banner564

Torun bakmayacağım!

CTP Başkanlığını bırakmaya hazırlanan Talat, aktif siyasette rol almaya devam edeceğini açıkladı

Torun bakmayacağım!
banner598
Aytuğ TÜRKKAN
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Mehmet Ali Talat, bir grup gazeteci ile parti genel merkezinde sabah kahvaltısında bir araya geldi. 
Son tüzük kurultayında CTP genel başkanlığını bırakacağını açıklayan Talat bu kararını, halkın siyasette yenilenme isteği doğrultusunda aldığını belirtti.
CTP genel başkanlığına aday olmayacağının siyaseti bırakacağı anlamına gelmediğini de ifade eden Talat, “Aktif siyasette olacağım. Bazılarının dediği gibi torun bakmayacağım” dedi.
Talat, CTP’de parti için kan davasının bittiğini ifade ederek, başkanlık için yaptığı görüşmeler sonucunda tek aday konusunda uzlaşı sağlandığını kaydetti. 
İstanbul krizi konusunda Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya destek veren Talat, Güney Kıbrıs’taki seçimlerde ELAM’ın Meclis’e girmesinin kötü bir durum olduğunu söyledi. Talat ELAM’ın kapatılması gerektiğine vurgu yaptı.
Mehmet Ali Talat, geçiş döneminde suyun fiyatının çok yüksek olduğunu söyleyerek, olması gereken rakamın  ton başına 1TL’yi geçmemesi gerektiğini kaydetti. 

“İstanbul’daki olay geçici bir kriz…”
Talat, parti genel merkezinde düzenlediği kahvaltılı basın toplantısında gazetecilerin; Kıbrıs müzakere süreci, CTP’nin yeninde yapılandırılması ve su konusundaki sorularını yanıtladı. 
Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in İstanbul’daki Birleşmiş Milletler Zirvesi’nden kaçışını eleştiren Talat, “Bu geçici bir krizdir. Rum iç politikasına yönelik bir atraksiyondu. Pazar günkü seçim sonuçlarına göre Anastasiadis’in Meclis’te güç kaybı yaşaması sonrası bu durum oldu. Aşırı bir tepkiydi” dedi. 

“Hazmedemediyse katılmazdı… Bu yeterliydi”
“Yemeği hazmedemediyse, sadece yemeğe katılmazdı, olup biterdi. Diğer randevuları iptal etmezdi” diyerek Anastasiadis’in tavrını eleştiren Talat, bu tavrın müzakereleri de olumsuz etkileyeceğini kaydetti. 
“Şimdi ilk buluşmada bu konu konuşulacak, olumlu hava etkilenecek” diyerek sözlerini sürdüren Talat, 2016 yılı içerisinde bir çözüme varılacağı konusunda umutlu olduğunun altını çizdi. 

“Hristofyas da beni engelledi”
 Mehmet Ali Talat kendisi cumhurbaşkanı görevindeyken Birleşmiş Milletlerin bir daveti olduğunu ve bu davette genel sekreter ile görüşeceğini ancak dönemin Rum Lideri Dimitris Hristofyas’ın bu görüşmeyi engellediğini anlattı. Talat, “Hristofyas oradan ayrılana kadar ben Genel Sekreter ile görüşememiştim” diyerek bu tutumların sürece fayda sağlamadığını anlattı. 

“ELAM kapatılmalıdır”
Güney Kıbrıs’taki seçim sonuçlarını da değerlendiren Talat, ELAM’ın meclise girmesinin kötü bir durum yarattığını kaydetti. 
CTP Başkanı, “Bu seçimde asıl üzücü olan ırkçı bir örgütü destekleyen bu kadar çok insanın olmasıdır” diyerek ELAM’ın aldığı oyların önemine vurgu yaptı. 
“ELAM gibi örgütler Kıbrıs sorunu çözüldüğü zaman kapatılmalıdır” diyerek sözlerini sürdüren Talat, şöyle konuştu: “ELAM bana sırf Türk olduğum için saldırdı. Bu çok tehlikeli bir düşünce yapısıdır. Bu gibi inşalar barış sürecini sabote edebilir. Adamlar bana saldırdı, hiç birisi ceza almadı.”

“Evde torun bakmayacağım!
CTP Başkanlığı’na yeniden aday olmayacağını açıklayan Talat, “Ancak aktif siyaseti bırakacak değilim… Birilerinin söylediği gibi evde torun bakmayacağım” diyerek önemli bir mesaj verdi. 
CTP’ye başkan olma sebebini bir kez daha anlatan Talat, “Artık yaralar kabuk bağladı” dedi. Parti içi sorunların dışarıda konuşulmaması konusunda özel hassasiyet gösteren Talat, “Zaman zaman olmakla birlikte artık parti içi sorunlar medyaya yansımıyor” dedi. 
Bakan değişikliklerini MYK’da 10 gün tartıştıklarını ancak isimlerin sızmadığını anlatan Talat, bir başka hedefi olan tüzük değişikliğini de gerçekleştirdiğini söyledi. Talat, “Oysa geçmişte MYK’da tartışmamız henüz bitmeden o konuyla ilgili içeride konuşulanlar  internet sitelerine haber oluyordu” diye konuştu.

Kan davası bitti mi?
“CTP’de kan davası bitti mi yani?” sorusuna Talat, “Evet bitti” diyerek cevap veriyor… 
Büyük bir kesimin başkanlığa bir dönem daha devam etmesini beklediğini söyleyen Talat, “konjonktür değişti” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü, “Halkın siyasete bir güvensizliği var. Bunu görebiliyorum ve aday olmayacağım. Dünya değişiyor, bizler de değişiyoruz ama 20 yıl önce söylediğiniz bir şey yeniden karşınıza çıkıyor. Mesela 15 yıl önce oyum olsa AK Parti’ye verirdim dedim. Ama o dönemki konjonktürdeydi. Yani Kıbrıs politikasında çözümü destekliyordu. Bugün hala bu söylem karşıma çıkıyor. Halk bize yeni yapılanma istediği mesajını veriyor. Devam etsem “CTP ayni minvalde devam ediyor” mesajı verilmiş olacak…”

Başkan kim olacak?
Sizden sonra başkan kim olacak? sorusuna Mehmet Ali Talat kaçamak yanıtlar verse de tüm gazetecilerin ısrarı üzerine, tek aday olacağı konusunda partide bir uzlaşı sağlandığını söyledi.
“Eğer anlaşamamış olsalardı ben yine aday olmayacaktım ama bunu tüzük kurultayından sonra açıklamayacaktım” diyerek sözlerini sürdüren Talat, bu grup dışında eğer herhangi bir üye aday olacaksa da bunu münferit bir adaylık olarak isimlendirdi. Talat, bakan, milletvekili ve Parti Meclisi’nde başkanın tek aday olması konusunda çoğunluklu bir uzlaşı olduğunu da anlattı. 

“Suyun maliyeti tonunda 1 TL’yi geçmez” 
Türkiye’den gelen su konusu ve geçiş sürecinde belirlenen fiyat konusundaki düşüncelerini de açıklayan Talat, 2.30 TL fiyatın çok yüksek olduğunu kaydetti. 
“Biz görüşmeler yaptığımız zaman Türkiye Devlet Su İşleri’nin (DSİ) bize bu suyu geçiş döneminde maliyetine vereceği söylendi. Biz o dönem yaptığımız hesaplarda Türkiye’den buraya gelecek suyun maliyetinin tonunda 1 TL’yi geçmeyeceğini biliyorduk. Yani 48 kuruş elektrik maliyeti var. 4 kuruş gibi de personel. 50 kuruş da DSİ alsa işte 1 TL civarı… 2.30’da nereden çıktı” diyerek eleştirilerde bulundu. 
Talat, özellikle kırsal belediyelerin tahsilat yapamadığını bu fiyatla hiçbir tahsilat yapamayacağını ifade etti. 
Hükümetin kaynaklar yaratarak, kayıp kaçağı önleyecek alt yapı yatırımları ve belediyelerin akıllı sayaca geçmelerinin sağlanması gerektiğine vurgu yapan Talat, bunların yapılmaması durumunda belediyelerin bu fiyatla bu suyu satamayacağını savundu. 

Güncelleme Tarihi: 28 Mayıs 2016, 09:41
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner473