banner564

Sonuç odaklı olmalı

Erhürman, Kıbrıs’ta çözümün sağlanabilmesi için siyasi eşitlikle ilgili tartışmaların ortadan kaldırılarak masaya oturulması gerektiğini söyledi

Sonuç odaklı olmalı
banner598

 Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik çalışmalarda ucu açık olmayan ve sonuç odaklı bir yöntem çerçevesinde masaya oturulması gerektiğini vurguladı.

CTP’nin 6 Ekim Pazar günü gerçekleştirilecek 27’nci Olağan Kurultayı’nda Parti Meclisi’ne aday olan üyelerin tanıtım etkinlikleri önceki akşam Girne’de devam etti.
Parti genel başkanı Tufan Erhürman, burada yaptığı konuşmada Kıbrıs konusuna değindi. 
Federasyonun formülünün görüşüldüğü müzakere masasında görüşülmemiş bir konu kalmadığını söyleyen Erhürman, çözümün sağlanabilmesi için siyasi eşitlik ile ilgili tartışmalar ortadan kaldırılarak, geçmiş mutabakatlar teyit edilerek, ucu açık olmayan ve sonuç odaklı bir yöntem çerçevesinde masaya oturulması gerektiğini vurguladı.
Erhürman, Kıbrıslı Rum lider Anastasiadis’in Crans - Montana’dan beri kafa karıştırmak için ortaya yeni kavramlar attığını, kapalı kapılar ardında iki ayrı devlet ve konfederasyondan, kamuya açık yerlerde ise gevşek ve desantralize federasyondan bahsettiğini hatırlattı.
Anastasiadis’in, Kıbrıs Türk tarafının ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Crans- Montana’da çözüm için attığı olumlu adımların uluslararası toplum tarafından görüldüğünü fark ettiği için bu havanın dağılmasını sağlamak amacıyla zaman kazanmaya ve kafa karıştırmaya çalıştığını ifade etti.
Erhürman, BM Güvenlik Konseyi kararlarında defalarca tekrarlanmış olan siyasi eşitliğin de bu çerçevede tartışmaya açıldığını söyledi.  

Ucu açık olmasın
CTP Genel Başkanı Erhürman, hükümetin federasyonu ‘maceracılık’ olarak tanımlayarak AB çatısı altında iki devletin ‘gerçekçi’ olduğunu söylediğini belirtti. 
Erhürman sözlerini şöyle tamamladı:
“Siyasi eşitliği ben kendi halkıma anlatamam diyerek yıllardır var olan en temel parametreyi bile kabul etmekte zorlanan Kıbrıslı Rum lider Anastasiadis’in dönüp AB çatısı altında iki ayrı devleti kabul etmesini mi bekliyorsunuz? Gerek Kıbrıs Türk tarafı, gerekse Türkiye Cumhuriyeti tarafından yapılan açıklamalarda sürekli olarak, hangi çözüm bulunursa bulunsun BM çatısı altında ve müzakereler yoluyla bulunacağı vurgulanıyor. 
Yani Sayın Anastasiadis’in BM çatısı altında müzakere ederek KKTC’nin tanınması ve AB üyesi olması anlamına gelen AB çatısı altında iki ayrı devleti kabul etmesi bekleniyor, öyle mi? .
Siyasi eşitliği halkına kabul ettiremeyeceğini düşünen Anastasiadis, dönüp aynı halka KKTC’yi tanıyalım diyecek öyle mi?.
 O da yetmeyecek BM Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesi ikna olacak ve 28 AB üyesi ülkenin KKTC’yi tanıması sağlanacak. Gerçekçi denilen formül bu mudur?.
Müzakere masasında elli yıldır görüşülen federasyon gerçekçi değil, maceradır derken, onun yerine “gerçekçi alternatif” olarak ileri sürülen bu formülün BM şemsiyesi altında müzakereler yoluyla yüz elli yılda da bizi kapsamlı çözüme ulaştırmayacağını, Kıbrıs Türk halkının bu formattaki müzakerelerle daha onlarca yıl müzakere ederek, kapsamlı çözüme ulaşamadan, öngörülebilirlikten uzak yaşamak zorunda kalacağını göremiyorlar mı?.
Macera hangisidir? Üzerinde konuşulmamış bir konu kalmayan federasyonla ilgili siyasi eşitlik tartışmalarını ortadan kaldırarak, geçmiş mutabakatları teyit ederek, sonuç odaklı, ucu açık olmayan bir müzakere sürecine girmek mi, yoksa Sayın Anastasiadis’ten BM şemsiyesi altındaki müzakerelerde KKTC’nin tanınmasını ve AB’ye alınmasını kabul etmesini beklemek mi? Halkımızla konuşmamız gereken, anlatmamız gereken konu budur”. 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner474