banner564

Film olur

Kendini ‘Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Hasan Güngör’ olarak tanıtan ve kiralık araba işletmecisi Serhan Serdar’ı 2 bin 230 TL dolandıran Osman Asilkent, bununla yetinmeyip ‘seçimler için bin 230 TL daha isteyince yakayı ele verdi

Film olur
banner598
Çiğdem AYDIN

   Kendini Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Hasan Güngör olarak tanıtan ve Kalkınma Bankası’ndan çekeceği kredi için 2 bin 230 TL tutarında pul alacağını söyleyerek, Bellapais Abbey Rent A-car isimli kiralık araba işletmesinin sahibi Serhan Serdar’dan para koparan Osman Asilkent, ikinci para talebinde işin içine seçimleri karıştırınca yakayı ele verdi.
   Asilkent; polis tarafından tutuklanmakla birlikte, Kıbrısla ilgili komedi filmlerine aday gösterilen aktörlerin ilk sırasına yerleşti.
   Diyalog muhabirinin elde ettiği bilgilere göre; Bellapais Abbey Rent A-car şirketine giderek, Serhan Serdar ile görüşen Osman Asilkent, “Senin işlere yardımcı olacağız ama, bizim de nakit sıkıntımız var. Kalkınmadan çekeceğimiz kredi için 2 bin 230 TL’ye ihtiyacımız var” dedi. Kiralık araba sayısını artırmak için yaptığı başvurunun sonucunu bekleyen Serhan Serdar ise ‘belki işimiz olur’ düşüncesiyle parayı verdi.
   Osman Asilkent, daha sonra Hasan Güngör olarak Serhan Serdar’ı telefonla aramaya devam etti... Bir akşam vakti,  Cumhurbaşkanlığı seçimlerini gündeme getirerek, “oyunu kime vereceksin?” diye sordu. Ardından ‘Cumhurbaşkanının seçim çalışmalarına katkı için’ bin 230 TL daha istedi. 
   İşte bu son konuşma Serhan Serdar’ın aklını karıştırdı. Derhal Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Hasan Güngör’ü arayan Serdar “benden 2 bin 230 TL almıştınız...” diyerek söze başladı. Müsteşar Hasan Güngör, duyduklarına inanamadı ve bu duruma sert tepki gösterdi... “Ne parası kardeşim” diyerek çıkıştığı Serdar’dan gerçekleri öğrenince de şok oldu.

Serdar, yaşadığı olayı hem anlattı hem güldü…
   Bellapais Abbey Rent A-Car işletmecisi Serhan Serdar Diyalog’a yaptığı açıklamada “hayatımda başıma ilk kez böyle bir şey geldi. Yaşadıklarımdan sonra dolandırıldığımı anlayınca oturup kendi halime güldüm”  dedi.
Kıbrıs’ta eşine nadir rastlanan dolandırıcılık olayının mağduru olan Serdar yaşanılan olayı şu şekilde anlattı, “Her şey bir gün cep telefonumun çalması ve Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı olduğunu söyleyen Hasan Güngör’ün İngiltere’den gelen bir yakını için kiralık araba istemesiyle başladı. Müsteşar ismi geçince ve bazı heyet işlerinde taksicilik yaptığımda dolayı Hasan Güngör’ün ismini biliyordum. Bu yüzden hiç tereddüt etmeden akrabam diyerek gönderilen kişiye arabayı 4 günlüğüne kiraladım. Adının Osman olduğunu söyleyen kişi 4 günün sonunda gelmeyince beni Hasan Güngör olarak arayan kişiye telefonla ulaştım durumu anlattım, “Tamam Serdarım sen merak etme ben hemen Osman’ı bulup arabanı gönderiyorum” dedi. Osman geldi özür diledi, 6 günün parasını ödedi ve işlerinin uzadığını söyleyerek arabayı 10 gün daha uzattı.

“Bir umut işim olur diye düşündüm…”
Bu sırada beni Hasan Güngör aradı ve akrabasının yüzünden bana karşı mahcup olduğunu söyledi. Eğer devlet dairesinde yapılacak bir işim varsa yardımcı olacağını söyledi. Bana içerideki 10 tane daha kiralık araba için yaptığım başvuruyu halledebileceğini, Kalkınma Bankası’ndan kredi almam için yardımcı olabileceğini aktardı. Ben de çok sevineceğimi söyledim. Evrakları benden araba kiralayan Osman’la göndermemi söyledi. Osman geldi evrakları ve pul paralarını aldı gitti. Hasan Güngör olduğunu söyleyen kişiyi işin durumunu öğrenmek için birkaç defa daha aradım hepsinde olumlu konuştu. En sonunda bana Kalkınma Bankası’ndan kredimin çıktığını söyledi ve işlemleri öne aldırmak için istediği parayı da Osman’la kendisine gönderdim…

Eroğlu’na seçim yardımı istedi…
Aradan birkaç gün geçince Hasan Güngör diye konuştuğum kişi beni tekrar aradı ve ‘Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Eroğlu’na destek olup olmayacağımı sordu. Ben de olurum dedim. O zaman UBP’ye bin 500 lira yardım yapmamı ve parayı da akşama kadar Osman’la kendisine göndermemi söyledi. Ben de bugün bulamam yarın göndereyim dedim kabul etmedi. Durumdan şüphelenince beni Hasan Güngör diye arayan numaranın kime ait olduğunu öğrenmek için GSm şirketinden yardım istedim. 

Hasan aynı Osman da…
Numaranın benim araba kiraladığım Osman Asilkent’e ait olduğunu öğrenince dolandırıldığımı anladım ve son umut olarak gerçek Hasan Güngör’ün telefonunu buldum ve aradım. Hasan Güngör’ün beni tanımadığını, Osman Asilkent diye bir akrabasının olmadığını söylemesi üzerine polise giderek şikayetçi oldum. Uzun uğraşlar ve benim de yardımım sonucu polis Osman Asilkent’i yakaladı ve mahkemeye çıkardı”

 

Müsteşar:Tanışıklığımız yok
   Diyalog muhabirinin görüşlerine başvurduğu Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Hasan Güngör ise dolandırıcılıkla suçlanan Osman Asilkent ile herhangi bir yakınlığının olmadığını söyledi. Güngör “İkimiz de Mağusalıyız ama bir tanışıklığımız yok” dedi.
   Kiralık araba işletmecisi Serhan Serdar’ın kendisini telefonla arayıp borçlanmadan söz etmesini önce ‘şaka’ olarak yorumladığını söyleyen Güngör, daha sonra işin ciddiyetinin ortaya çıktığını belirtti.
   Güngör şöyle dedi:
   “Dolandırıcılık yapan Osman Asilkent ile tanışıklığımız yok ama ikimiz de Mağusalıyız.
Dolandırılan işadamı, parayı verdikten bir süre sonra beni arayıp kendisinden para istediğimi  söyleyince, bu iş tuhafıma gitti. Sandım ki biri bana şaka yapıyor.  Beni arayan Serhan Serdar’a, konuyu polise aktarmasını söyledim. Polis bu adamı tutuklayınca bana anlatılanların şaka değil, gerçek olduğunu anladım.”
   Güngör “peki dolandırılan adam sizi hiç mi tanımıyordu?” sorusunu yanıtlarken “aslında facebook’tan arkadaşımdı.  Bunu nasıl fark etmedi anlamadım. Kendisine de ‘Sen benim kim olduğumu bilmez miydin?.. Paranı nasıl kaptırdın?’ diye sordum. Ama iş işten geçmişti”dedi.

“Ben dolandırıcı değilim” dedi
    Şikâyet üzerine gözaltına alınan zanlı dün tutuklama talebi ile Girne’de mahkemeye çıkarıldı.
Duruşmada zanlının Ocak ayı içerisinde Serhan Serdar’a kendisini Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Hasan Güngör olarak tanıtıp, kalkınma bankasından kredi çekeceği vaadiyle pul parası olarak 2 bin 230 TL aldığı belirtildi. 
   Polis, zanlının şikâyet üzerine gözaltına alınarak hakkında soruşturma başlatıldığını ifade etti. Kalkınma bankası ile temasa geçildiğini, kredi başvurusu olup olmadığına dair araştırma yapıldığını kaydeden polis, ayrıca zanlının daha önceden benzer suçlar işlediğini söyledi.
   Soruşturmanın devam ettiğini, alınacak ifadeler olduğunu kaydeden polis, zanlının 3 gün süre ile tutuklu kalmasını talep etti. 
   Mahkeme zanlının 3 gün süre ile tutuklu kalmasına karar verirken, söz hakkı alan zanlı, “Parayı kendi ismimle aldım. Kredi bankasına başvurmadım. Ben dolandırıcı değilim” dedi.

Güncelleme Tarihi: 07 Şubat 2015, 08:28
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner474