Zorkun TAŞER

   Üroloji Uzmanı Op. Dr. Erol Uçaner, cinsel yolla bulaşan hastalıklarda en sık bel soğukluğunun grüldüğünü belirtti. 

   Bel soğukluğu hastalığına yakalanan her 10 kişiden 5’inin hastalığı gece kulüplerinden kaptığını ifade eden Uçaner, “Geriye kalan beş kişilik kısım ise, çoğunlukla gençlerimizin partner seçimlerinde dikkatsizliğinden dolayı oluşuyor. Hastalığı taşıdığından habersiz olan kadınlar, bunu cinsel ilişki sonrası yayıyor.” dedi.

HPV aşısı şart

   Son zamanlarda insan siğil virüsünün çok yaygınlaştığını, bunu kadınlarda kansere neden olabildiğini anlatan Uçaner, şöyle dedi:

   “Erkeklerde çok ciddi bir tehlike yaratmıyor ancak kadınlarda rahim boynu kanserinin en büyük sebebi bu hastalıktır. Bu yüzdende erkekte böyle bir hastalık bulunduğunda acil teşhisi, tedavisi ve sonrasında eşinin korunması son derece hayati önem taşıyor. Son yıllarda yine popüler olan rahim kanseri aşısı denen aşı aslında HPV aşısıdır. Kadınları rahim boynu kanserinden korumanın en etkili yolu bu bahsettiğimiz virüsü kadınlardan uzak tutmaktır. Uzak tutmak mümkün olmayacaksa da kadınları aşılamak gerekir.” 

Yabancı kadınlar risk faktörü

   Bel soğukluğunun halk arasında düşünüldüğü gibi soğukla, üşütmeyle alakası olmadığını hatırlatan Dr. Uçaner, şöyle dedi:

   “İdrar yolundan gelen sarı, yeşil renkli bir akıntı şeklinde kendini gösterir. Çok bulaşıcıdır. Kadından erkeğe, erkekten kadına bulaşabilir. Genellikle yabancılarla olan ilişkilerde daha fazla risk oluşturur. Tedavisi son derece kolaydır. Fakat tedavi gecikecek olursa bu kez idrar yollarında ve meni kanallarında tıkanıklık yaparak ileride kısırlığa ve cinsel fonksiyon bozukluğuna yol açabilir. En sık gördüğümüz hastalıktır." 

“Yabancı kadınlar risk faktörü”

   Sarılık hastalıklarınına bağlı olan Hepatit B ve Hepatit C’nin cinsel yollarla çok kolay bir şekilde bulaştığını ve ciddi sorunlara yol açabildiğini ifade eden Uçaner, “2. sıklıkla korktuğumuz hastalıklar bunlardır. Çok nadiren gördüğümüz daha meşhur olan ama nadir görülen frengi dediğimiz hastalık var. Bu hastalıklar ülkemizde sık değil ama gençlerimizin genelde Güney Kıbrıs’ta eğlence sırasında başka kadınlardan kaptıkları hastalıklardır. O yüzden yabancı kadınlar bu konuda daha büyük bir risk faktörü oluşturuyor” dedi. Uçaner şöyle devam etti:

  “Cinsel yolla bulaşan hastalıklar arasında en meşhuru ülkemizde sadece 10-15 hastada rastladığımız AIDS hastalığıdır. Yani, ‘Edinilmiş Bağışıklık Eksikliği Sendromu’ hastalığı. Bu da bir virüs hastalığıdır. Virüs olarak insanlara bulaşıyor. Cinsel bölgede herhangi bir rahatsızlık yaratmıyor. Fakat vücudun bağışıklık sistemini çökerterek hastada çok ağır ve ölümcül sonuçlara yol açabiliyor.” 

Hastalığın kendini göstermesi zaman alabiliyor

    Op. Dr. Uçaner, cinsel temastan sonra hastalık belirtilerinin ortaya çıkması için geçen sürenin hastalıktan hastalığa göre farklılık göstereceğini belirterek, “Her zaman belirti olmayabilir. bel soğukluğu için bu süre günler, klamidyoz,hepatit B, için haftalar, frengi için aylar ya da AIDS için yıllar olabilir. Bazen de rahatsız etmeyecek kadar hafif belirtileri olabilir. Özellikle kadınlarda bazen hiç belirti görülmez. Tedavi edilmediği sürece, belirtisiz enfeksiyonu olanlar, bilmeden hastalığı başkalarına bulaştırırlar.” şeklinde konuştu.

