banner564

Anayasa izin vermez

Tanınmış hukukçuların çoğunluğu KKTC’de ‘Kimyasal Hadım’ ve ‘İdam’ taleplerine karşı çıkıyor

Anayasa izin vermez
banner598

 Suna ERDEN

   Türkiye’de çocuk tacizlerine karşı ‘Kimyasal Hadım’ ve ‘İdam’ cezası verilmesine ilişkin tartışmalara KKTC’den bazı siyasilerin destek vermesi, hukukçuların önemli bir kısmını rahatsız etti. Diyalog’a konuşan tanınmış hukukçuların büyük bir kısmı, KKTC Anayasası’nın bu tür cezalara izin vermediğini söyledi.
   Çocuklara yönelik suçlar konusunda caydırıcılık yaratmak için ‘ömür boyu hapislik’ öneren hukukçular, Kimyasal Hadım uygulamasının da bir nevi cinayet olduğunu savunuyor. Bazı avukatlar ise ABD’nin birçok eyaletinde olduğu gibi Kıbrıs’ta Kimyasal Hadım cezasının verilebileceğini belirtiyor.
    

Avukatlar ne dedi?
Boysan Boyra (Avukat): 
Bana göre kimyasal hadım uygun değildir. Adalet intikam almaz. İşlenen suçun vahameti ile ilgili bir ceza verir ama geri dönülmesi imkânsız cezalar konusunda çekincem vardır. Mesela hatalı idamlar yaşanmıştır. Sonradan masumluğu anlaşılmış insanlarda çıkabilir. Kimyasal hadım uygulamalarında da benzeri yanlışlıklar olacaktır. Hadım yerine ömür boyu hapis verilebilir. Bu ceza hadım edilmekten daha büyük bir cezadır. Kimyasal hadımı insancıl bulmuyorum. Onaylamıyorum. Adalet sistemi suçluları yakalar ve cezalandırır ancak intikam almaz.

Seyhan Yıldırım (Avukat): 
Kimyasal hadıma karşıyım. Ben idamı savunuyorum. Özellikle çocuklara tecavüz eden hele de öldüren şahısların yaşama hakkı olduğuna inanmıyorum. Çünkü sapık zihniyete sahip bir suçluyu kimyasal hadım etki etmez, başka türlü de tecavüz edebilir. Sapık ruhu durdurmaz. Bu nedenle çocuk tecavüzünün cezası idam olmalıdır. İnsancıl bir şekilde kimyasal iğne ile hayatına son verilmelidir. Kimisi ömür boyu hapse mahkûm edilebilir görüşünü ortaya koyabilir ancak benim vergilerimle bir çocuk katili/tecavüzcüsü hayat boyu devlet tarafından beslenmemelidir. Benim vergilerimle bir sapığa sabah, öğle, akşam yemeğe verilmesine karşıyım. Halkın vicdanı açıktır. Cezaları belirleyen halkın vicdanıdır. Kanaatimce organize suçlar, çocuk tecavüzü ve terör suçlarının cezası idam olmalıdır.

Levent Kızılduman (Avukat): 
Cinsel suçlarla ilgili örnek alınması gereken ülke Amerika’dır. ABD’nin birçok eyaletinde kimyasal hadım uygulanmaktadır. Uygulama bilimsel araştırmalar sonucu ortaya çıkan veriler çerçevesinde başlatılmıştır. Cinsel sapık olarak adlandırılan kişilerin büyük bir oranda tedavisi mümkün değildir. Yapılan araştırmalarda cinsel sapıkların hayatları boyunca ortalama olarak üç günde bir suç işledikleri ortaya konmuştur. Çoğu zaman bu kişiler birçok suç işledikten sonra yakalanabilmektedir. Amerika’da kimyasal hadım ile birlikte etkin yaptırımlarda uygulanmaktadır Mesele cinsel suçtan mahkûm edilen şahıs tahliye olduktan sonra hayatına toplumdan tecrit olacak bir şekilde devam etmek zorunda kalır. Şöyle ki; kişinin aracına, “Eğer bu araçta çocuk görürseniz polisi arayın. Ya da şahsın evine “Eğer bu eve çocuk girerse polisi arayın veya , “eğer bu aracı okul veya çocuk parkları önünde görürseniz polisi arayın” şeklinde yazılar yazılarak toplumdan uzaklaştırılır daha doğrusu fişlenerek toplumun sürekli uyarı halinde kalması sağlanır. Ayrıca bu şahısların bulundukları kasabadan ayrılmaları da yasaklanır. 
Kimyasal hadım uygulamasının Anayasal hak olan vücut bütünlüğü hakkına aykırı olduğu görüşünü savunanlar olacaktır ancak çocuklarımızı katleden, tecavüz eden bu barbarların vücut bütünlüğü hakkı var mıdır?

Erdaş Erbilen (Avukat):
Bir insanın vücut bütünlüğü Anayasal güvence altına alınmıştır. Ne olursa olsun kimyasal hadım devlet eliyle cinayettir. Vücut bütünlüğüne, cinsel özgürlüğe kimse bu şekilde müdahale etmemelidir. Yasalar vardır, en ağır cezalar verilir ama kimyasal hadım doğru değildir. 

Harper Şahoğlu (Avukat): 
Kimyasal hadım konusu çok ince detayları ile ele alınıp, psikologlar, suç uzmanlarının oluşturduğu bir kurulda değerlendirilip alınması gereken bir karardır. Kaldı ki bir kişi hadım edilse de başka yollarla tecavüzü gerçekleştirebilir. Tecavüz edip öldürme psikolojik bozukluğu olan kişilerin yapacağı bir şeydir. Kesin çözüm yolları aranmalıdır ancak bu kimyasal hadım mı başka bir şey mi detaylı araştırmalar sonucu ortaya çıkacaktır. 

Kaya Muhtaroğlu (Avukat): 
Bu konuda insani yönüm ile hukukçu kimliğim çatışıyor. Kimyasal hadım konusu çok dikkatli ele alınıp enine boyuna tartışılması gereken bir konudur. Ciddi alt yapı, ciddi tedbirlerle uygulamaya konulacak bir ceza olduğunu düşünüyorum. Ancak kimyasal hadım uygulansın mı soruna evet vea hayır şeklinde cevap veremiyorum. Açıkçası kararsızım. 

Ahmet Said Sayın (Avukat): 
Suçun neden oluştuğu iyice anlaşılmalı. Bugünkü araştırmalar, bu tip suçların biyolojik temelleri olabileceğini de işaret etmektedir. Eğer bu tip suç, beynin bir bölümündeki bir bozukluk nedeniyle oluşuyorsa, onun çaresi bulunmalı. Tabii ki suçlar her zaman biyolojik kaynaklı değil, birçok etkene bağlı oluşur. Kültürel şartlanmalar, biyolojik ve genetik geçişler de etkili olmaktadır. Modern bir yöntem kullanılsa da iğdiş etmek, orta çağ tedbirlerini andırır. Önemli olan bilimsel bulgular ışığında, suç işlenmesini tamamen önlemek. Kaynağını bulup tüketmektir.

Kimyasal hadım nedir? 

Kimyasal hadım olarak bilinen ‘Kimyasal Kastrasyon’ yöntemi herhangi bir cerrahi bir müdahale olmadan birinin cinsel faaliyetini sonlandırmaya yarıyor. Kimyasal hadıma maruz kalan kişinin cinsel isteği verilen ilaçlarla birlikte sıfırlanıyor. Bu yöntemde aynı suçun tekrarlanması da mümkün olmuyor.

Kimyasal hadım uygulanan ülkeler
Kimyasal hadım; Birleşik Krallık, Polonya, Moldova, Estonya, Amerika Birleşik Devletleri, Arjantin, Avustralya, Hindistan, İsrail, Rusya, Güney Kore gibi ülkelerde yakın zamanlarda çeşitli cinsel saldırı vakalarında kullanıldı ve kullanılmaya devam ediliyor.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner471

banner474