banner564

‘En büyük başarı’

Avrupa Konseyi’nin kararı Rumların tümünü mutlu etti

‘En büyük başarı’
banner598

   Avrupa Konseyi’nin, Güney Kıbrıs ve Yunanistan’ı destekleyen kararı Rum siyasi liderliğini son derece mutlu etti.
   Politis gazetesi ‘İlk Kez’…. Başkan Memnun Oldu”  başlıklı haberinde ise, Anastasiadis’in dün Brüksel Zirvesi bitiminde söylediklerini şu şekilde aktardı:
   “Sonuç bildirgesinde, Doğu Akdeniz’de süregelen yasadışı faaliyetleri ve elbette Ege Denizi’nde yapmakta olduğu faaliyetleri konusunda su götürmez şekilde kınandığı açıkça görülüyor. Doğu Akdeniz derken Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Münhasır Ekonomik Bölgesi’nden başkasını kast etmiyoruz, çünkü şikayetler bununla ilgili yapıldı, Avrupa Konseyi de buna atıf yapıyor.  Elimizde, gerek Kıbrıs’a gerek Yunanistan’a tam destek ve dayanışma belirten bir sonuç bildirgesi var.
   Türkiye’nin süregelen yasadışı faaliyetleri ilk kez su götürmez şekilde kınanıyor ve bu, Varna görüşmesi öncesinde çok önemlidir. Aynı zamanda Türkiye, kanunsuz  faaliyetlerini durdurmaya ve Kıbrıs’ın doğal kaynaklarını uluslar arası ve Avrupa hukuku tahtında arama ve değerlendirme egemenlik hakkına saygı göstermeye çağrılıyor.”

İstediğimizi aldık

   Alithia manşet haberine “İstediğimizi Aldık… Avrupa Konseyi Sonuçları… Atina ve Lefkoşa Zirve Sonuçlarından Memnun, Ankara Öfkeli. AB Kıbrıs ve Yunanistan’ı Destekliyor, Kıbrıs Sorununda Bu Nedenle  Üçüncü Taraf Olarak Kabul Edilmiyor… Anastasiadis  Türkiye’nin Avrupa’nın Çağrısına Cevabı Konusunda Sepeti Küçük Tutuyor” başlık ve spotlarını attı.
   Habere göre zirve sonrası yaptığı açıklamada “sonuç bildirgesinde ifade edilenlerin Varna zirvesinde Erdoğan’a iletilecek olmasının çok önemli olduğuna” işaret eden Anastasiadis “gündemde kayıtlı konularda ilerleme olması için Türkiye’nin Kıbrıs kökenli  yükümlülüklerini de yerine getirmesi gerektiği vurgusu ile iletilecek” dedi.
   Anastasiadis “Avrupa ilke, değer ve normları ile uluslararası hukuka saygı göstermesi şartıyla, Türkiye’nin Avrupa  perspektifine karşı olmadıklarını, Türkiye’nin, Avrupa perspektifi olabilmesi için ona göre zihniyet ve davranış içerisinde olması gerektiğini anlaması”  dileğinde bulundu, şunları ekledi:
   “Samimi olmak isterim. Türkiye uyum sağlayacak veya (yükümlülüklerini) yerine getirecek  iyimserlik görüntüsü yaratmak istemem ancak ilk kez Avrupa’nın üye ülkelere; hem Kıbrıs’a hem de Yunanistan’a destek belirttiğini saptıyoruz ve bu çok önemlidir.”

Ankara’ya daha çok baskı

   Rum Sözcü Prodromos Prodromu ise görüşlerini şöyle açıkladı:
  “Tam da istediklerimizi aldık. Daha önce olmadığı kadar net görüşü aldık ve artık istenilen hedefler için Ankara’ya baskı çok daha büyük ve etkin olacak. Sonuç bildirgesinde kullanılan üslup Başkan Anastasiadis’in Avrupalı ortaklardan aldığı desteğin büyüklüğünü gösteriyor.”
   Habere göre DİSİ, yazılı açıklamasında “Ankara’yı sorumlulukları ile karşı karşıya getiren sert bir açıklama. Türkiye esasen, üye ülkeye ve dolayısıyla Avrupa Birliği’ne karşı davranışları açısından Avrupa’nın takibi altına giriyor” ifadesini kullandı.
   AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu, AKEL’in Türkiye’yi “kınayan” zirve sonuç bildirgesini kutlamakla birlikte “Avrupa Konseyi, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerini genel ve müphem kınamayı seçti, Kıbrıs MEB’i içerisinde sınırları belirlenmiş ve ruhsatlandırılmış parseldeki (3’üncü parsel) son yasadışı faaliyetine atıf yapmaktan kaçındı” vurgusunu yaptı.
   EDEK sonuç bildirgesinin “doğru yolda olduğunu ancak sonuç bildirgelerinin sadece sözlü saptama olduğunu” hatırlattı.

  Vatandaşlar İttifakı Türkiye’ye “açık  ve net mesaj” diye nitelediği sonuç bildirgesi metni ile, Türkiye faaliyetlerine devam ederse Rum yönetiminin artık içerisinde hareket edebileceği ve Türkiye’ye karşı yaptırım talep edeceği bir çerçeve oluşturuldu. Bu sonuçlarla Varna’da Türkiye’nin çıkarına hiçbir şey ortaya çıkmayacağı  beklentisindeyiz” dedi.
   Dayanışma Hareketi ise sonuç bildirgesi metninin Rum Yönetimi  ve bir kısım medya tarafından gösterilmeye çalışıldığı kadar etkileyici olmadığını belirterek “önemli olan AB içerisinde herhangi bir adım atmadan önce Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tanımasının dayatılmasıdır, bu yapılmıyor” dedi, Ekologlar ise “sadece iki sözlü kınama var, başka bir şey yok” ifadesini kullandı.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner474