Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği Başkanı Hüseyin Çavuş Kelle, “Tarımı komuta edenler sınıfta kaldı” diyerek, yaşanan sıkıntıların kaynağı olarak hükümeti suçladı.

Yazılı bir açıklama yapan Kelle, “Tarım ile ilgili o kadar sorun var ki hangi konuya değinirsek hükümet edenler sınıfta kalıyor” ifadelerini kulandı.

Tarımın olmazsa olmaz bir sektör olduğunu vurgulayan Kelle, tüm dünya ülkelerinin bu sebeplere bağlı olarak tarım sektörlerini bütçelerinin elverdiği oranda desteklediğini ve buna bağlı olarak da yeni vizyon geliştirerek, yeni tarım politikaları üreterek, sürdürülebilir tarım vizyonu yaratarak tarımı koruma altına aldığını kaydetti.

“Ülkemizde tohumculuğun olmaması ve tohum alma şeklimizin yanlış olması yüzünden her yıl üreticilerimiz büyük zarar görmektedir” diyen Kelle, tüm uyarılara rağmen bu yıl da aynı şekilde alım yapıldığını belirtti.

Ayrıca ülke arazilerinin bir şekilde münavebe yapılarak toprakları zenginleştirmek ve buna bağlı olarak ürün rekoltesini artırmak zorunda olduklarını belirten Kelle, aynı zamanda da alternatif ürünleri KKTC’de de deneyerek uyumlu olanları kullanmak gerektiğini bildirdi.

“Mevcut tarım sigortası geliştirilmelidir”

Kelle, ülke iklim şartlarına bakıldığı zaman üreticilerin risk paylarının çok yüksek olduğunu ifade ederek, şu an mevcut olan tarım sigortasını geliştirerek ve genişleterek üreticilerin daha fazla yanında olmasının sağlanması gerektiğini kaydetti.

Toprak gibi önemli bir konuda ise halen daha bir imar planı bulunmadığını kaydeden Kelle, her geçen gün tarım arazilerinin inşaat sektörüne kaptırıldığını, en verimli topraklara beton karıştırıldığını bildirdi.

Bunun için “Toprak Koruma Yasasının” meclisten geçmesi için çabaladıklarını anlatan Kelle, ülkedeki inşaat sektörünün yatay olarak büyümesinin yanlış olduğunu savundu ve inşaatların dikey olarak büyümesi ve arazi kaybının daha aza indirgenmesi gerektiğini belirtti.

Kelle şöyle devam etti: 

“Ülkemiz üreticisi ambargolar altında ezilirken, dış ülkelere ihracat yapamazken bir de serbest piyasa ekonomisi adı altında kendi ülkemizde bile ürettiklerini satamaz durumdadırlar. Buna örnek patatesi, karpuzu, kavunu, domatesi, et ve süt ürünlerini, makarnayı, bulguru ve unu örnek gösterebiliriz.’’