banner564

Şimdi sıra güvenoyunda

1974’ten sonra kurulan 39’uncu hükümet olan UBP-DP Koalisyonunun programı Meclis’te görüşüldü

Şimdi sıra güvenoyunda
banner598
Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu dün, Meclis Başkan Vekili Hüseyin Avkıran Alanlı başkanlığında saat 10.30’da toplandı. 
Genel kurulda, 1974’ten sonra kurulan 39’uncu hükümet olan UBP-DP Koalisyon Hükümeti’nin programı görüşüldü.
Toplantıda ilk olarak UBP’nin Meclis komitelerindeki üye değişiklikleriyle ilgili tezkereleri milletvekillerinin bilgisine getirildi. 
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın 16 Nisan’da onayladığı yeni Bakanlar Kurulu’nun Meclis’ten güvenoyu alabilmesi için 26 evet oyu gerekiyor. 
50 sandalyeli Cumhuriyet Meclisi’nde, UBP 18, DP 5, CTP 20, TDP 3 sandalyeyle temsil edilirken, 4 de bağımsız bulunuyor.
Toplam 23 milletvekili bulunan Hükümetin, bağımsız milletvekillerinin desteğiyle güvenoyu alması bekleniyor.

Erhürman, Yeni hükümete başarı diledi…
Genel Kurulda ilk sözü alan CTP Lefkoşa Milletvekili Tufan Erhürman, yeni hükümete başarılar dileyerek, ülkeye hayırlı olması temennisinde bulundu. 
Bir önceki hükümet programına kıyasla göze çarpan farklılığın, sadece iki konuda takvim öngörülmüş olması olduğuna dikkat çeken Erhürman, bunun sebebini anlayamadığını dile getirdi. 
Tufan Erhürman, müşavirler konusuna da değinerek, kendilerinin uyguladığı yeni müşavir yaratılmaması uygulamasının bu hükümet programında net bir şekilde görülmediğini savundu.
Ombudsman yasasında, Polis Genel Müdürlüğü ile Kamu Hizmeti Komisyonu’nun işlem ve eylemlerinin Ombudsman’ın yetki alanı dışında bırakılmasını eleştiren Erhürman, yasada değişiklik yapılmasının şart olduğunu vurguladı. 
Polisin sivile bağlanması konusunda da değinen Erhürman, CTP-DP, CTP-UBP hükümet programında yer alan konunun, neden bu programda yer almadığını sordu. 

 “Yurttaşlıkta takvimlendirilmiş bir öngörü yok”
Kıb-Tek konusuna da değinen Erhürman, kurumda yapılacak değişikliğin, “muhasebe ayrıştırması” olması haklinde destekleyeceklerini ancak özelleştirme öngörüsü “üretim ve dağıtım bacaklarının ayrıştırılması” ise tamamen karşı olduklarını vurguladı. 
Erhürman, programda, yurttaşlık gibi son derece önemli bir konuda da somut ve takvimlendirilmiş bir takım öngörü bulunmadığını belirterek, konu hakkında mevcut yasanın sadece değiştirileceğinin söylenmesinin yeterli olmadığını kaydetti. 

Çakıcı: Program çelişkilerle dolu
TDP Lefkoşa milletvekili Mehmet Çakıcı da, bir önceki hükümetin döneminin 8 ay olduğunu ve son üç yılda 3 hükümet değiştiğini anımsattı. 
Yeni bir hükümet döneminin görüldüğünü, kendisinin bunu küçük ortaklar hükümeti olarak nitelediğini dile getiren Çakıcı, CTP-UBP ve CTP-DP döneminden sonra küçük ortaklar olan UBP-DP’nin yeni hükümeti kurduğunu kaydetti.
Hükümet programının çelişkilerle dolu olduğunu ileri süren Çakıcı, bakanların koltuklarına ısınamadan ve vizyon ortaya koyamadan, başka bakanlıklara atanmasını eleştirdi. 
Kıbrıs konusuna yeniden değinen Çakıcı, hükümet programında federal kelimesinin yazılmadığını, hükümetin bu kelimeyi kullanmaya korktuğunu savundu. 

