banner564

Gerisi abesle iştigal

Talat, tek egemenlik konusunun; BM Güvenlik Konseyi kararlarıyla, Gali Fikirleriyle ve Annan Planı ile bağlandığını belirtti

Gerisi abesle iştigal
banner598
 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, TC Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun adaya gelişini iş gezisi olarak nitelendirerek yararlı olduğunu, Türk tarafının Kıbrıs sorununun çözümüne bağlılığını bir kez daha teyit ettiğini belirtti. 
2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat katıldığı bir TV programında çeşitli konuları değerlendirdi.
Yapılan açıklamaya göre, Talat, Anastasiades’in ortak metinle zeminin yeniden düzenleneceği izlenimi yarattığını ve dünyayı ikna ettiğini anlattı. Kasulides’in “Talat olsaydı bu metne ihtiyaç olmayacaktı” gibi bir ifade kullandığının hatırlatılması üzerine Talat, Rum tarafının ne zaman kimi yereceğinin ya da kutsayacağının bilinmediğini söyleyerek, kendi döneminde de kendisi hakkında çok şeyler söylediğini, hatta ‘Denktaşlaştığı’ yönünde suçlamalarda dahi bulunulduğunu hatırlattı.
Talat, egemenlik konusunun değil, ancak uygulamasının tartışılması gerektiği üzerinde durarak boşuna zaman harcandığını, havanda su dövüldüğünü savundu. Tek egemenlik konusunun BM Güvenlik Konseyi kararlarıyla, Gali Fikirleriyle ve Kıbrıs Türk halkının büyük bir çoğunlukla onayladığı Annan Planı’yla bağlandığını anlatan Talat, gerisinin abesle iştigal olduğunu ileri sürdü.

BM’nin kastettiği egemenlik

Uluslararası toplumun tek egemenlik ve tek vatandaşlık üzerinde mutabakatı olduğunu hatırlatan Talat, egemenliğin federasyonlarda iki düzeyde ele alındığını; birincisinin tek uluslararası kimlikle bağlantılı olarak federal düzeydeki -veya dış- egemenlik olduğunu, bunun tek ve bölünmez olarak ifade edilen egemenlik olduğunu; diğerinin ise federe düzeyde ele alındığını ve bunların da birbirinden üstün olmadığını söyledi. Talat, “Önemli olan yetki alanlarıdır. Her düzey kendi yetki alanında üstündür, ancak federal düzeydeki egemenlik bölünmezdir, BM’nin kastettiği bölünmez egemenlik de budur” dedi.

Denktaş ayrı egemenlik istedi

Talat, zamanında Cumhurbaşkanı Denktaş’ın ayrı egemenlik istediğini, bunun üzerine BM’nin, bölünmeyi engellemek amacıyla egemenlik konusunda kararlar aldığını, egemenliğin tek ve bölünmez vurgusunun bu şekilde ortaya çıktığını kaydetti.
Gali Fikirler Dizisi’nde egemenliğin iki toplumdan eşit olarak kaynaklandığına vurgu yapıldığını da hatırlatan Talat, kendisinin bildiği kadar Anastasiades’in buna itirazı olmadığını söyledi.
Bu durumda hiçbir tarafın başını alıp gidemeyeceğini belirten Talat, eğer böyle olursa kaos olacağını ifade etti.

Koşullar değişti

Bugün varılacak bir anlaşmanın 1963’ten çok farklı olacağına dikkat çeken Talat, 60’lı yıllarda iki bölgelilik olmadığını hatırlattı.
Başka bir soru üzerine çapraz oy sayesinde fanatiklerin etkili olamayacaklarını söyleyen Talat, bu çevrelerin de politikalarını gözden geçireceklerini, aksi halde dikiş tutturamayacaklarını kaydetti.

Anastasiades’in sıkıntısı çok

Anastasiadis’in şu anda Piabet izlediği politikalarının sorulması üzerine Talat, Rum liderinin bir sürü sıkıntısı olduğunu kaydetti ve Anastasiadis’in iç siyasette DİKO’ya ihtiyaç duyduğunu, bunun ekonomik nedenlerden kaynaklandığını ve bu yüzden Kıbrıs sorununda dikkatli davranmak durumunda kaldığını belirtti. 

Bırakılan yer...

Eroğlu’nun bırakılan yerden devam edeceğini söylediğini hatırlatan Talat, ancak nasıl devam edileceğinin önemli olduğunu ve aynı hızla, aynı vizyonla devam etmenin önemine değindi. Talat, Eroğlu’nun böyle yapmadığını, örneğin çapraz oy tartışmasının bir yıl sürdüğünü ve halen sonuçlanmış da olmadığını savundu.

“Sezar’ın hakkı sezar’a”

Cumhurbaşkanı Eroğlu’na yönelik son zamanlarda niye temkinli eleştiriler getirdiğinin sorulması üzerine Talat, bunun doğru olduğunu, çünkü ayak sürüyen tarafın Anastasiadis olduğunun görüldüğünü söyledi ve “Sezar’ın hakkı Sezar’a verilmeli” dedi.

TDP dışlanmamalıydı

Öte yandan Davutoğlu’nun gelişi ile verilen yemeğe UBP’nin davet edilirken TDP’nin davet edilmemesini sert bir dille eleştiren Talat, bunun yakışıksız bir davranış olduğunu savundu.
Konunun Türkiye tarafından kaynaklanmadığını söyleyen Talat, bunu fırsat bilerek “Bunu Türkiye yaptırdı” şeklinde yapılan eleştirilerin doğru olmadığını anlattı.
Elektrik zammı ile ilgili değerlendirmelerde de bulunan Talat, bu zamlardan hareketle Türkiye’nin eleştirilmesinin de doğru olmadığını belirtti. Talat, UBP döneminde yükselen petrol fiyatlarının elektrik fiyatına ısrarla yansıtılmamasının nedeninin halkın bıkıp usanıp, özelleştirmeye taraftar hale gelmesi için kışkırtılmak istenmesinden kaynaklandığını savundu.

Yeni hükümet daha başarılı

Hükümetin durumu hakkındaki soruları da yanıtlayan Talat, eski hükümetle yeni hükümeti karşılaştırarak, yeni hükümetin benzer hatalar yapmadığını söyledi ve örneğin Yorgancıoğlu’nun kurultay için hiç istihdam yapmadığını, eleştirilerin doğru olmadığını belirtti.
Elektrik zammının nedenlerinin bilindiğini söyleyen Talat, akaryakıt fiyatlarının da uluslararası borsalara göre ayarlandığını, çünkü ithal edildiğini kaydetti.
Talat, elektrik borçlarını ödemeyenlerden bunların tahsil edilmesinin ve borç faizlerinden kaynaklanan maliyetin düşürülmesinin önemine dikkat çekerek bu konudaki görüşlerini yineledi.

Başkanlık statükoyu değiştirebilir

Talat, Dışişleri Bakanı Özdil Nami’nin Türkiye nezdinde kabul görmesinin çok normal olduğunu, çünkü son günlerde öne çıkan Kıbrıs sorununun Türkiye ile bağlantılarının Nami tarafından başarılı bir şekilde kurulduğunu söyledi.
Başkanlık sistemi konusundaki görüşlerini de yineleyen Talat, başkanlık sisteminin kuvvetler ayrılığını sağlayacağını, kimsenin memnun olmadığı mevcut statükoyu değiştirebileceğini belirtti.

Güncelleme Tarihi: 22 Aralık 2013, 18:18
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner471

banner473