banner564

‘Acı bir gerçek’

Ekim ayına kadar aniden ölen 40 kişiden 30’u kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi

‘Acı bir gerçek’
banner598

Kuzey Kıbrıs’ta her yıl binlerce kişi kalple ilgili şikâyetlerle hastaneye başvururken, son 10 ayda aniden ölen 40 kişiden 30’u kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi.
Ayrıca bu yılın ekim ayına kadar kalp krizi geçiren 550 hastaya Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde stent takıldı. 2020 yılı ocak- ekim ayları arasında yaşları 40 ile 60 arasında değişen 16’sı erkek, 14’ü kadın 30 kişinin kalp krizi nedeniyle hayatını kaybettiği tespit edilirken, 
10 ölümle ilgili kesin sonuçlar bekleniyor.
Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Kardiyoloji Klinik Şefi Dr. Gülgün Vaiz, Türk Ajansı Kıbrıs’a (TAK) kalp sağlığıyla ilgili açıklamalar yaptı, soruları yanıtladı. Vaiz, “Kıbrıs Türk toplumu kalbine iyi bakmıyor. 40 yaşın altındaki kişiler de artık kalp krizi tanısıyla hastaneye yatırılıyor. Bu yıl kriz geçiren en genç hastamız 25 yaşında. Değişen yaşam koşulları bize hastalık olarak geri dönüyor. Bu acı bir gerçek” dedi.  
Koronavirüs salgını nedeniyle insanların hastaneye gitmeye korktuğunu, bu nedenle evde ani ölümlerin arttığını söyleyen Vaiz, “COVİD-19’dan korkarken kalpten gitmeyelim. Kaldı ki bu salgın uzun sürecek. Maske-mesafe-hijyen kurallarına dikkat etmeli, dengeli beslenme ve düzenli egzersizi hayatımızın parçası haline getirmeliyiz. Stresle mücadeleyi öğrenmek, sigara ve tütün ürünlerinden uzak durmak önemli. Kendi sağlımızın sorumluğunu elimize almalıyız” şeklinde konuştu.

Ana hedef hasta olmamak olmalı
Ekonomik krizin, sosyal yaşamdan izole olmanın, düzensiz beslenmenin, kilonun, hareketsizliğin, sigaranın, aşırı kaygının kalbe iyi gelmediğini vurgulayan Vaiz, “Nefret, hırs ve kin de kalbin düşmanı” dedi.
Kalp-damar hastalıklarının, yaşam tarzı ve beslenme alışkanlığı değişikliğiyle yüzde 80 ile 90 oranında önlenebileceğini kaydeden Gülgün Vaiz, “Ana hedefimiz hasta olmamak olmalı” şeklinde konuştu.
Sağlıklı beslenmeyle hareket etmenin önemi konusunda toplumda farkındalık oluşturmanın şart olduğunu dile getiren Dr. Vaiz, bunun yolunun da eğitimden geçtiğini, koruyucu hekimliğin de bu noktada önemli olduğunu belirtti.
Eskiden 4 erkeğe karşılık 1 kadının kalp krizi geçirdiğini, kriz geçiren kadınların erkeklerden 10 yaş yaşlı olduğunu söyleyen Vaiz, son zamanlarda 40-50 yaş kadınların da kriz geçirdiğini kaydetti.

Yüzde 90’ı sigara içiyor
Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Kardiyoloji Klinik Şefi Dr. Gülgün Vaiz, şunları ekledi:
“Kadınlar da erken yaşta sigaraya başlıyor, hareketsiz yaşıyor. Diyabet ve hipertansiyon da kriz yaşını erkene çekiyor. Sigaraya ve tütün ürünlerine erken yaşta başlayan, hazır gıda tüketen, dengesiz beslenen, hareket etmeyen, uyuşturucu kullanan gençler de tehlikede. Bu hafta kalp krizi tablosuyla hastaneye gelen 41 yaşındaki bir hastaya stent taktık, günde 2 paket sigara kullanıyormuş. Bugün, hem ülkemizde hem de dünyada kalp krizinin en önemli nedeni sigaradır. Kalp krizi geçiren hastalarımızın nerdeyse yüzde 90’ı sigara içiyor.”

Binlerce hasta yatırıldı
Klinik Şefi Dr. Vaiz, verilerle ilgili de bilgi vererek,  Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Kardiyoloji servisine, 2018’de 2 bin 761, 2019’da 2 bin 672, bu yılın ekim ayına kadar da 2 bin 28 hasta yatırıldığını belirtti.
Kalp krizi tanısıyla stent taktıkları hasta sayısının 2018’de 523, 2019’da 518, 2020’nin ekim ayına kadarsa 550 olduğunu ifade eden Vaiz, “Kıbrıs Türk toplumu kalbine iyi bakıyor mu? Kalbimizi önemsiyor muyuz?” sorusu üzerine şunları söyledi: 
“Kıbrıs Türk toplumu kalbini önemsiyor aslında ama iyi bakamıyor. Çünkü önemsemek yetmez, farkında olmak gerek… Hayatınızdaki en önemli şey nedir diye sorsalar, ‘önce sağlık’ deriz. Peki, bu bilinçle mi yaşıyoruz? Beslenmemize, hareketli yaşama, sigaradan uzak durmaya dikkat ediyor muyuz? Hayır. Sigara içip yılda bir doktora gitmek, evde oturmak, abur cubur tüketip kilo almak, sağlık bozulduktan sonra da ilaçla iyileşmeyi beklemek yanlıştır.”

Covid-19’dan korkarken kalp krizinden gitmeyelim
Gülgün Vaiz, Covid-19’la ilgili de konuştu, virüsün kalp üzerindeki etkileriyle ilgili de bilgi verdi.
Coronavirüsün hücreye girmek için kullandığı reseptörlerin akciğer, kalp, damarlar ve bağırsaklarda bulunduğunu belirten Vaiz, “Coronavirüs, akciğeri gibi kalbi de etkiliyor” dedi.
Virüsün kalp kası iltihaplanması yaptığını gözlemlediklerini belirten Vaiz, Covid-19 hastalarında kalp tutulumu olup olmadığının belirlenmesi için troponin takibinin önemli olduğunu kaydetti.
Covid-19 olan hastanın koroner damarlarda plaklar varsa bu plakların infeksiyona bağlı olarak yırtılabileceğini, Coronavirüsün pıhtı oluşumunu tetikleyebileceğini, kişinin kalp krizi geçirebileceğini belirten Gülgün Vaiz, “Sadece bilinen kalp hastalarında değil hiçbir kalp sorunu olmayan genç hastalarda da kardiyolojik yan etkiler ortaya çıkabilir” dedi. 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner471

banner474