Soyer: Dış güçler bozdu…
CTP Milletvekili Ferdi Sabit Soyer, yeni hükümete başarılar diledi.
Geçmiş hükümet dönemini değerlendiren Soyer, solda ve sağda koalisyon denemesinin ciddi riskli bir olay olduğunu, ancak bu hükümetin bozulması için dış güçlerin çaba sarf ettiğini savundu.
Geçmiş hükümet döneminde su ve ekonomik protokol konusunda birçok sorun yaşandığını anımsatan Soyer, “Sonuçta düğmeye basıldı ve bu hükümet sonlandırıldı” dedi.
Merkez Bankası teşkilat yasasının Meclis’e sevk edilmesiyle de “KKTC Merkez Bankası’nın siyasetin oyuncağı haline getirildiğini” söyleyen Soyer, “maaş ödeme kabiliyetiyle oynayarak siyasal dizayn yapılmaya çalışıldığını" belirtti.
Hükümet programında “Değişen dünya koşullarına uyum sağlamak” konusunda yer alan ifadelere de değinen Soyer, “değişim yaşanırken Kıbrıs Türkü’nün bedel ödettirilmemesini sağlamak” ifadesine değinerek, “Neyin bedeli ödenecek? Ne bedel isteniyor?” diye sordu.

Soyer-Denktaş tartışması
Serdar Denktaş ile Soyer arasında Kıbrıs sorununda yaşanan süreçle ilgili tartışma yaşandı.
Soyer’in “Ben ortak belgeyi kendime göre okurum diyemezsiniz” şeklinde konuşması üzerine Denktaş, “Rumlar nasıl kendine göre okursa biz de kendimize göre okuruz” yanıtını verdi.

Özgür: Halkın hassasiyetleri hiçe sayılıyor
CTP Lefkoşa Milletvekili, eski Maliye Bakanı Birikim Özgür, UBP-DP Koalisyon Hükümeti programında birincil projenin Türkiye’nin desteğini sürekli kılmak olduğunu ifade ederek “Bu birincil proje hedefi ‘oldu olacak Meclis’i de feshedelim Türkiye vali atasın’ görüşüne zemin hazırlamıyor mu? Bu ‘birincil proje’, entegrasyoncu zihniyetin bir göstergesidir ve halkımızın hassasiyetlerini hiçe saymaktadır” dedi.
CTP’nin mali disiplin konusunda gerekli adımları attığını anlatan Özgür, bu konuda çalışırken halkın gelirini azaltacak ya da kamu borçlarını artıracak hiçbir adım atmadıklarını kaydetti.
UBP-DP hükümetini “imzacı azınlık hükümeti” olarak nitelendiren Özgür, UBP-DP hükümetini ekonomik protokolde yapısal dönüşüm konusuna gerekli önemi vermemekle suçladı.
Bütçenin sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulması için bütçe dışı fonların tasfiye edilmesi gerektiğini dile getiren Özgür, bunun takipçisi olacaklarını anlattı.


Yorgancıoğlu: Hükümetin ömrü uzun olmayacak…
CTP milletvekili Özkan Yorgancıoğlu da, “yeni hükümetin ömrünün uzun olmasını, bir sonraki seçime kadar olmasını gönülden istiyorum ama hükümet programına ve oluş şekline bakınca ömrünün çok uzun olamayacağını görüyorum” dedi.
Hükümet programından “büyük bir hayal kırıklığı” yaşadığını belirten Yorgancıoğlu, programın “çala kalem” hazırlandığını savundu.
Yorgancıoğlu, “aslında bu bir metin. Çünkü programın, hedefi, ayrıntısı olur. Bu kadar yavan bir metin bir programı oluşturmaz” dedi.


Çeler: Program, bir şükran belgesi gibi”
TDP Milletvekili Zeki Çeler, hazırlanan hükümet programının, önceki hükümet programlarıyla benzerlik taşıdığını dile getirerek, “Bu vaat edilenleri, UBP tek başına iktidarda olduğunda bile yerine getiremedi. İki yılda yapabilecekler mi?” diye sordu.
“Şahsım da, partim de Türkiye ile herhangi bir zıtlaşma içinde değildir” diyen Çeler, hükümet programında 31 defa Türkiye, 10 defa anavatan kelimesinin geçtiğini ifade ederek, “Çok güzel çekiyorsunuz yağınızı” dedi.
Çeler, hükümet programını bir şükran belgesi olarak nitelendirerek, “2 kuruş almak için düzmediğiniz methiye kalmadı” dedi.

Şahali, yurttaşlığı sordu 
CTP Milletvekili Erkut Şahali, çok geniş tabanlı bir hükümetten dar tabanlı bir hükümete geçiş yapıldığına işaret ederek, hayırlı olmasını temenni etti.
Programın yeni bir şey söylemediğini, vaat etmediğini ve kes yapıştır şeklinde hazırlandığını savunan Şahali, vakit darlığının bir mazeret olamayacağını çünkü her zaman aynı sürede hükümet programı hazırlandığını kaydetti.
Şahali, programda yazım yanlışı yapılmasının kabul edilebilir olmadığını söyleyerek, içeriğin de, şeklin de güven teşkil etmediğini savundu.
Yurttaşlık yasasıyla ilgili değişikliğin de, yapılan tasarıdan mı yola çıkılacağını soran Şahali, “Yurttaşlık siyasi istismar konusu olmamalıdır “dedi. 
Özetin özeti denilebilecek bu programda, enerji konusunun neredeyse hiç yer almadığını ifade eden Şahali, yenilenebilir enerji noktasında da esas hedeflenmesi gerekenin enerji ihracı olduğunu belirtti.


Candan: Cumhurbaşkanı’na tam destek verilmeli
CTP Milletvekili Erkut Şahali’nin ardından söz alan CTP Milletvekili Armağan Candan ise, 40 senede 39. hükümetin kurulduğuna işaret ederek, böyle bir durumda siyasi istikrardan bahsetmenin zor olduğunu söyledi.
Kıbrıs’ta mayıs ayından sonra müzakerelerin daha da yoğunlaşacağını ve siyasi kararların alınması gerekeceğini söyleyen Candan, Hükümet Programı’nda 11 Şubat ortak metnine net bir atıf yapılmadığını kaydetti.
Hükümet ve meclis olarak bu metni dikkate alarak hareket edilmesi gerektiğini dile getiren Candan, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya tam destek verilmesi gerektiğini söyledi.

Akansoy: Başlatılan çalışmalara destek olacağız
CTP milletvekili Asım Akansoy, hükümet programının sıkıntılara çözüm getirecek nitelikte olmadığını, metnin çoğunluğunda yer alan Kıbrıs konusuyla ilgili ifadelerin geçmiş hükümetin sorununun bu konuda olduğunu gösterdiğini söyledi.
Vatandaşlık konusunda tatmin edici bir ifade bulunmadığını kaydeden Akansoy, buna nasıl bir düzenleme getirileceğinin bilinmesi gerektiğini belirtti.
Akansoy, önceden başlatılan çalışmaların devam etmesi durumunda destek olacaklarını söyledi.

Derya: Türkiye’ye ilhak mı olacağız?
CTP milletvekili Doğuş Derya ise, programda bol bol anavatan kelimesi geçtiğini, anavatanın tezi olan federasyonun ise neredeyse hiç kullanılmadığını ifade ederek, programda yer alan “alternatif”in ne olduğunu bilmek istediğini söyleyerek “Türkiye’ye ilhak mı olacağız” dedi.
Derya, programda yer alan kalıcı delegasyon konusunu da doğru bulmadığını belirterek, CTP döneminde yurttaşlık yasalarının görüşülmesini UBP’nin engellediğini anlatarak, şimdi UBP’nin yeni yurttaşlık yasasından neyi amaçladığını açık bir dille ortaya koyması gerektiğini, muğlaklığın ortadan kaldırılmasını istedi.

Erçal: İdari yapı artık tartışılmalı
CTP milletvekili Hüseyin Erçal, 40 yılda 39, 3 yılda 3 hükümet kuruluyorsa ülkede artık idari yapının tartışılması gerektiğini dile getirdi. 
Başkanlık sisteminin ele alınması, başka bir yönetim şekli oluşturulmasının tartışılması gerektiğini belirten Erçal, hükümet programının tam bir şeçim bildirgesi niteliği taşıdığını ifade etti.
Programda bahsedilen e-devlet uygulamasının yıllardır gündemde olmasına rağmen henüz hayata geçmediğini söyleyen Erçal, “hepimizin çıkarları var hayata geçmesi işimize gelmedi” dedi.

Dinçyürek: Ümitli olmak istiyoruz
Bağımsız Milletvekili Hakan Dinçyürek, meclisten çıkabilecek son hükümet modelinin çıktığına işaret ederek, “Bu hükümetin sonu bir seçimdir” dedi.
Ülkenin ekonomik anlamdaki çarkının tıkandığına dikkat çeken Dinçyürek, 39 milletvekilli desteğe rağmen CTP-UBP hükümetinde nisap ve üretkenlik konusunda ciddi problemler yaşandığını söyledi.
Dinçyürek, kamu yararını gözeterek ve iyi bir devlet yönetimini sağlayarak ülkenin beklediği hizmeti vatandaşın ayağına götürmesi gerektiğini söyledi.
Hükümetin şeffaf ve hesap verilebilir olması gerektiğini söyleyen Dinçyürek, şaibelerden uzak olunması gerektiğini ifade etti.
Dinçyürek, “Hükümet programındaki eksiklere, yanlışlara rağmen ümitli olmak istiyoruz. Ülkenin buna ihtiyacı var” dedi.

Uluçay: Yurttaşlık tasarısı tamamlanmalı
CTP Milletvekili Teberrüken Uluçay, vatandaşlık konusunun her hükümet değişikliklerinde gündeme geldiğini ifade etti.
Uluçay, yurttaşlıkla ilgili tasarının komitede ele alınıp tamamlanmasının ülke için önemli olacağını söyledi.
Teberrüken Uluçay, bu hükümet programında “yol güvenliği” ifadesi kullanıldığına işaret ederek, bazı bölgede yol ışıkları yanarken başka bölgelerde yanmadığını ve bu konuda bir standardizasyonun şart olduğunu belirtti.
Kıbrıs konusuna da değinen Uluçay, Kıbrıs konusundaki hassasiyetin yeni hükümet kurulduktan sonra da devam etmesi gerektiğini söyledi.

Özdenefe: Aceleyle hazırlanmış bir program
CTP Milletvekili Fazilet Özdenefe de, UBP-DP hükümetinin programını “Aceleyle hazırlanmış bir program” diyerek niteledi.
Hükümet programında çelişkiler olduğunu ileri süren Özdenefe, programda “Federal Kıbrıs”, “Federasyon” kelimelerine yer verilmediğini söyledi.
Özdenefe, “Hükümet programında federal yapıdan bu kadar temkinli şekilde uzak durulması hem çelişkili, hem de endişe vericidir ” dedi.
Meclis’teki Hükümet Programı görüşmeleri dün gece saat 22.00 sıralarında tamamlandı.

Güncelleme Tarihi: 26 Nisan 2016, 09:21
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner473