Aytuğ TÜRKKAN
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) eski Milletvekili Birikim Özgür, ilahiyat koleji ve beraberinde getirdiği tartışmalarla ile ilgili görüşlerini söyledi. Özgür, dini konularda, “Herkes herkese saygı göstermelidir” dedi.
Birikim Özgür, tercihlere saygı duyulması gerektiğini vurgularken, dayatmalara ise karşı olduğunu ifade etti.
Özgür, “Kimse Kıbrıs Türk halkına ‘Daha Müslüman olmalısın’ dememelidir. Kültürel dayatmayı toplumumuz kaldıracak durumda değildir” şeklinde konuştu.
Özgür, kısa süre önce yaşamını yitiren AKEL lideri Dimitris Hristofyas’ın cenazesinde bir saat ilahi dinlediğini ifade ederek, “Biz bunu yadırgamadık. Dini konuları yadırgamamak lazım… Kim ne ile mutluysa onu yapmalı” dedi.
Bir saat ilahi dinledik
Diyalog TV’de Güne Merhaba programına katılan Özgür, Türkiye ile imzalanan protokolle beraber ilahiyat koleji ve dini konuların gündeme geldiğini belirterek, karşıt görüşlerin birbirine saygı göstermesi gerektiğini söyledi. “Dini konuları yadırgamamak lazım” diyen Özgür, bir örnek vererek, görüşlerini söyledi.
Özgür şunları anlattı:
“Güneyde Komünist parti AKEL lideri Dimitris Hristofyas’ın cenazesinde bir saat ilahiyat dinledik, yadırgamadık.
Biz laik tarafı esas aldık toplumda her zaman ama dini konuları da yadırgamamak lazım.
Din olgusunu benimseyenlere de saygılıyız, ama bizim özgürlüğümüze dokunursa toplum olarak bu noktada hassasız.
Kim ne ile mutluysa o nu yapmalı 5 vakit namaz kılınıyorsa bir kişi kılsın, eğitimini de alsın ama toplumun huzurunu da bozmasın.”
Ankara’da Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ) öğrenim gördüğü yıllarda yaşadığı bir olayı da anlatan Özgür, şöyle devam etti:
“Bir gün ODTÜ’de Cuma namazına gittim ve hocayı dinledim. Toplumdaki olayları, duyarlılık konularını anlatıyordu. Saygı ve hoşgörü konusuyla ilgili konuşuyordu, etkilenmiştim. Sanki hoca sosyalist biriydi.”
Dayatmaya karşıyız
Birikim Özgür, tercihlere saygı duyulması gerektiğini vurgularken, dayatmalara karşı olduğunu ifade etti.
Özgür şunları kaydetti:
“Türkiye ve KKTC eğitim bakanlıkları arasında imzalanan mutabakat zaptı aslında bir beklentidir. Kıbrıs Türk toplumuna kimse ‘Daha Müslüman olmalısın’ dememelidir. Türkiye bu konuda hassas davranmalı. Ülke olarak birçok sorunumuz vardır. Kültürel dayatmayı toplumumuz kaldıracak durumda değildir. Hal böyleyken, ‘Türkiye’nin din konusunda istekleri var, bu protokolü de imzaladık, para da geliyor derseniz’ siz topluma zarar verirsiniz. Biz anayasamızı esas almalıyız, müdahale gibi algılanacak bu mutabakat zaptı sadece işimizi zorlaştırır.”