banner564

Reform şart

Eski Maliye bakanlarından Birikim Özgür, Eşel-Mobil’in bu yıl için dondurulmasını önerdi

Reform şart
banner598

 Pelin YÜKSELAY

   Maliye eski bakanlarından Birikim Özgür, iddia edildiği gibi ‘açı reçetelere’ gerek duymadan bütçe açığının ortadan kalkabileceğini söyledi. Diyalog’a konuşan Özgür  “Eşel-Mobil’in sadece bu yıl için dondurulması halinde bütçe sorunu büyük oranda aşılır” dedi.
   Bütçede 2 milyarın üzerinde açık göründüğüne dikkat çeken Özgür, bunun bir milyarının dış finansmanla giderilmesi halinde, diğer kısmının içte alınacak önlemlerle kapatılabileceğini söyledi. Özgür “Ama biz ortaya çaba koymadan suçu sürekli başkalarında aramayı marifet görüyoruz” şeklinde konuştu.
   Birikim Özgür Diyalog’un sorularını şöyle yanıtladı:   

Soru: Size göre KKTC bu krizden çıkmak için ne yapmalıdır ?
Birikim Özgür: KKTC’de 2019 bütçesindeki açığın nasıl kapatılacağına ve ülkede hangi yapısal reformların hayata geçirileceğine somut yanıtlar içeren bir reform paketine ihtiyaç var.
Bütçede 2 milyarın üzerinde açık görünüyor. Bunun Bir milyardan fazlası dış finansmanla giderilebilir ancak geri kalan kısmı için yerelde ne gibi tedbirlerin alınacağını bizim kafa kafaya verip netleştirmemiz gerekiyor.
Biz bu çabayı ortaya koymaksızın sürekli suçu başkalarında aramayı marifet görüyoruz.
Halbuki bugün protokol imzalansa da eğer bütçe açığını kapatma ve reformlarımızı hayata geçirme gibi konularda irademiz tam olmazsa yine krizi atlatmamız mümkün olamayacak.
Sözü edilen tedbirler öyle zannedildiği gibi abartılı acı reçeteler değildir. Örneğin eşel mobilin bu yıl dondurulması halinde büyük oranda bütçe açığı sorunu aşılabilir. Bu yıl sürpriz şekilde yüzde 2 reel artış alan kamu çalışanlarının masaya oturulup durumun izah edilmesi halinde karşılıklı anlayışla bu sürece katkı yapabileceğini düşünüyorum.
Ancak KKTC’nin artık esasen sistemi güçlendirmeye odaklanması şart. Bu da reformlarla olacak. Bu reformların odağında kamusal hizmetlerin icrasında ve finansmanında özel sektörün avantajları ile toplumu buluşturmak, bunu yaparken kamu yararını gözetebilmek adına kamu yönetimini güçlendirmek olmalı.
En başta da dediğim gibi iyi hazırlanmış bir reform paketiyle KKTC kısa sürede beklentileri pozitife dönüştürüp ekonomiye rayına sokabilir, orta vadede de çok daha güçlü bir yapıya kavuşabilir. Yeter ki memleketimizi iyi sevk ve idare etme konusunda siyasi irademiz tam olsun.

Soru: Peki, kendi ayaklarımızın üzerinde durma şansımız var mı? Varsa ne yapmalıyız?
Birikim Özgür: Elbette cari harcamalarımızı kendimizin karşılayabilmesi gerekiyor. Dünyada dış finansmanla cari harcamalarını karşılayan başka bir devlet var mı emin değilim. Dış finansman konusu her halukarda bizim için çok önemli. Altyapı yatırımları ve reel sektör projeleriyle ekonomimizi büyütebilmemiz için sadece yerel gelirlerimizi değil dış finansman olanaklarımızı da en etkin ve verimli şekilde kullanmaya odaklanmalıyız. Ancak son bir yılda enflasyon vergisi olarak da tanımlayabileceğimiz şekilde yerel gelirlerimiz 500 milyonunun üzerinde artmış olduğu halde bizim yerel gelirlerimizi sadece cari harcamalara yönlendirmemiz krizlerimizi kendimiz dışında başka birilerinin çözmesini umduğumuz gibi bir izlenim yaratıyor. Kendi ayakları üzerinde durmanın birinci kuralı memlekete ve tabi ki sorunlarına sahip çıkıp iyi sevk ve idaresi konusunda mükemmele erişme çabasından asla vazgeçmemektir. Mali kaynaklar bakımından kendi ayaklarımız üzerinde durabilmemiz için önce kafalarda reşit ve özgüven sahibi bir halk olma meselesinin temize havale edilmesi şart görünüyor.

Soru: Hükümet maaşları ödeyebilmek için borç arayışında olduğu biliniyor. Siz olsaydınız ne yapardınız? Nasıl hareket ederdiniz?
Birikim Özgür: “Ben olsaydım” diye bir kurguyu canlandırmak çok güç. Mesele toplumsaldır. Bir karar vermeliyiz. Hükümetlerimiz mali disiplin ve yapısal reformlar konusunda kararlı olmalı. Bu olmadığı sürece aktif görevde olan siyasetçiler yol kazalarının müsebbibi gibi algılanmaktan kaçamayacak. Dün Serdar Bey “maaş ödeyemediler” diyerek geldi, bugün kendisi ödeyemiyor. Hâlbuki alay etmek yerine genç bir insanın “marifet borçla maaş ödemek değil kamu borç faizi ödeyebilmektir” diyerek işaret etmeye çalıştığı doğrular herkes tarafından sahiplenilseydi bugün çok daha farklı bir pozisyonda olabilirdik.
Bugün yapılması gerekeni çok net ifade ettiğimi düşünüyorum. Bütçe açığını kapatmak için hangi tedbirlerin alınacağına ve önümüzdeki 3 yılda hangi reformların hayata geçirileceğine dair somut bir reform paketi açıklamak dışındaki tüm çabalar toplumu ileriye değil geriye götürecek. 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner474