banner564

Halk Konseyi bilgilendirildi

Cumhurbaşkanlığı’ndaki toplantıya 60’a yakın, kurum, kuruluş, sendika ve sivil toplum örgütünün temsilcileri katıldı

Halk Konseyi  bilgilendirildi
banner598
 KKTC Cumhurbaşkanlığı tarafından dün 6’ncı Halk Konseyi toplantısı düzenlendi.
Sayıştay Başkanlığı salonundaki toplantıya 60’a yakın, kurum, kuruluş, sendika ve sivil toplum örgütünün temsilcileri katıldı.
Sadece bir kısmı basına açık gerçekleşen toplantıda Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’na, Müsteşarı Hasan Güngör ile Özel Temsilcisi ve Sözcüsü Osman Ertuğ eşlik etti.
Eroğlu burada yaptığı konuşmada Kıbrıs sorununda gelinen son noktayı değerlendirerek müzakerelerde çok kritik bir safhaya gelindiğini söyledi, “Bu kritik aşamada bir araya gelmemizin elzem olduğunu düşünerek sizleri Halk Konseyini toplantısına çağırdım” dedi.

“Rumlar tüm planlar reddetti”

Kıbrıs sorunun 50 yılını doldurduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, bugüne kadar birçok Birleşmiş Milletler (BM) planı hazırlandığını ancak Rum tarafının tüm bu planları reddettiğini anımsattı, “Gelinen noktada bu soruna müzakere yoluyla çözüm bulma çabalarımız hala devam etmektedir” dedi.
Müzakere masasında iki kesimli, iki toplumlu, siyasi eşitliğe dayalı federasyonu görüştüklerini ifade eden Eroğlu, şunları ekledi:
“Kurulacak ortaklık devleti tabi ki 50 yıldır yaşadıklarımızı bize bir kez daha yaşatmayacak bir ortaklık devleti olacaktır. 

Ortaklık şartları...

Bu nedenle, ortaklık devletinin bir kez daha Rumların Kıbrıs Türk halkı üzerinde egemenlik iddia etmesine, devleti gasp etmesine ve bizleri tahakküm altına almasına yol açmaması için gerekli güvencelerin yer almasına yaşamsal önem vermekteyiz.”
Kıbrıs Türk tarafının müzakerelerdeki ana hedeflerine işaret eden Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs Türk halkının Rum yönetimi altında değil, kendi bölgesinde, idaresinde, huzur ve güven içerisinde özgürce yaşayacağı bir ortaklık yaratmak istediğini vurguladı. 

“Hedefimiz ayrılık değildir”

Olası bir anlaşmanın, Anavatan Türkiye’nin Londra ve Zürih Anlaşmaları ile Garanti ve İttifak Antlaşmalarından kaynaklanan hak ve çıkarlarını güvence altına almasını esas alacağını kaydeden Eroğlu Restbet şöyle devam etti:
“Bu ortaklık devletini kurabilirsek tabii ki hedefimiz ayrılık değildir ancak Rum tarafı bizi asılsız bir şekilde bununla suçlamaya çalışmaktadır. 
Biz masada neyi görüştüğümüzü çok iyi biliyoruz. Tanınmışlığı ve AB üyeliğini haksız ve tek yanlı bir şekilde kullanan Rum tarafının bir anlaşmaya ihtiyacı yoktur. 
Rumların masada bulunmasının tek nedeni kendilerini dünyaya kaçan taraf değilmiş gibi göstermek, aynı zamanda da Kıbrıs Türk tarafı olarak bizi statükoya mahkum etmektir.

45 yıl doldu

Rumlar masadan kaçmakla suçlanmamak için de ayak sürüme politikasını yeğleyerek müzakerelerin devam ettiği izlenimi vermektedir. Bu, Kıbrıslı Türklerin önündeki en önemli engellerden biridir. 
Kendi haklarımızı almak için görüştüğümüz taraflar bize uygulanan ambargoların kalkmasını talep ettiğimizde bize müzakerelerin devam ettiği ve bir çözümle tüm bu ambargoların kalkacağı söyleniyor. 
Ancak Kıbrıs sorunu müzakerelerin 45 yılını çözümsüz olarak doldurmuştur.”

“Bazı çevrelerin düşüncesi doğru değil...”

“Bizim içimizde anlaşmaya mecburuz dendikçe, Rumlar da Annan Planı’ndan daha fazla tavizleri nasıl alabileceklerini düşünüyorlar” diyen Eroğlu, “Kendi içimizdeki tüm sorunların Kıbrıs sorunundan kaynaklandığı bazı çevrelerce dillendirilmektedir. Bu düşünce doğru değildir” ifadesine yer verdi.

“Her şeyi çözüme bağlamak yanlış”

Bugün birçok bağımsız BM üyesi devletin KKTC’de yaşananlardan çok daha önemli sorunlarla karşılaştığını ifade eden Eroğlu, “Her şeyi çözüme bağlamak çok yanlıştır ve bu Kıbrıs Rum tarafına masaya gelmeden ellerini güçlendiriyor” dedi.
“İçimizdeki sorunlarımızı, sıkıntılarımızı gidermek ve sistemimizde yaşanan tıkanıklıkları açmak büyük ölçüde bizim elimizdedir” şeklinde konuşan Eroğlu, sadece Kıbrıs sorununun çözümüne bel bağlamanın doğru olmadığını söyledi.

Şehitleri rahmetle andı

Eroğlu, konuşmasında 21 Aralığın Kanlı Noel’in 50’nci yılı olduğunu anımsatarak, “Bu anlamlı günde, varoluş mücadelemizde canlarını feda eden şehitlerimize, gazilerimize, şehit ve kayıp yakınlarına ve kahraman Mücahitlerimize ne kadar teşekkür etsek azdır” dedi, şehitleri rahmetle andı.
Herkesin o günlerde verilen onurlu varoluş mücadelesinin bir parçası olduğunu ifade eden Eroğlu, mücadelenin halen devam ettiğini söyledi, “Sadece kurallar, koşullar ve bazı aktörler değişti. Ama oyun aynı oyun” ifadesine yer verdi. 

Güncelleme Tarihi: 22 Aralık 2013, 18:16
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner473