banner564

‘Diyaloğa hazır değiller’

Rumların Annan Planı'nı reddetmesine rağmen AB'ye üye yapıldığını vurgulayan Çavuşoğlu, Doğu Akdeniz’de yaşanan gerilimin Yunanistan’dan kaynaklandığını belirtti

‘Diyaloğa hazır değiller’
banner598

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Doğu Akdeniz'de Yunanistan'la yaşanan gerilime ilişkin,  "Tek taraflı adımlar KKTC'nin haklarını ihlal ediyor. Almanya diplomasiye bir şans vermemizi istedi. Diyaloğa hazır olmadıklarını gösterdiler" açıklamasını yaptı. Avrupa Birliği'ne çağrıda bulunan Çavuşoğlu, "Biz AB'nin aklıselim ve rasyonellik eksenine oturmasını istiyoruz. Bizim kendi egemenlik haklarımızın karşısında caydırıcı adımlar atmasını istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Avrupa Parlamentosu Dış İlişkiler Komisyonu'nda Doğu Akdeniz gerilimine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Kıbrıs Rum yönetiminin yakın zamanda Türkiye ve Lübnan'ın haklarını göz ardı ederek İsrail ile bir anlaşma içerisine girdiğini belirten Çavuşoğlu, "2004 yılında Yunanistan lisanslama alanlarını açıklamaya başladı. Bu Libya'nın da haklarını ihlal etme anlamına geliyor." dedi.
Çavuşoğlu, "Bölgedeki kıyısı en fazla olan ülke ise bunun dışında tuttular. Yani Türkiye'yi, bizim ülkemizi. Kıbrıs Rum yönetimi, BM'nin Annan Planı'nı reddetmesine rağmen AB'ye üye yapıldı. Maksimalist amaçlarının peşinde gittiler. Lütfen haritalara bakın. Sevila haritası ortaya kondu. Bu haritaya göre Türkiye'nin herhangi bir hakkı yok. Bizim diyalog çağrılarımıza rağmen 2011 ve 2012 yılında KKTC, BM'nin de desteğiyle hak paylaşımıyla ilgili müzakere talebinde bulundu.

"Yunan tarafı bizimle diyalog içerisine girmek istemedi"
Biz de buna destek verdik, hakkaniyet paylaşımına destek verdik. Yunanistan da yeni hükûmetin kurulmasıyla ilgili deniz sınırlarımızla ilgili adım atmaya çalıştık. Kıbrıslı Rumların tutumuyla ilgili bu maalesef gerçekleşemedi. Sayın Erdoğan, Miçotakis'le Londra'da bir araya geldi ama Yunan tarafı bizimle diyalog içerisine girmek istemedi. Hep bundan kaçtı." ifadelerini kullandı.
Başta Merkel olmak üzere Almanya ve AB temsilcilerinin  'diplomasiye son bir şans verin' çağrısında bulunduğunu belirten Çavuşoğlu, "Biz 21 Temmuz'da faaliyetlerimizi askıya aldık, aslında kamuoyundan sert bir tepki aldık, siyasi riske girmiş olduk.

AB ülkeleri bilmiyor
Neticede biz ordularımız arasında güven arttırıcı önlemler alabilmek, tansiyonu düşürebilmek için bir karar aldık. Ortak bir beyanat da verecektik 7 Ağustos'ta. Ortak beyanatın verilmesinden kısa bir süre önce maalesef Yunanistan, Mısır'la yapılan anlaşmayı onayladı, bizimle bir anlaşmaya girme konusunda geri adım attı. Dolayısıyla Yunanistan Türkiye ile diyaloğa girmeye hazır değildir. Yunanistan'ın bu provokatif adımlarını esasen Avrupa Birliği ülkeleri de bilmiyor. Malta'da Sayın Merkel'in danışmanları bunları öğrendiklerinde hayal kırıklığına uğradılar." dedi. 

Koşullarımızda ısrar ediyoruz
Yunanistan'ın Türkiye'nin araştırma gemilerini taciz ettiğini söyleyen Bakan Çavuşoğlu, "Kıta sahanlığını 12 mile çıkarmak istedik ve Batı Trakya'daki azınlığa baskıları arttırdılar. Bu insanlar masum insanlar. Ben Yunanistan Dışişleri Bakanı ile bir araya gelmeyi kabul ettim ama maalesef Yunan tarafı kabul etmedi. Dolayısıyla biz hiçbir önkoşul olmadan diyaloğa hazırız. Yunanistan inat ediyorsa biz de o zaman kendi koşullarımızda ısrar ediyoruz. Türkiye'nin pozisyonu uluslararası hukuki kurumların aldığı kararlara ve uluslararası hukuka uygundur. İki ülkenin deniz sınırının geçtiği orta çizginin yanlış tarafında kalan adalar bu noktada kesinlikle bir kerteriz olarak alınamaz. Ülkelerin deniz yetki alanlarıyla alakalı da kesinlikle bir anlaşmanın yapılması gerekmektedir." dedi.

AB'nin caydırıcı adımlar atmasını istiyoruz
AB'ye çağrıda bulunan Çavuşoğlu, "Bölgemizin ortak çalışmalarına, çabalara ihtiyacı var. Biz AB'nin aklıselim ve rasyonellik eksenine oturmasını istiyoruz. Bizim kendi egemenlik haklarımızın karşısında AB'nin caydırıcı adımlar atmasını istiyoruz. Biz Yunanistan ve AB ile daha iyi ilişkiler için koşulsuz diyaloğa hazırız. AB ile Türkiye arasında 18 Mart açıklamasını da biz destekliyoruz. Türkiye bu noktada bölgesel ve güvenlik için çok önemlidir. Akdeniz'in doğusundaki hidrokarbon yatakları bu işbirliği için bir temel olabilir. Türkiye olarak biz buna hazırız, çok teşekkür ediyorum." ifadelerini kullandı. 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner471

banner474