Melin DOBRAN

Lapta Huzur Evi’nde iki seneden beri yaşayan 49 yaşındaki Ersin Çağlayan, Huzur Evi’nde bir takım sıkıntılar yaşadığını ileri sürdü.

Kalbinin yüzde 72’sinin çalışmadığını ve kalbinde şok makinesi ile yaşadığını ifade eden Çağlayan, kendisine diyet yemeğinin ve ilaçlarının verilmediğini iddia etti. Lapta Huzur Evi Sorumlusu Ayşe Kaya ise Çağlayan’a yemeklerin ve ilaçların düzenli olarak verildiğini söyledi. Çağlayan, yurt dışında tedavi olması için yol ve otel parasını Sosyal Hizmetler Dairesi’nin ödemediğini iddia etti. Merkez sorumlusu Ayşe Kaya ise KKTC İzmir Konsolosluğu’nun otel ücretini, Sosyal Hizmetler Dairesinin ise yol parasını karşıladığını ifade etti.

“Merkezdeki herkes için elimizden geleni yapıyoruz”

Konuyla ilgili olarak görüşünü aldığımız Lapta Huzur Evi Sorumlusu Ayşe Kaya ise şunları söyledi, “Bütün yaşlılara olduğu gibi Ersin Bey için de elimizden gelenin en iyisini yapıyoruz. Bazen sabaha karşı uyuduğunda, sabah onu tansiyon ölçümü için uyandırdığımız zaman bize kızıyor. İlaçlarını ve diyet yemeğini veriyoruz kabul etmiyor. Odasına kimseyi kabul etmiyor. Onu sabahleyin elçiliğe götürmediğimiz için şikâyette bulundu. İşin aslı ise şöyledir, sürekli olarak oksijen alması gereken hastalarımız var. Önceliği onlara veriyoruz. Bu yüzden de merkez aracı oksijen tüpleri için hastaneye gidiyor. Ardından da Ersin beyi istediği yere gönderiyoruz.”

“Acil yardım ücreti çıkartıyoruz”

Çağlayan’ın, “Devlet bize yol harçlığımız vermiyor” iddiasına karşı Ayşe Kaya şunları söyledi, “Elçilik aracılığı ile yurt dışındaki sağlık masrafları karşılanıyor. Sağlık Bakanlığı Kurulu biletlerini öder, KKTC İzmir Konsolosluğu otel ücretini öder ve yol parasını sosyal hizmetler karşılar. 19 Ağustos 2015’te Ersin Bey için 250 lira acil yardım ücreti çıkardık. 31 Ağustos 2016’da 400 lira çıkardık. En son 14 Şubat’ta onun için yine 400 lira çıkardık. Yurt dışındaki son randevusuna gitmediği için o parayı vermedik, bizde duruyor.”

“Maddi imkânım yok”

Ersin Çağlayan konuyla ilgili olarak gazetemize şu açıklamayı yaptı, “Ben iki seneden beridir Lapta Huzur Evi’nde kalıyorum. Eşimden ayrıldım ve üç çocuğum var. Çocuklarımın bir evlidir. Oğlum Nisan’da askere gidecek, kızım ise üniversite son sınıfken maddi sıkıntıdan dolayı kaydını dondurdu ve çalışmaya başladı. Benim 1.100 lira özürlü maaşım var. Bunun 800 lirası bankadaki borca kesiliyor. Benim maddi gücüm olmadığı için yurt dışındaki tedavime zaman zaman gidemiyorum. Sağlık Bakanlığı’ndan sevk kâğıdımızı alıyoruz. Bakanlık bize sadece gidiş-dönüş biletimizi karşılıyor. Orada kalacağım otelin ve yol parasının hiçbir kurum karşılamıyor. Bizim karşılamamız gerektiğini söylediler. Benim maddi gücüm buna yetmez. Orada bazen işimiz uzuyor ve paraya ihtiyacımız oluyor…”