banner564

İsteyenler başvurabilir

Evlilerin daha mutlu oldukları iddiasıyla ‘Bekar Dayanışma Projesi’ geliştirildi

İsteyenler başvurabilir
banner598

Melin DOBRAN

Lisans, master ve doktora eğitimlerini Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik alanında tamamlayan Dr. K. Bahar Aydın, Bekâr Dayanışma Projesi’ni tasarladı. Dr. Aydın, projeyi, eş desteği olmayan bekâr insanlara sosyal destek olanakları sunarak, onların yaşam kalitelerini yükseltmek için hazırladığını söyledi. Bekâr Dayanışma Projesi’nin, özellikle sosyal destek ihtiyacını karşılamaya yönelik hazırlanmış olduğunu belirten Aydın, bu projenin bilimsel araştırma ve toplumsal sorumluluk projesi olduğunu ifade etti. Dr. Aydın, “Amacımız, hiç evlilik geçirmemiş, boşanmış ve dul/eşi ölmüş insanların, stres yaşantılarını, ihtiyaçlarını, zayıf ve güçlü yanlarını keşfederek kültüre özgü bir bekâr profili ortaya koymaktır. Bununla birlikte, bu popülasyonun yaşam kalitesini yükseltmeye yönelik etkin devlet politikaları üretilmesine yol açmaktır” dedi.

“Evli bireyler daha mutlu”
Aydın porje hakkında şunları aktardı, “Proje, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü tarafından “Fikir ve Sanat Eserlerinin Kayıt ve Tescili Hakkında Yönetmelik” uyarınca tescillidir. Bekâr insan, boşanmış, dul ve 30, 35 yaşını geçmiş fakat hiç evlenmemiş bireydir. Aile desteğinin önemi konusunda yapılan yurt içi ve yurt dışı bilimsel araştırmalar da, yukarıda öne sürdüğüm konuları desteklemektedir. Bunlardan birkaç tanesi şunlardır, T.C. Devlet İstatistik Enstitüsü (TÜİK), 2004 yılından beri yaşam memnuniyetini araştırmaktadır. Yaşam memnuniyeti araştırmalarının amacı; Türkiye’deki bireylerin mutluluk, sağlık, sosyal güvenlik, örgün eğitim, çalışma hayatı, gelir, kişisel güvenlik, adalet hizmetleri ve kişisel gelişim gibi temel yaşam alanlarındaki memnuniyetlerini ölçmek ve bunların zaman içindeki değişimlerini takip etmektir. Bu araştırmalarda, “memnuniyet” ihtiyaçların ve isteklerin karşılanmasından doğan tatmin duygusu olarak tanımlanmaktadır. 

“Aile en önemli destek kaynağıdır”
Mutluluk kaynağı olan kişilere göre, insanları en çok mutlu eden birinci sırada aileleri, ikinci sırada çocukları, üçüncü sırada eşleridir. Mutluluk kaynağı olan değerlere göre, birinci sırada sağlık, ikinci sırada sevgi insanların memnuniyetini belirlemektedir. Tüm bunlar göz önüne alındığında, karşı cinsten birisiyle yakın ilişkisi olmayan, eşi ve çocuğu olmayan, çekirdek ailesini kuramamış bireylerin yaşam memnuniyetlerinin çok düşük olabileceğini tahmin etmekteyim. Önemli sosyal destek kaynaklarının yokluğuna fiziksel engel, süreğen hastalık, yaşlılık ve travma gibi değişkenler de eklendiğinde, aşırı stres ve buna bağlı olarak bazı fiziksel ve ruhsal hastalıkların ortaya çıkması oldukça muhtemeldir. TÜİK’in 2012 yılında yaptığı araştırmada da evli bireylerin (%63,9), evli olmayanlardan (%52,9) daha mutlu oldukları bulunmuştur. İnsanlar, kendilerini en çok mutlu edenin aileleri olduğunu belirtmişlerdir. Aile en önemli sosyal destek kaynağıdır.”

“Sosyal destek önemli”
Sosyal destek sağlığımızı olumlu yönde etkilemektedir. Yeterli sosyal destek, sağlığın korunmasını, geliştirilmesini, hastalıkların tedavisini ve rehabilitasyonunu olumlu yönde etkilemektedir. Ayrıca, sosyal izolasyonu azaltarak hastaların yaşam kalitesini yükseltmektedir.  Yetersiz sosyal destek ise, hastalık belirtilerinin ortaya çıkma sıklığını ve şiddetini artırmakta, hastalık süresinin uzamasına yol açarak kronik fiziksel hastalığa uyumu zorlaştırmaktadır. (Aras ve Tel 2009). Kanserli Türk hastalar üzerinde yapılan bazı çalışmalara göre, hastalar sosyal desteği en sık eşlerinden, sonra çocuklarından, azalan düzeylerde kardeşlerinden ve ana-babalarından almaktadırlar. Doktorlardan ve hemşirelerden ara sıra almaktadırlar. Psikologlardan ise neredeyse hiç destek alamamaktadırlar. Yabancı örnekler üzerinde yapılan bazı çalışmalara göre de (Smith ve ark. 1985), üreme sistemi kanserlerinde, teşhisten sonraki 1-3 ay arasında evli kadınlar için en önemli sosyal destek kaynağı eşleridir. Bekârlar için ise akrabalar en önemli sosyal destek kaynağı iken, arkadaşlar daha az önem taşımaktadır. Hastaların yeterince destek almaları, onların hastalıklarıyla daha kolay baş etmelerine ve psikososyal sorunları daha az yaşamalarına yol açmaktadır.

“Amaç bekârların yaşam kalitesini yükseltmek”
Türkiye’de ve KKTC’de yaşayan hiç evlilik geçirmemiş, boşanmış ve dul insanların, stres yaşantılarını, ihtiyaçlarını, zayıf ve güçlü yanlarını keşfederek kültüre özgü bir bekâr profili ortaya koymaktır. Ayrıca, proje bağlamında sosyal destek olanakları (eğitsel, psikolojik destek ve sosyal-kültürel hizmetler) sunarak onların yaşam kalitelerini yükseltmektir. Sunduğumuz hizmetlerle sosyal destek olanakları sınırlı bireylerin bireysel güçlerini açığa çıkarıp geliştirmekteyiz. Böylece başkalarına bağımlı değil, kendi ayakları üzerinde duran birey olmaktadırlar. Hizmetlerimizi gruplar halinde yaptığımız için birbirleriyle sağlıklı ilişkiler kurma ve birbirlerinden destek alma olanağı sunmaktayız. Çeşitli konularda eğitimlere, grupla rehberliklere, grupla psikolojik danışmalara, kulüp faaliyetlerine katılan bireyler, hem yalnızlıktan kurtulmaktadırlar hem de kendilerini geliştirme ve eğlenceli vakit geçirme şansı elde ederek yaşamdan doyum sağlamaktadırlar. Projemiz aracılığıyla etkili devlet politikaları üretilmesini sağlayarak da bekar insaların yaşam kalitelerini yükseltmeye çalışıyoruz.

Proje hizmet sunuyor
Hizmetlerimizden yararlanmak, üye olmayı gerektirmektedir. Üyelerimizin kendilerini geliştirmeleri için çeşitli konularda bilimsel eğitimler veriyoruz. Örneğin: stres, stresle başa çıkma, önemli ve sevilen bir yakının kaybının ardından yaşanan yas tutmakla başa çıkma, önemli hastalıkların üstesinden gelme yöntemleri, sağlıklı beslenme, mutluluk, yaşam doyumu, amaç belirleme, yakın ilişkiyi sürdürme becerileri, evlilik danışmanlığı, aile danışmanlığı, kendini tanıma, insanları tanıma, planlı yaşama, madde bağımlılığı ve başa çıkma gibi. Eğitim hizmetlerimizin grupla rehberlik ve grupla psikolojik danışma yardımlarımızdan farkı; eğitimi aynı anda daha geniş gruplara veriyoruz ve ihtiyaç analizi yapıyoruz. Bunun ardından, ihtiyaca göre daha küçük gruplarla grup rehberliği ve/veya grupla psikolojik danışma yapıyoruz.

“Profesyonel destek sunuyoruz”
Üyelerimizin kendilerini ve başkalarını da ilgilendiren güncel sorunlar üzerinde konuşarak çözüm üretmelerine yönelik grup rehberliği, daha özel ve ortak sorunlar üzerinde ise grupla psikolojik danışmanlık yapıyoruz. Bununla birlikte, manevi danışmanlığa da yer vermekteyiz.  Tanrıyla bağlantının daha dengeli ve sağlıklı olabilmesi için gerekli profesyonel desteğe ihtiyaç vardır.  Boş zamanları değerlendirmek, eğlenerek vakit geçirmek ve yeteneklerini geliştirmek için hobi kulüplerimiz mevcuttur. Projeye üye olmak, en az bir kulübe üye olmayı gerektirmektedir. Bununla birlikte oryantasyon, çevre gezileri, düğün törenleri, bayramlaşma, cenaze törenleri ve taziye gibi hizmetler sunmaktayız. Bekâr bireylerin, www.bekardayanisma.com sayfasında yer alan üyelik linkindeki üyelik formu ile sisteme üye olmaları gerekmektedir. Hizmetlerimiz, bekâr üyelerin katılımlarından oluşan gruplar halinde yürütülmektedir. BEDAP, bir sosyal destek/dayanışma projesi ve üyelerden oluşan kendi kendine yardım grubudur. Üyelerin birbirlerine etkin destek olabilmeleri için proje ekibi ve sponsorlar tarafından uygun ortam yaratılmaktadır.

Önemli bir proje
İnsanlarla yakın ilişki içinde olmak, bir gruba ait olmak, çocuk sahibi olmak, yardım alıp vermek insanların doğal halleri ve ihtiyaçlarıdır. Geleneksel ve toplulukçu kültürün (başkalarının birey üzerindeki baskısının olduğu kültür) baskın olduğu ülkelerde bekâr insanlar bu ihtiyaçlarının birçoğunu karşılayamamaktadırlar. Bekâr insanların, özellikle hiç evlenmemiş ve entelektüel olanların, uzun zaman içinde bireysellik özellikleri artmaktadır. Bu özellikleri iki türlü soruna yol açmaktadır. Birincisi, kendilerini toplumdan soyutlamaktadırlar. İkincisi, toplumun çoğunluğu toplulukçu ve geleneksel değerlere sahip olduğu için bireyci değerlere sahip olan bu insanları dışlamaktadırlar. Eğitim ve gelir düzeyleri çok düşük olanlar ise; başkalarına aşırı bağımlı bir yaşam sürmektedirler, bireysel hak ve ihtiyaçlarını karşılayamamaktadırlar.  Toplumun bekar insanlar üzerinde baskısı da yüksektir. Özellikle, kadınlar, eğitim ve gelir düzeyi düşük olanlar ve orta düzeyde olanlar daha fazla toplumsal baskıya maruz kalmaktadırlar. Evliler, eşlerini kıskandıkları için bekâr insanlardan uzak durmaktadırlar. Böyle olunca da, bu popülasyon, daha fazla soyutlanmakta ve yalnızlaşmaktadır. Genel olarak, cep telefonu ve internetin önemli hale gelmesiyle birlikte, yüz yüze iletişim ve yakın ilişki azalmaktadır. BEDAP gibi sosyal sorumluluk projeleri sayesinde, yüz yüze iletişim ve yakın ilişki ihtiyaçları en bilimsel ve etik yollarla karşılanabilecektir.”

Güncelleme Tarihi: 21 Şubat 2016, 10:22
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner474