banner564

Bu ülke bizim, ona sahip çıkmalıyız

İsmet ESENYEL - yorum

Bu ülke bizim, ona sahip çıkmalıyız
banner598

Nasıl bir toplum oluyoruz? 
Oysa yoktan var etmeyi çok iyi bilen bir halktık  biz.
Az ile yetinmeyi çok iyi bilir şükür olsun demeyi nimet sayardık.
En azından ben kendi çevremden, ailemden öyle gördüm. Güzel insanlardık biz.  Tertemiz köylerinde yaşayan,  köylülerin birbirlerini sahip çıktığı ,seven ve gönlü zengin insanlar.
Sonra bir gün 74 savaşı ile tekerlek tersine döndü. Kendini Rum baskılarından ve canını ancak İngiliz üslerine kaçarak kurtaran bir halk,  orada aylarca çadırlarda yaşadı.
Büyük bir dramdı yaşanan. Ben bile küçük olmama rağmen o çadırlarda yaşadım. O çadırlarda yaşarken, Kuzeye geçmenin yollarını arayan bu güzel insanlar, " bir gün köyümüze geri döneceğiz"  düşüncesini asla akıllarından çıkarmadılar. Hatta nenelerimiz , dedelerimiz bu düşünce ile son nefeslerini verdiler.
Şimdi televizyon ekranlarında depremin getirdiği, gördüğümüz açlık, susuzluk ,soğuk, ve yokluğun en derin hissiyatını Kıbrıs Türk'ünden başka kimsesi bilemez....
Amaç bu güzel toprakları vatan yapmak, vatan yaparken burada çoluğumuzun çocuğumuzun geleceğini garanti altına almak ve tabii ki dünyalı bir insan gibi müreffeh içerisinde yaşamak esas hedefti.
Sonra büyük bir açgözlülük insanımızın benliğini yok etmeye başladı . Azla yetinmeyen, ve sahip olduğundan asla tatmin olmayan bir topluma dönüştük. 
Kimileri 74 savaşını bir fırsat bilerek yurt dışında İngiltere'de ,Avustralya'da Türkiye'de ve dünyanın değişik ülkelerine göç ederek orada kendilerine bir yaşam sürmeyi seçtiler. Gurbette kendilerine göre bir yaşam seçerken Kıbrıs Türkleri üzerinde yani Kıbrıs'ta kalanlar için de en büyük milliyetçi kendilerini gördüler. Buradaki amaç belki de kendi hayatlarını kurarken ,çocuklarını en azından onların da çocuklarını bu ülkeye vatan yapabilmenin yollarını çok da aramadılar. 
Bir kısmı tekrardan buraya gelip yerleşirken, bir kısmı da en azından bu topraklarda iş kurmaya çalıştı. Ancak , 74 sonrası kurulan çarpık düzen bu insanlara bir şekilde buraya gelip de iş kurma fırsatı vermedi.
Üstüne üstlük 74 , sonrası Rum mallarını plansız programsız  ayrıca haksız bir şekilde dağıtan düzen,  bu günlerde bunun sonuçlarını  en acı bir şekilde ödemeye başlıyor veya en yakın zamanda da ödemeye başlayacaktır.

Sadrazamköy’e Alman yatırımı

Bakın ,Sadrazam köyde 5 yıldızlı otel ve marina yapmak üzere Toprak almaya çalışan Alman firmasına Avrupa Birliği ve Rumlardan kibarca "Oram davası"  örnek gösterilerek engel konulmaya çalışıldı. 
Peki güneyde Rumlar ne yaptı? Türk mallarını uzun vadeli kiralayarak kesinlikle kendi ulusuna Bu malları devretmedi. Öyle tahmin ediyorum ki halkımızın büyük çoğunluğu da 74 sonrası Rum mallarının fütursuzca sağa sola verilmesini en büyük hata olarak görmektedir.
Son günlerde ise gözüme çarpan en büyük hata,  halkımızın ayrıştırılmaya çalışılması ve bu vatanı Toprak bilen ister sağcı ister solcu olsun bu vatanda kendisine yer edinen ve çoluğunu çocuğunu kesinlikle yurtdışına göndermeyen halk üzerine değişik oyunlar oynanmakta. 
Sahte Milliyetçilik naraları atanlar , bu kurulan çarpık düzenin en büyük düşmanlarıdır. Yalnız Kıbrıs Türküne değil ,dolaylı yoldan da Türkiye Cumhuriyeti'ne büyük bir kambur oluşturduklarının farkında değillerdir. Sırf kendilerini Türkiye Cumhuriyeti'ndeki siyasilere sempatik gösterecekler diye bu ülkenin geleceği ile oynamakta  , saçma sapan açıklamalar yapmaktadırlar. 
Üstüne üstlük,  siyaseten kendilerine yer bulmaya çalışan ve gerçekten de büyük umutlarla siyasete atılan , hiçbir menfaat beklemeyen kişileri de siyasetten soğutmaktadırlar. Bu güzel ve  aydın insanlar maksimum 1-2 dönemden sonra siyaset sahnesinden de çekilmek zorunda kalıyorlar. Sahne kime kalıyor derseniz, bu çarpık düzenden beslenen, " o bizden bu ondan"  diyen sahte milliyetçilik naraları atan ve bu ülkenin içinde de gittikçe yalnızlaşan , dış dünyada da hiçbir şahsiyeti olmayan , hiçbir şey başarmayan insanlar topluluğu. 
Zaten toplumun %70'i memur ,%25'i emekli çark zaten" besle beni göreyim seni"  zihniyeti ile devam etmektedir.
Plan ve programlı ilerleme

Oysa çözüm çok basittir. Üreten bir halk , Turizm ve eğitim endüstrilerine kendisini adayan kişilerle yürümektir.  Gerçek vatan hizmeti aşkıyla,  5 yıllık orta vadeli planlar  ve 10 yıllık stratejik  hedeflerle gerçekçi ayakları yere basan  dünya ile kucaklaşan  siyaseti yapmaktan geçmektedir. 
İster kabul edelim ister etmeyelim ,bugün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti devleti ekonomik anlamda iflas etmiştir.
Bu çıkmazdan çıkmanın yolu,  Turizm ve eğitim endüstrilerinin canlanması ve ayağa kalkması ile mümkün olabilir.
Bu iki sektör kamu sektörünün de ekonomik olarak güçlenmesine yardımcı olacak en büyük sektörlerdir. Acilen vatanın kurtulması adına bu iki sektörde devlet ile birlikte çalışacak olan,  plan proje geliştirecek komitelerin kurulması gerekmektedir. Bu  Komiteler, siyasiler ve hükümetler değişse bile en az 10 yıl Bu ülkenin kalkınmasına yardımcı olmak için değişmelidir. 
Bu ülke hepimizin. 

YORUM EKLE
YORUMLAR
murat
murat - 1 yıl Önce

turizm ve eğitimi kendi elimizle yok ediyoruz habire hergün deprem oldu olacak paylaşımı yapan uzmanlar yüzünden kıbrısa turist gelmeyecek...

Aziz Kent
Aziz Kent - 1 yıl Önce

Anlamlı bir makale lütfen herkes vebahusus Hukumet edenler

İsmet Esenyel
İsmet Esenyel @Aziz Kent - 1 yıl Önce

Çok teşekkür ediyorum Aziz Bey. İyi ki varsınız

Magusalı
Magusalı - 1 yıl Önce

Turizm denen olay ile bizdeki tam değişik. Rantcılar ve söylendiğine göre kara paracılardan buradaki ortakları ile bina yapıp yine yabancılara satıyor. Buna turizm denmez. Bu adım adım ülkeyi satmaktır.

Mağusalı
Mağusalı - 1 yıl Önce

Özellikle Afrikalılar buraya eğitim için değil çalışmak veya gayrıyasal işler yapmak için geliyorlar. Gönyeliye gidiniz. Her köşe başında bir bayan duruyor.

Magusalı
Magusalı - 1 yıl Önce

Turizmcilerimize diyecek hiçbir şeyim yoktur. Tebrik ediyorum. Ancak özellikle eğitim sektörümüz denetim altına alınmalı. Gerçek eğitime dönmeli.

Magusalı
Magusalı - 1 yıl Önce

Deprem olacak. Bizim yüksek sesle söylediklerimiz denetimsiz olduğunu tahmin ettiğimiz inşaat sektörüdür. Uzmanlarımızın uyarması bilakis faydalı olmaktadır. Bu insanlar kazıklanmasın ve canlarından olmasınlar.

Magusalı
Magusalı - 1 yıl Önce

Kuzeyde Salamis, güneydeAmatus antik kentleri depremden yıkıldı. Rehberler zaten bunu turistlere anlatıyor. Bizde sağlam yapı yapılırsa depremde yıkılacak korkusu olmaz. Turistler de güvenli yerler hiçbir zaman ürkmez.

SIRADAKİ HABER

banner608

banner473