banner564

“Süreç bitmeli”

Diyalog’un görüşüne başvurduğu vatandaşların büyük çoğunluğu 2016’da bir çözüm olacağına inanmıyor

“Süreç bitmeli”
banner598
Pelin Yükselay DAL
Kıbrıs sorunun çözümüne yönelik iki toplum lideri tarafından sürdürülen müzakerelerde hedef konulan 2016 sonunda bir çözüm olasılığını Kıbrıslı Türklerin büyük çoğunluğu inandırıcı bulmuyor.
Diyalog’un görüşüne başvurduğu vatandaşlar, ‘Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın 2016’da bir çözüm olabilir’ şeklindeki görüşüne katılmadıklarını söyledi.
2016 Yılı içerisinde bir çözüme ulaşma kararlılığı olduğunu ve 2016 yılının çözüm için ‘son şans’ olabileceğini her fırsatta vurgulayan Akıncı, bu görüşünü, garantör ülke Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile önceki gün Ankara’da yaptığı görüşmede bir kez daha seslendirmişti.
Akıncı’nın bu görüşüne Erdoğan, Kıbrıs meselesinin Türk tarafının siyasi eşitliği, meşru hakları ve güvenliğini teminat altına alacak bir çözüme kavuşmasını Türkiye’nin desteklediğini belirterek cevap vermişti.
Vatandaşlar, Kıbrıs sorunu 2016’da çözülür mü şeklindeki soruya şu şekilde yanıt verdi:

Mahmut Topçu: Hiçbir zaman çözüm olmayacak
Biz ortaokula gittiğimiz yıllardan beri, Kıbrıs meselesi vardır. O yıllarda önce EOKA başladı, ondan sonra İngiliz’in ‘böl ve yönet’ politikası harekete geçti. Türkler, Rumlara karşı eğitilmeye ve silahlandırılmaya başlandı. Bunun arkasına da Rumlarla Türkler birbirine düştü. Bunu takiben, Adnan Menderes’in ve Rüştü Zorlu’nun çabalarıyla Kıbrıs’ta ortak Cumhuriyet kuruldu. Tabii bu Cumhuriyet 3 yıl yaşadı.  Bunun da sebebi Rumların ENOSİS’ten vazgeçmemiş olmalarıydı. Rumlar, ‘Akritas Planı’ çerçevesinde Kıbrıs Türklerini yok edip, ENOSİS’e ulaşmak istediler. Çok şükür ki ulaşamadılar. Kıbrıs Türkü çok zor şartlar altında yaşadı. 1974’te de Kıbrıs Barış Harekâtı ile Kıbrıs Türkü her şeyini bırakıp Kuzey’de toplandı ve Türkiye’nin etkin ve fiili garantisi altında güven içerisinde yaşamaya başladı. Rumlar hala ENOSİS fikrinden vazgeçmiş değiller. Kıbrıs’ta işte bu yüzden bir barış olmuyor ve olmayacak. 50 kusur yıldır bu müzakereler devam ediyor. Kaç lider geldi geçti, neler duyduk, neler gördük… Anlaşmaya varılamamasının sebebi Rumların bu zihniyetidir. “2016 Çözüm yılı olacak” diyorlar. Olmayacak. 2017, 2018’de olmayacak. Bence artık bu yılın sonunda iki taraf da çözümsüzlüğü ilan edip, bu müzakereleri noktalamalı. Kıbrıs’ta iki ayrı ırk, iki ayrı dil, iki ayrı din ve iki ayrı milletin uzantıları vardır. Rumlar Güney’de biz de Kuzey’de bu şekilde yaşamaya devam edelim.  Bu şekilde yaşayan başka toplumlar da vardır. Bence artık anlaşma olmayacaksa ki olmayacak bu açıklanmalı ve biz yolumuza kaldığımız yerden devam etmeliyiz. Şunu da eklemem de fayda var; Kıbrıs’ta barış zaten vardır ancak çözüm yoktur. Çünkü Kıbrıslı Rumlar çözüm taraftarı değil. Onlar tüm adayı almak istiyorlar. Bu durumda da çözüm hiçbir zaman olmayacak.

Osman Boransel: Anavatanımız nasıl isterse öyle olsun
Anavatanımız ne isterse, nasıl isterse öyle olsun. Anavatanımız olsun derse olacak, olmasın derse olmayacak. Ben Anavatanımız ne karar verirse arkasındayım ama çözümün de olacağı inancındayım. Yunanistan çökmüş durumdadır. Yunanistan öyle bir duruma gelecek ki, Ana vatanımıza yalvaracak. Türkiye’mizin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dik durduğu müddetçe barış gerçekleşecek. Erdoğan, Güney Kıbrıs’ı da, Yunanistan’ı da dize getirecektir. 

Yılsay Barlasoğlu: Barışı aramaktan vazgeçmemeliyiz
Ben Kıbrıs’ta 2016 yılı sonuna kadar çözüm olacağına inanmıyorum. Bu süreci yılladır yaşıyoruz, aynı hikâyeler… Görüşmeler başladıydı, bittiydi, ara verdiydi, devam ettiydi, anlaştıydı, anlaşamadıydı, bu böyle sürer gider. Kıbrıs sorunuyla ilgili kim kiminle isterse görüşsün. Kıbrıs’ın Akdeniz’de önemli bir yeri vardır. Burada adanın sahibi sayılan iki kesimin de yani ne Rumları ne de Türkleri hiçbir ülke yalnız bırakmaz. Herkes karışır. Bu ne bizim, ne Rumların, ne Türkiye’nin ne de Yunanistan’ın kararıyla çözülecek bir sorun değildir. Hepsinin ortak müşterek bir noktada buluşması gerekir. Buluşamadıkları sürece bu görüşmeler devam eder, kesilir, devam eder, o gider başkası gelir ve bu iş böyle devam eder. Müzakerelerde 2016 yılında çözüme ulaşılmasa bile bence görüşmeler devam eder. Bakın iki alternatifimiz vardır. Ya savaşacaksınız, kökten bitireceksiniz bu işi ya da ısrarla barışı aramaya devam edeceksiniz.  İki taraf da savaşları yaşadığına göre barışı aramakta yarar vardır ve barışı arayanlara engel koymamak lazımdır. Bir umut, belki günün birinde bulurlar. Tabii çözümün gerçekleşmesi için büyük devletlerin çıkarları da çok önemlidir. Yeniden şekillenen dünyamızda Kıbrıs sorunu, Orta Doğu sorunuyla beraber bitecektir. Ben böyle düşünüyorum. Birini halletmeden ötekini halledemezsiniz. 

Ali Akgüç: Rumların bu zihniyetiyle barış olmaz
Ben çözüm olacağına kesinlikle inanmıyorum. 1974 Barış Harekâtı’ndan sonra o zamanki Türk liderliği ile Rum liderliği arasında yapılan anlaşma gereği Güney’de kalan Türkler Kuzey’e, Kuzey’de kalan Rumlar da Güney’e gitmişlerdir. Kıbrıs o zamandan zaten kendiliğinden ikiye bölünmüştü. Ondan sonra liderlerimiz görüşmelere başlamıştır ve bu görüşmeler de uzun zamandır devam etmektedir. Yok, bitti bitiyor, yok anlaştılar, yok bilmem ne… Ben inanmıyorum. 2016’da da bitmez. Çünkü Rumların istekleri çok katıdır. Bizleri burada istemiyorlar. Onlar bizleri 1974 öncesine götürmek istiyorlar. Tek mücadelelerini Kıbrıslı Türkleri imha etmek için gösteriyorlar. Eğer 2016 yılında bir mutabakat sağlanmazsa, müzakereler son bulmalıdır. Kendi bayrağımız, kendi devletimiz, Türkiye’nin etkin ve fiili garantisiyle KKTC’de huzur içerisinde yaşamayı arzu ediyoruz.
 
Ali Çetin Özçakar: Rumlar bizi mahvetmek istiyor
2016 çözüm falan olmaz. Rumların yaklaşımları çok değişiktir. Biz çok iyi niyetliyiz. Rumlarsa bizim gibi değil. Rumlar daima bizim tersimizi düşünür ve bizi mahvetmeye çalışır. Çözüme ulaşılmadığı takdirde, Kıbrıslı Türkler dimdik ayakta durmalı ve kendi kendilerini bilmeli. Biz bıktık usandık artık. Ben 72 yaşındayım ve hala daha küçük yaştan bu sorunların içindeyiz. Gelecek nesli düşünmemiz lazım artık. 

Kamil Özay: Anlaşma olacağına inanmıyorum
Lefkoşa’dan iki taksi düşünün, biri Magosa’ya hareket etti, biri de Güzelyurt’a hareket etti. Bu iki taksinin karşılaşması mümkün mü? O zaman iki taraf arasında anlaşma da gayri mümkündür. 

Güncelleme Tarihi: 19 Ağustos 2016, 09:39
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner473