Ahmet GÜRTUĞ
Lefke’ye bağlı Yeşilyurt köyünde ilginç bir olay yaşandı. Bundan 24 yıl önce Lefke Belediyesi, Yeşilyurt sakini 7 köylüye ağıllarını köy dışında taşımaları için yer gösterdi. Bu yedi kişi de büyük paralar harcayarak ığıllarını gösterilen yere inşa etti. Aradan 24 yıl geçtikten sonra 7 hayvan üreticisine ağıllarının yapıldığı toprağın bir başkasına ait olduğu ve burayı boşaltmaları gerektiği söylendi. Hayvan üreticileri de konuyu mahkemeye taşıdı. Dava sürecinde üreticiler toprağın belediye tarafından kendilerine tahsis edildiğine yönelik belge gösterse de mahkeme tapunun sahibini haklı buldu ve hayvancıların burayı boşaltması yönünde kararı üretti. Yıllar sonra büyük bir mağduriyet yaşayan hayvan üreticileri Ertay Paşa, Mustafa Güren, Güner Güler, Görkem Nalçakanoğlu ve Hasan Güney, yaşadıklarını Diyalog’a anlattı. “Bizim suçumuz ne?” diye konuşan hayvan üreticileri yaptıkları milyonlarca liralık yatırımın ne olacağını sordu. “Bizi kimse bu topraktan atamaz” diyen üreticileri hükümetten yardım beklediklerini kaydetti. Üreticiler, bu skandala imza atanların ise yargılanmasını talep etti.
Mağdur üreticiler neler söyledi?
Ertay Paşa: Bizim suçumuz ne
Daha önce köyün içerisinde hayvanlık yapıyordum. Belediye Başkanı Mehmet Zafer, ağılları dışarı çıkmamızı istedi. Bizde “yer göster çıkalım” dedik. Eğer dışarı çıkmazsak bizi mahkemeye vereceğini söyledi. Biz de mandıramızı dışarı çıkardık. Biz bu mandırayı 1994 yılında yaptık ve hayvancılığa başladık. Tüm gelirimiz hayvancılık olduğu için devam ettik.
Daha sonra mandıra yaptığımız yerin koçanı Zafer Burcu isminde bir arkadaşa verilmiş ve bu yer ona ait olduğu için 2017 yılındı bize sataşmaya başladı. Biz de 2017 yılında mahkemeye gittik. Mahkeme yedi ay sürdü ve mahkeme aleyhimize karar üretti. Şimdi bizim suçumuz ne… Belediye bize dışarı çıkalım bu yeri verdi. Bu hayvancı suç mu işledi bu memlekete mandıra yapmakla, gelir getirmekle?
Mustafa Güren: Biz buradan çıkmayacağız
Mahkemelik arazi üzerinde 7 hayvancının ağılı var. Arazi üzerine hak talep eden şahıs, ağılları yaptıktan 3 yıl sonra yani 1998 yılında bize gelerek, kendisine İskân Dairesi’nin koçan verdiğini bildirdi ve ‘gelin anlaşalım’ dedi. Ben ağılımı 19995 yılında yaptım, nasıl olurda bu şahsa 1998 yılında tapu verilir. Bu İskân Dairesi gelip bakmadı mı bu arazinin üzerinde ne var ne yok diye… Veya bu şahıs 20 yıl merak etmedi mi, ‘benim yerim nerede’ diye. Bu arkadaş mahkeme kararı ile buraya yıkacağını söylüyor… Burayı yıkamazlar, yıkıyorlarsa gelsinler yıksınlar… Bu hukuki bir dava değil, siyasi bir davadır. Devlet bir an önce bu sorunu çözsün. Söz konusu şahsa başka bir yer versin… Çünkü biz buradan çıkmayız, ne gerekirse yapacağız.
Güner Güler: Büyük bir facia çıkabilir
Belediyenin verdiği yere, borçlanarak bir ağıl yaptık, çok uğraştık. Fakat seneler sonra elime bir kâğıt geldi baktık ki o araziyi bir başkasına vermişler. Ve bizi mahkemeye çağardılar. 1994 yılında yaptığım bir mandırayı nasıl olurda devlet başkasına verir hala daha çözemedim. Büyüklerimizden bu işe el atmalarını rica ederi. Sonradan çok büyük bir facia çıkabilir. Bizi buradan çıkarmaları öldürmeleri lazım… Çünkü bu bizim ekmek paramız, çocuklarımızın geleceği…
Görkem Nalçakanoğlu: Kötü şeyler olacağından korkuyorum
Burada bir ağıl yaptık, küçükbaş hayvancılık ile uğraşıyoruz. Benim tek geçim kaynağım hayvanlardır. Devletten ne iş ne güç hiçbir şey istemedim. Sadece kendi devletime layık olup üretim sağlamaya çalıştım, tek derdim budur. Bir şekilde devlet büyüklerinin yardımına ihtiyacımız var… Ayrıca kötü şeyler olacağından korkuyorum.
Cemal Darbaz: Hayvancının suçu ne?
Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu üyesi Cemal Darbaz da olayı yeni öğrendiklerini ifade ederek, geçmişte ağıl yerlerinin belediyeler tarafından dağıtıldığını belirtti. “Olay karşısında şok yaşadım” diyen Darbaz şunları söyledi: Şu anda ağıllar bölgelerini kaymakamlıklar veriyor ama eskiden belediyeler dağıtıyordu. Bu insanlara bu yerler verildi ama dönemin belediye başkanı bu arazilerin verildiğini gidip içerden kayıt ettirmedi. Bu arkadaşlar buraya milyonlar attı. Şimdi de 2017 yılında ansızın biri çıkıp gelip dedi ki; burası benim malımdır. Bu olay bu kadar basit bir olay değildir. Sonuçlarının altından kimse kalkamaz. Şu anda başta olan hükümetten bir talebimiz var. Gelip burayı görsünler. Arazi için koçan verilen şahsı tazmin etsinler ve bu insanları rahat ettirsinler. Bu işi yapanları da mutlaka yargılasınlar. Bu insanlar devletten ne iş istedi ne de başka bir şey. Sadece iş yapmaya çalışıyorlar ekmek parası için. Biz bu konunun takipçisi olacağız. Hükümetten bu olayı hemen çözmesini bekliyoruz.
Güncelleme Tarihi: 01 Mart 2018, 11:05