banner564

En kötüsü şiddet

Siyasi partilerin Lefkoşa bölgesi Kadın Kolları Başkanları, ülkenin önemli sorunlarını Diyalog’a anlattı

En kötüsü şiddet
banner598

 Çiğdem Aydın-Pelin Yükselay

   Kuzey Kıbrıs’ta özellikle son yıllarda meydana gelen şiddet olayları ve cinayetler, gündemin ilk sırasına yerleşti. Özellikle kadınlara yönelik şiddet karşısında yükselen tepkilere, siyasi partilerin kadın kolları da katıldı. Diyalog’a konuşan başkanlar, eğitimin yanı sıra daha caydırıcı cezalar gelmesini istedi.
   UBP Lefkoşa kadın Kolları Başkanı Nükte Olgun “En büyük sorunumuz kadına ve çocuklara yönelik şiddettir” dedi.  TDP’den İsmet Cabacaba, çözümsüzlüğün yarattığı sıkıntılardan söz etti. DP’den Samiye Beyoğlu Kilim, ekonominin düzelmesi halinde şiddetin azalacağını belirtti. YDP’den Nurcan Çiftçi, şiddetin yanı sıra uyuşturucunun artmasına dikkat çekti. CTP’den Çiçek Göçkün Bayramoğlu “En büyük sorunumuz çözümsüzlüktür” derken,  HP’den Ayşe Onar artan şiddet olaylarına karşı önlemlerin artırılmasını önerdi.
   İşte görüşler:

*********
Nükte Olgun (UBP Kadın Kolları Başkanı):
Bu ülkenin çok fazla sorunu var. Ülkemiz küçük ama sorunlarımız oldukça büyük. En büyük problemlerimizden biri şiddettir. Kadına, çocuğa yönelik şiddet aldı başını gidiyor. Ayrıca uyuşturucu problemi gençler için sosyal alanalar yoktur. Bunların elbette bir çözümü vardır, özellikle şiddet olaylarının. Bir kere ceza yasamıza ciddi, daha da caydırıcı cezalar uygulanmalıdır. Polis daha fazla denetim yapmalıdır, daha fazla sokakta olmalıdır. Kadın koruma bir de çocuk koruma programları geliştirilmeli, ayrı bütçeler oluşturulmalıdır. Böylece süreç içerisinde bu sorunlar minimize edilebilir. 

İsmet Cabacaba (TDP Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Başkanı):
En büyük problemlerimizden biri ülkemizde, adamızda bir çözüm olmamasıdır. Bunun dışında Türkiye’ye bağımlı bir ekonomimiz vardır ve ne yazık ki şiddet toplumun her kesimine yayılmıştır. Özellikle kadın erkek eşitliği noktasında ciddi bir bilinçlendirme gerekmektedir. Eğitim aileden başlar, erkek çocuklarına ayrıcalıklıymış gibi davranılıyor ve öyle yetiştiriliyor. Bu büyük bir yanlıştır. Çocuklarımızı erkek ya da ya kız olarak değil, önce insan olarak yetiştirmeliyiz ki bu her yönüyle toplumsal yaşama yansısın. Erkek kendini fiziksel olarak ayrıcalıklı ve güçlü görür ve bir noktadan sonra tabi bunu herkes için söylemiyorum, gider ve bir kadını hegemonyası altına almaya kalkar. Sonra da kadını öldürür. Bunları önleyebilmenin en iyi yolu aile bilinci ve aile içinde alınacak eğitimdir. Ekonomik konuya gelince, başta Kıbrıs sorununun çözümü ile birçok sıkıntının çözüleceğine inanıyorum.

Samiye Beyoğlu Kilim (DP Kadın Kolları Başkanı):

Ülkemizde çok sorun var. Ama en büyük sorunumuz ekonomidir. Ekonominin bir şekilde rahatlatılması lazım… Ekonomi rahatlarsa birçok adli olayında yaşanmayacağını düşünürüm. Örneğin hırsızlık, bir takım şiddet gibi... Yani bir ülkenin refah düzeyi yüksek olursa insanlar suç işlemeye meyilli olmaz diye inanıyorum. Örneğin ben mobilyacıyım, yüzde 60 gümrük öderim bir ürüne, onu satana kadar pahalılaşır, maliyetler yüksek. Yani çözüm kapsamında gümrükler, fonlar, düşürülürse, özellikle gıda da insanların maaşları yüksek olmasa bile, piyasa fiyatları düşükse belli bir refah düzeyine ulaşabilirler. Bu da ülke içerisinde yaşanan birçok sorunun reçetesi olur.


Nurcan Çiftçi (YDP Kadın Kolları Başkanı):
Küçük bir ülke olduğumuzdan dolayı uyuşturucunun çok yaygın olduğunu görüyorum. Bana göre en büyük sorunlarımızdan biri de odur. Şiddet olayları son dönemlerde çok artmıştır. Tabi ekonomik sorunlarımız da var. Ben ceza gibi şeylerin çözüm olduğunu düşünmüyorum. Daha çok eğitimle çözülebileceğini düşünüyorum. Bir de ekonomik sıkıntılarda pek tabi ki herkesin bilinçli harcama yapması gerekiyor. Bir takım sorunlar daha kolay aşılır. 

Çiçek Göçkün Bayramoğlu (CTP/ MYK Üyesi):
En büyük sorun benim için Kıbrıs sorunudur. Birçok problemimizin Kıbrıs sorunuyla birlikte çözümlenebileceğine en azından bir yol çizebileceğimize inanıyorum. Bunun dışında sosyal ve ekonomik ciddi sorunlarımız var. Şiddet olayları örneğin son dönemlerde çok fazla görünür oldu. Bu iyi bir şey. En azından gizlenmiyor. Fakat gizlenmemesi bir çözümü getirmiyor. Bu konuda öncelikle Polisin daha proaktif olması gerektiğini düşünürüm. Yani şiddet meydana geldikten sonra değil, olası bir şiddet eğiliminin ihbarı halinde harekete geçip şiddetin fiiliyata geçmesini önlemesi gerekir. Bununla birlikte sığınma evleri yapılmalı, devlet üzerine düşen tüm görevleri eksiksiz yerine getirmelidir. Kıbrıs konusuyla ilgili zaten muhatapları ve çözmekle halkın görevlendirdiği kişi ve kişiler bellidir. Dolayısıyla bizim de zaten CTP olarak dilediğimiz ve istediğimiz çözüm şekli ortadadır. O yüzden o konuyla ilgili çok da fazla bir şey söylemeye gerek yok sanırım.”

Ayşe Onar (Halkın Partisi TOCED Komite Başkanı)  
Şu anda ülkemizde en büyük sorunun hırsızlık, şiddet, cinayet ve benzeri huzur bozucu olaylar olduğunu düşünmekteyim. Bu gibi olayların tamamen önlenmesi mümkün olamasa da, uzun vadeli olarak eğitim sisteminin bu sorunları önlemeye yönelik şekillendirilmesi ile ayrıca kısa vadede de polis güçlerinin daha etkin kontrol ve işleyişiyle kısmen de olsa önlenebileceğine inanıyorum. Dolayısıyla Kentsel Güvenlik Sistemlerinin (mobese kameraları) hayata geçecek olması çok önemli bir gelişmedir. EK olarak yakın geçmişte İçişleri Bakanlığı’nın muhaceret ile ilgili aldığı önlemler ve uygulanmaya başlanan öğrenci izinleri de bu bağlamda olumlu gelişmelerdir.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner473