banner564

Derhal istifa edin

Biyologlar Derneği,  binlerce bitki ve hayvanın yanarak can verdiği yangınlarda ülkeyi yönetenlerin “Can kaybı yok” şeklindeki açıklamalarını kınadı:

Derhal istifa edin
banner598

Biyologlar Derneği, ülkede yaşanan yangınların  ‘‘doğal bir felaket’’ değil, doğayı hiçe sayan ve gerekli tedbirleri almayan anlayışın sonucu olduğunu,  binlerce bitki ve hayvanın yanarak can verdiği yangınlarda ülkeyi yönetenlerin ‘‘can kaybı yok’’ şeklindeki açıklamalarının “doğayı dikkate almayan” siyaset anlayışın itirafı olduğunu ileri sürdü. 
Dernek Başkanı Hasan Sarpten yaptığı yazılı açıklamada, aralarında Kıbrıs’ın bin yıllık en eski canlıları anıt zeytin ağaçları da bulunan çok sayıda can kaybı yaşandığını söyleyerek, “Üstelik, bunların telafisi de söz konusu değildir. Buna karşın, yine bakanların ‘‘yaraları saracağız’’ söylemi de içi boş hamasi söylemlerden öte bir şey değildir. 2006 yılından beri yasalarla devletin koruması altında olan anıt zeytin ağaçlarını koruyamayan hükümet yetkililerinin bunların yerine fidan dikerek yaraları saracağını düşünmek olanaksızdır” dedi. 
Yangınla birlikte kül olan anıt ağaçların korunmasından sorumlu olan Turizm ve Çevre Bakanı’nın ise sadece ‘‘üzüldüğünü’’ söyleyerek hiçbir sorumluluk almadığını savunan Sarpten, şöyle devam etti: 
“Sabotajdan  dolayı suçu olanlar kadar, ihmali bulunan yetki sahibi sorumlular da suçludur. En başta da yangına karşı gerekli hazırlıkları yapmayan Tarım Bakanı ve tarihi zeytin ağaçlarını koruyamayan Turizm ve Çevre Bakanı sorumludur. Bir an önce bunu kabul etmeli ve özür dileyerek istifa etmelidirler.”
Aşırı iklim olaylarının gerçekleşme sıkılığında yaşanan artışın “Kıbrıslıların” geleceğini tehdit ettiğine dikkat çeken Sarpten, “Bir ada ülkesi olarak kendi küçük sorunlarımızla boğuşurken bizi bekleyen büyük tehlikeyi kaçıncıdır görmezden gelmekteyiz. Kalkınma adı altında özellikle Annan Planı sonrası dönemde Kıbrıs’ın kuzeyinde doğayı sömürme üzerine kurulu ekonomik faaliyetler ne yazık ki bizleri geri dönüşümü olanaksız bir noktaya getirmiştir. Tüm dünyayı etkileyen iklim değişikliğinin en yıkıcı etkilerinin göründüğü bir coğrafyada bulunan ülkemizde böyle bir sorun yokmuş gibi davranmak felaketlere felaket ekliyor” dedi. 
Yöneticilerin doğayı hiçe sayarak aldığı kararların bedelinin hep birlikte ödendiğini ileri süren Sarpten, şöyle devam etti: 
“İklim olaylarındaki değişikliği dikkate almayan ve ekolojik kaygılar taşımayan alışıldık yönetim anlayışları artık son bulmalıdır. Eğer gerekli adımlar atılmazsa, kışları seller ve yazları yangınlar artarak devam edecektir. Bu durum karşısında da toplum olarak aciz kalmamız kaçınılmaz olacaktır. 
Sıcakların bir anda aşırı artmasıyla birlikte ülkenin dört bir yanında son üç günde meydana gelen yangınların yarattığı tahribat bunun en basit göstergesidir.” 
Bakanların ‘‘yaraları saracağız’’ söyleminin de içi boş hamasi söylemlerden öte bir şey olmadığını savunan Sarpten, “2006 yılından beri yasalarla devletin koruması altında olan anıt zeytin ağaçlarını koruyamayan hükümet yetkililerinin, bunların yerine fidan dikerek yaraları saracağını düşünmek olanaksızdır”  dedi.  


“Milyonlarca canlıyı yok ettik”
Öte yandan Doğayı ve Canlıyı Koruma Derneği, geçen günkü orman yangınıyla ilgili açıklama yaparak, “doğayı, bitkileri ve milyonlarca canlıyı yok ettik” dedi.
Doğayı ve Canlıyı Koruma Derneği’nin yazılı açıklamasında, özetle şunlar kaydedildi:
“Dünyada bütün insanları eve kapanmasına sebep olan corona virüs, insan dışındaki bütün canlıların özgürleşmesine, nefes almasına sebep olmuştu. Ne hikmet ki ders almadığımız ,sokağa çıkma yasakları esnetildikçe daha iyi anlaşılmaya başladı. Son iki ayda kazalar yangınlar hava kirliliği hiç yokken insanların tekrar sokağa inmesiyle hemen kazalar ve hava kirliliği inanılmaz bir şekilde olağanüstü yangınlar, içlerimizi yaktı, canlılar yandı yok oldu. 
Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi ormanlarımızın geleceğini tehlikeye sokan etkenlerin başında şüphesiz yangınlar geliyor.
Ormanlar, orman yangınlarına yabancı değildir, doğal olarak da yıldırım vb. çok farklı nedenlerle yangın çıkabiliyor. Dolayısıyla insanlar olmasa da ormanlarda yangın olacaktır. Ancak insan faktörü yangın sayısını artırıyor. İşte bu durumda yangınları önleme ve zararlarını azaltmak hususunda modern ve profesyonel ormancılık anlayışı devreye girmelidir. Yani idarenin bir takım tedbirler alması gerekiyor. Orman yangınlarının önlenmesi için; koruyucu tedbirler ve önleyici tedbirler alınması şarttır.
Unutmayalım ki insanlığın, insanların yaşaması için diğer canlıların, bitkilerin, böceklerin, kedi ve köpeklerin, ve sairlerin yaşaması ekolojik denge için şarttır.”
 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner471

banner473