“Hastalığı anlamak kolay”

   Hastalığın farkına varmanın çok zor olmadığını ifade eden Uçaner, tedavi olunmaktan insanların utanmaması gerektiğini söyledi.

Hastalığın nasıl anlaşılabileceği hakkında da bilgi veren Uçaner,şunları kaydetti:

   “İdrar yaparken yanma, acıma, sık sık idrara gitme, peniste, vajinada, makatta veya ağızda yaralar, siğiller ve içi su dolu kabarcıklar oluşması, penis, vajina veya makattan akıntı olması, kasık kıllarında, makatta veya vajina etrafında kalıntı, kasıklarda şişkinlikler ve bezeler, yumurtalıkların birinde veya her ikisinde ağrı, karnın alt bölümünde ağrı, cinsel ilişkiden sonra kanama gibi belirtiler şüpheli ilişkinin varlığında dikkate alınması gereken belirtilerdir.” 

“Tedavi geç kalırsa kısır olunabilir”

   Uçaner, ayrıca cinsel yolla bulaşan hastalıkların kadın ve erkekler de çok ciddi sonuçları olabileceğini belirterek, tedavinin geç kalması durumunda çocuk sahibi bile olamayacaklarının altını çizdi. Uçaner şöyle dedi:

   “Cinsel yolla bulaşan hastalıklarda bu belirtilenlerden biri ya da birkaçı beraberce görülebilir, ancak bunlar başka hastalılara da bağlı olabilirler. Tanı konması ve tedavi için cinsel yolla bulaşan bir hastalıktan şüphelenip doktora gitmelisiniz. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar tedavi edilebilirler. Eğer cinsel yolla bulaşan bir hastalığa yakalanıp tedavi edilmezseniz bu ciddi sonuçlar verebilir. Kısırlık ya da kadınlarda dış gebelik gibi sonuçlar doğurabilir.” 

Nasıl korunmalı?

   “Cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korunmak en önemli konsepti oluşturur” diyen Op. Dr. Erol Uçaner,korunma konusunda şunları kaydetti:    “Cinsel ilişkide kondom kullanılması, cinsel eş sayısının artmasının, hastalık bulaşma riskini de arttırdığını ve hastalık belirtisi olmadan da bulaşma olabileceğini akılda tutmak. Alkol ve uyuşturucunun doğru ve sağlıklı düşünmeyi engelleyerek, cinsel ilişki sırasında olumsuz davranışlara neden olabileceğini her zaman akılda tutmak. Nakledilecek kanda gerekli testlerin yapılıp yapılmadığını sorgulamak, başkalarının kullandığı şırınga ve iğneyi kullanmamak, bir defa kullanılıp atılan şırınga ve iğne kullanılmasını talep etmek, hamilelik mevcut ise doğum öncesi dönemde düzenli sağlık kontrollerini yaptırmak korunma yollarıdır. Cinsel yolla bulaşan hastalık belirtilerinden kuşkulandığınızda muhakkak bir uzmana başvurulması gerekmektedir. Belirtiler veya yakınmalar kaybolsa da, hastalıklar genellikle kendiliğinden iyileşmezler. Tedavi her zaman gerekmektedir.” 

40’dan fazla hastalık var

Cinsel yolla bulaşan 40’dan fazla hastalığın olduğunu belirten Uçaner, “Bugün için 40’dan fazla cinsel yolla bulaşan hastalık bilinmektedir. Ülkemizde en sık rastlanılanları bel soğukluğu ( Gonore ), frengi, klamidyoz, kandidiyazis, trikomoniyazis, yumuşak şankır, granuloma inguinale, genital herpes ve lenfogranuloma venerium'dur.” dedi.

Tedavi süresince ilişkiye girilmemesi gerekiyor

   “Cinsel yolla bulaşan hastalıkların çoğunun tedavisi kolaydır” diyen Uçaner, son olarak şunları kaydetti:

    “Verilen tedaviyi, şikayetler geçse bile tam uygulamak gerekmekte ve tedavi süresince cinsel ilişkide bulunmaktan ya da ilişki olduğunda kondom kullanıldığından emin olunup güvenliği elde tutmakta fayda vardır. Şunu unutmamak gerekir ki, başkasıyla cinsel ilişkiye girdiği düşünülen herkesle kurulan ilişki şüphelidir. Cinsel yolla bulaşan hastalığı olmayan, başka biriyle ilişkisi olmayan ve tabi ki tek bir eşle cinsel ilişki kurmaya özen göstermek bu hastalıklardan korunmadaki en önemli husustur.”