesi konusunda eleştirilerde bulundu.
Tatar, KKTC’de son 45 yılda yapılan hiçbir şeyi küçümsemediklerine işaret ederek, kamu maliyesinin daha iyi yönetilip, sahip çıkılması gerektiğini vurguladı.
TC ile ekonomik protokolün hala imzalanmamış olması konusunda eleştirilerde bulunan Tatar, ekonomik protokollerin 1 yıllık değil de 5 yıllık olması gerektiğini, o zaman iş insanlarının önünü görebilmesinin daha kolay olacağını kaydetti.

Denktaş: Önce beyinlere format atılmalı
Maliye Bakanı Serdar Denktaş da konuşmasında, reform sözünün son 10 yılın en popüler sözü olduğuna işaret ederek, hangi konuda bir reform yapılmaya çalışılsa, o sektörün temsilcilerinin neden kendilerinden başlandığını sorduğunu kaydetti.
“Ülkede kendi ayakları üzerinde duran bir yapı oluşturmak istiyorsak, reformdan önce beyinlerimize format atmak gerekiyor” diyen Denktaş, çok yanlış alışkanlıklar olduğunu kaydetti.
“Ayakları yere basmayan bir yapının oluşmasında hepimizin önemli katkısı var” diyen Denktaş, yeniden düzgün bir yapı nasıl oluşur ona herkesin hep birlikte bakması ve samimiyetle tartışılması gerektiğini söyledi.
Sektörel bazda, sendikalarla işverenlerin, işçi ile işverenin, biri olmadan öbürünün olmayacağını anlayacağı bir ortam yaratmak suretiyle el birliği ile geleceğin yeniden kurgulanması gerektiğini ifade eden Denktaş, “Siyasi eşitliğe dayalı, adı ne isterse olsun bir çözüme ulaşılır, ama o noktaya gidinceye kadar kendi irademize dayalı, kendi ayaklarımız üzerinde durabileceğimiz bir yapıyı oluşturmamız gerekir” dedi.

Erhürman: Yürürken sakız çiğnemeyi becermeliyiz
Genel Kurul’da son konuşmayı yapan Başbakan Tufan Erhürman, ülkede yaşanan sel felaketi nedeniyle tüm halka geçmiş olsun dileklerini sundu.
Ekonominin hükümet için ne kadar önemli olduğunu göreve gelir gelmez ifade ettiklerini anımsatan Başbakan Tufan Erhürman, “Biz artık yürürken sakız çiğnemeyi becermek zorundayız. Bir taraftan Kıbrıs sorununda bugüne kadar olduğu gibi bir an önce adil ve kalıcı bir çözüme ulaşmak için elimizden geleni yaparken, diğer yandan da aynı iştah ve şevkle KKTC’de sosyal ve ekonomik kalkınmayı gerçekleştirebilmek için çalışmak zorundayız” dedi.
Kamu reformu ve belediyeler reformunun da yıllardır beklediğine işaret eden Başbakan Erhürman, kamu reformunun Meclis’e sevk edildiğini, hiçbir değişimin sancısız olmayacağını, bunu hep birlikte, barış içinde, sendikalar, iş insanları ve tüm ilgili kesimlerle diyalog içinde başaracaklarını vurguladı.

“KKTC’yi Türkiye’de anlatmalıyız”
Turizm konusunda da yapılan çalışmalara değinen Başbakan Tufan Erhürman, Türkiye Cumhuriyeti’nden ülkeye çok ufak tefek girişimlerle gelecek yüz binlerce insan olduğunu belirtti.
En yakın pazar Türkiye Cumhuriyeti’nde bile hala kendi ülke ve insanımızın anlatılamadığını vurgulayan Başbakan Erhürman, TC’de yaptıkları görüşmelere işaret edip yapılacak seçimlerin hemen ardından KKTC’yi ve turizm olanaklarını anlatan yeni bir kampanyaya başlayacaklarını, bunların tüm girişimlerinin yapıldığını anlattı.
Yüksek öğretim sektöründe sadece nicelik değil, niteliğin de olması gerektiğinin yıllardır söylendiğine dikkat çeken Başbakan Erhürman, ancak yıllardır nerede kurulacağına bakılmaksızın yeni üniversite izinlerinin verilmeye devam ettiğini kaydetti. 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner473