banner564

Turizmde polyannacılık, gerçekler ve yarınlarımız

İsmet ESENYEL - yorum

Turizmde polyannacılık, gerçekler ve yarınlarımız
banner598

İnsanın aklı yerinden çıkıyor sanki.
Gördüğünüz fotoğraf doğduğum köy Piskobu'da Kurium Antik şehrindeki Apoollon Tapınağı. Piskobu Limasol’un en güzel köyü tartışmasız… Neden mi? İngiliz üsleri ve Happy Valley vesilesiyle kazanılmış üst sınıf bir medeniyet, ekonomi açısından bolluk içerisinde olan Fasur Çiftlikleri, Orhan Hasan Kahya'nın binlerce yeşil ve verimli toprakları, gelişen turistik bölgeler, Piskobu Körfezi ve tabii ki Apollon Tapınağı’nın olduğu yer Kurium. Hani bilmeyenler olabilir Kıbrıs haritasının en dip noktası. İngiliz’in meşhur Ağrotur üslerinin, uçakların savaş zamanları indiği, kalktığı yer. Buraya kadar her şey güzel de, ben galiba hala daha Turizm Antik Çağ Romalı devrinde yaşıyorum. Neden mi? Bazen neredeyim bana beynim oyun oynuyor.
Hani ülkemize dair siyasette algı yönetimi o kadar çok yanlış yapılıyor ki, insanlar gerçekten de kendi ayarları ile oynandığını hissediyor. Bir virüs var sanki bu kesinlikle Covid-19 değil sizi karıştırıyor. Ancak virüsü yenenler algıları bu kişilere karşı kullanmaya başladı. Şimdi dün medyamızda manşetler ve satır arasında yazanlara bir bakalım.
"Ekonomimiz KKTC’de hızla ilerliyor, büyüyor, çağdaş ülkeler seviyesini yakaladık, Turizmde rezervasyonlar patladı, kendi ayaklarımız üzerinde duran birkaç ülkeden biriyiz, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde refah seviyesi çok yüksek bir halk var", vs. vs.
Allahım aklıma mukayyit ol, ben nerede yaşıyorum, beni koru yarabbim. Ben neredeyim, neresi bu topraklar? Piskobu’da mıyım? Rüya mı görüyorum? Gerçekten de yıllardır bir kâbus mu vardı hayatımda bilmediğim? Kafamın içini kemiren bir sürü gelgitler.

Tufan Erhürman beni rüyadan uyandırdı

Çok şükür Tufan Başkanın yaptığı açıklamalar ile rüyada olmadığımı anladım ve kendime geldim. Ne demiş Başkan?
"Ülkelerin pandemi sonrası süreç için bir çıkış stratejisi hazırladığını ancak Kıbrıs’ın kuzeyinde bunun yapılmadığını ifade etti. Plansız yaşama ve siyasi istikrarsızlığa karşı uzun vadeli kalkınma planlarını gündeme getirdiklerini aktaran Erhürman, “2019’da 969 milyon Dolar olan turizm gelirini önümüzdeki beş yılda nerden nereye taşımayı planlıyoruz? Rakamsal olarak ülkeye gelen turist sayısını nerden nereye taşımayı planlıyoruz? Buraya gelecek turist hedef kitlemiz nerelerdendir ve bunların sayısını nerelerden nerelere çıkarmayı planlıyoruz? Bunları yapmak için nasıl bir tanıtım kampanyasını beş yıla yayarak organize edeceğiz? Bunlar eylem planın içerisinde yer alsın ama bu eylem CTP’nin ya da başka bir partinin eylem planı olmasın. Bu planlar Meclis’ten geçsin çünkü Anayasa’da ve yasada yeri var. Meclis’ten geçirelim ve eylem planı ekonomik, sosyal, kültürel kalkınmanın beş yıllık anayasası olsun; hükümetler değişse dahi her gelen hükümet ona uymak zorunda olsun” dedi.

Çok şükürler olsun Allahım, aklımı yitirmiyorum, aynı düşüncelerde olduğum sözler söylenmeye başlandı; okuyorum, görüyorum, Kurium'da değil de galiba Girne'deyim.
Anladığım kadarı ile Polyannacılık oynanıyor, algı yaratılmaya çalışılıyordu ve gerçek dünyaya dönüş yaptım yani Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne.

Tufan Başkan ve Heyeti Kıbrıs Türk Otelciler Birliği'ne yaptıkları ziyarette,
"Turizmin bir kültür meselesi olduğunun ve herkesin buranın turizm adası olduğu fikrine sahip olması gerektiğinin altını çizdi ana muhalefet, sektöre ilişkin doğru adımların atılması halinde toplumun tüm kesimlerinin bu sektörden faydalanabileceğini anlattı. Bu ülkenin nasıl en doğru şekilde tanıtılacağını en iyi Kıbrıslı Türklerin bildiğini dile getiren Erhürman, bu yöndeki fikirlerin tüm paydaşlarla paylaşılması ve Kıbrıs Türk turizm ürününün hep birlikte hazırlanması gerektiğini kaydetti."

Sektör kan ağlıyor 2022’yi kurtarın

Uzun lafın kısası, uzun bir müddet bir ikilem içinde olduğumu söylemeliyim. Kendi gözlerim başka görüyor, Turizm sektöründe bana gelen bilgiler başka olduğu için aklım başka çalışıyor, siyaset başka söylüyordu.
Neyse ki en sonunda Şubat 2021'den beri söylediklerim doğru imiş ve bu yılın özellikle, ne yazık ki istikrarlı ve hızlı bir aşılama programımız olmadığı için bu yılı turizm anlamında kaybettiğimizi ve gelecek yıla, yıllara hazırlanmamız için kolları sıvamamız gerektiğini belirtmeliyim.
Tufan başkanın söylediklerini tamamlamak anlamında da tarihe ve bu makaleye not düşelim.
1- Turizm siyasetinin hükümetler tarafından en az beş yıla yayılan eylem planları ile desteklenen özerk "Turizm Tanıtma, Pazarlama ve Yatırım Ajansı"nın kurulması
2- Altı bölgeye yayılacak olan ve etkin hale getirilerek, sözde değil, faal turizm ofislerinin kurulması.
3- Bu turizm ofislerinin alternatif turizm modellerinin çoğaltılmasına ve turizm ürünün geliştirilmesine yardımcı olacak hamlelerin yaratılmasına imkân sağlayacak faaliyetleri ve olanakların sağlanması.
Örneğin, Akdeniz köyünde kite - rüzgâr sörfü, Karpaz'da eko agro turizm, Mağusa'da Shakespeare'in Othello'sunun marka haline gelmesi, Lefkoşa'ya Kültür Turizmi, Lefke'nin inanç turizmi kapsamında marka olması ilk aklıma gelenler. Ayrıca Kayalar köyü veya Balalan sahillerine Eğlence Turizmi. (Gençlerin kamplar kuracağı, karavan alanları ve clubların oluşturulacağı yerler).
4- Dahası mı Bafra Turizm yatırım alanının tamamlanarak ayrı bir destinasyon olarak pazarlanması.
5-Turizm ofisleri ile müşterek çalışacak olan ve ayrıca üreticiyi turizm sektörüne yöneltecek, üretimi ve istihdamı yaratacak olan bölgesel Turizm Kooperatiflerinin oluşturularak Yerel Üretim - Yerel İstihdam felsefesinin yerleşmesi

6- Süratle Eğitimde Turizm liselerini çoğaltarak Kıbrıs Turizm kültürünü bilen eğitimli nesillerin sektöre kazandırılması ve Üniversite seviyesinde Turizm, Otelcilik, Gastronomi ve Mutfak sanatları okuyacak olanların Eğitim Bakanlığınca destekleme projesinin hayata geçmesi. Turizm bilincinin öyle dokuzuncu sınıflara sadece çevre dersi değil daha birinci sınıflarda Turizm algısını geliştirecek ülkeyi tanıtacak derslerin konulması.
7- Maraş için Uluslararası Hukuk çerçevesinde çözüm bularak mal sahiplerinin dönüşlerin sağlanması ve Kuzey Kıbrıs İdaresi altında yaşayacak olanların dönüşünün hızlandırması.
8- Maraş’ın uluslararası platformda zamanın 74 öncesi dondurularak retro bir şekilde dizayn edilmesi ve bir Küba gibi pazarlanması. (O dönem mimari, iç mimari, vintage malzeme, arabalar, oturma grupları vs. tamamı ile 60’lı ve 70’li yıllara dönülecek Upper scale - Niche üst sınıf bir kitlenin gelmesine ve tatil yapmasına imkân sağlayacak unsurların yaratılması.
Benim listem 22 tane. Ama en önemlileri burada. Ülkemin menfaati doğrultusunda yazdım. Hepsini yazmayım kopya çekmesinler diye.
Bunların gerçekleşmesi şimdiki Turizm ve Çevre Bakanlığı teşkilat yapısı ile hayat bulmaz, bulamaz imkânı yok yani… Oradaki tecrübelerim ışığında söylüyorum. Yeniden yapılanma şart. Kurulan yapı seksenlerde kaldı eskidi, çürüdü… Zamanını turizm geleceğine ayıracak, kafası, beyini turizme çalışan, siyaset yapmayan bir yapının oluşması gerekli. Kısacası süratle turizmi siyasetten arındırmak şart bu ülkede.
Bu yazdıklarımın bir gün hayat bulacağı siyasi ve ekonomik ortamları görmemiz dileklerimle…
Turizm Hayattır. 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner473