banner564

“Bulli gibi titredim”

Ahmat Aybak’ın cesedinin bulunduğu yerde keşif yapıldı, sanıklardan Mustafa İlhan Tuncay, cinayetin detaylarını anlattı ve olay anında çok korktuğunu söyledi

“Bulli gibi titredim”
banner598
Hüseyin ÇİÇEK
Gazimağusa bölgesinde 27 Aralık 2013 tarihinde işlenen Ahmet Aybak cinayeti ile ilgili yargılanan sanıklar İbrahim Maraşlı ile Mustafa İlhan Tuncay’ın duruşmalarına dün devam edildi. Mahkemeye dün İddia Makamının ikinci tanığı olan olay yeri inceleme uzmanı İsmail Kaymaklılı şahadet verirken, şahadetten önce Gazimağusa Ağır Ceza Mahkeme Heyet Üyeleri, İddia Makamını temsilen Kıdemli Savcı Mustafa İldeniz, savunma avukatları Yunsal İlhan ile Emre Kadri ve sanıklar İbrahim Maraşlı ile Mustafa İlhan Tuncay, Aybak’ın cesedinin gömülü olarak bulunduğu olay yerine gitti. Olay yerinde keşif yapılmasının ardından duruşmaya geçildi.

Mustafa İlhan Tuncay’ın itirafları izlendi
İddia Makamı Başsavcılık adına davayı yürüten Kıdemli Savcı Mustafa İldeniz, Olay Yeri İnceleme Biriminde görevli polis memuru İsmail Kaymaklılı’yı mahkemeye tanık olarak dinletti. Olay Yeri İncele Uzmanı İsmail Kaymaklılı, içerisinde sanık 2 Mustafa İlhan Tuncay’ın itiraflarının da bulunduğu toplam 6 tane video görüntüsü içeren CD’yi mahkemeye emare olarak sundu. Konu video görüntüleri mahkemeye emare olarak sunulmasının ardından mahkeme salonunda heyete izletildi.

“Benden para sızdırıyordu”
Kamera görüntülerinde olayı polise anlatan sanık 2 Mustafa İlhan Tuncay, 12-13 bin TL parasının dolandırılması nedeni ile İbrahim Maraşlı’nın kendisini Ahmet Aybak ile tanıştırdığını, ancak Aybak’ın da kendisinden para sızdırması nedeni ile Maraşlı’ya şikayette bulunduğunu, Maraşlı’nın da kendisine ilgileneceğini söylediğini aktardı. 

“Beni aradı ve bir yere çağırdı”
İbrahim Maraşlı’nın 27 Aralık 2013 tarihinde akşam satlerinde kendisini aradığını ve “Marinero” isimli restoranın yakınlarında ormanlık alana çağırdığını söyleyen Tuncay, olay yerine gittiğinde Maraşlı’nın aracı içerisinde olduğunu ve Ahmet Aybak’ın da araç içerisinde gözleri kaçmış ve can çekişir bir vaziyette olduğunu gördüğünü anlattı.

“Ne yaptın sen?”
Aybak’ı o halde görünce şok içerisinde Maraşlı’ya “Ne yaptın sen” dediğini, Maraşlı’nın da kendisine “Abi bu adam seni mahvetti, bu adamı ortadan kaldırmam gerekti” dediğini ve kapıyı açarak Aybak’ı aracın dışına attığını anlatan Tuncay, “Maraşlı’nın Aybak’ı çukura doğru götürdüğünü ve kendisine “sen karışma abi” diyerek Aybak’ı gömdüğünü söyledi. 

“Bulli gibi titriyordum”
Hayatında hiç yaşamadığı bir durum ile karşılaştığını anlatan Tuncay, “Bulli gibi titrerdim, kime ne anlatacaktım” şeklinde konuştu. Olaydan sonra eve gittiğini ve günlerce kimseye bir şey söylemediğini anlatan Tuncay, olaydan sonra Maraşlı ile konuştuğunu ve Maraşlı’nın kendisine “Kimseye bir şey söyleme ben bu işi temizleyeceğim abi” dediğini ve olaydan yaklaşık bir ay sonra Aybak’ın cesedinin bulunduğunu gazetelerden öğrendiğini söyledi.

Tuncay’ın olay yerindeki itirafları da izletildi
Mustafa İlhan Tuncay’ın  tutuklandığı gün olay yerinde olayı polislere aktardığı görüntülerde mahkemede izletilirken, Tuncay’ın yazılı ifadesinde Aybak’ın profiteröl ile zehirlendiği ve konu profiterölleri satın alarak Maraşlı’ya kendisinin verdiği yönündeki itirafları doğrultusunda, Tuncay’ın konu tatlıları Maraşlı’nın evine götürdüğü kamera görüntüleri de izletildi.
 
Yunsal İlhan: Çok ciddi bir delili emare olarak almadınız
Kaymaklılı’nın şahadetini tamamlanmasının ardından, tanığı sorgulayan sanık 1 İbrahim Maraşlı’nın avukatı Yunsal İlhan, cesetin çıkarılması esnasında, gömülü olduğu çukur içerisinde bir saç teli bulunduğunu savunarak, Kaymaklılı’ya konu saç telinin emare alınıp alınmadığını sordu. Kaymaklılı’nın ise Adli Tıp Uzmanının DNA incelemesine gönderilmesine ihtiyaç duymadığı için konu saç telini incelemeye göndermedikleri cevabını vermesi üzerine İlhan, çok cidddi bir delilin mahkemeye emare olarak sunulmadığını iddia etti.

“Enjektörler Adli Tıp Kurumu’nda karışmış olabilir”
Olay yerinde bulunarak fotoğraflandığı ve içerisinde zehir içeren sıvı kalıntısı bulunduğu iddia edilen enjektör ile mahkemeye emare olarak sunulan enjektörün aynı olmadığını savunan İlhan, konu iğnenin Adli Tıp Kurumu’na gittikten sonra değiştiğini, muhtemelen enjektörlerin orada karışmış olabileceğini iddia etti.

“Olay yerini sanığın tanıması için işaretlediniz”
Mustafa İlhan Tuncay’ın olay yerine gidişi ve olay yerinde olayı anlatması ile ilgili kamera görüntüsü üzerinden tanığa soru soran İlhan, olay yerine götürülen sanık Mustafa İlhan Tuncay’ın olay yerini bulmakta zorluk çektiğini ileri sürerek, olayın yaşandığı yere gelindiğinde sanığın anlaması için olay yerine işaret amaçlı sarı bayrak dikildiğini ve sanığın yönlendirildiğini iddia etti, Kaymaklılı ise bu iddiaya cesedin  bulunduğu gün tekerlek izlerinin bulunduğu yere işaret amaçlı konu sarı bayrağı dizdiklerini, başka hiçbir yerde işaret olabilecek hiçbir şey olmadığını ve sanığında kamera kayıtlarından da görüleceği üzere tarif ederek kendilerini olay yerine götürdüğü yönünde cevap vererek iddiayı yalanladı.

Emre Kadri: Hiçbir deliliniz yok
Sanık 2 Mustafa İlhan Tuncay’ın avukatı Emre Kadri ise, sanıkları olay yeri ile bağlayabilecek en ufak bir parmak, ayak veya tekerlek izinin bulunmadığı halde müvekkilinin olay yerinde olduğunu polisten gizlemediğini iddia etti.

18 Nisan’da devam edecek
Olay Yeri İnceleme Uzmanı İsmail Kaymaklılı’nın şahadetini tamamlamasının ardından İddia Makamının başka tanık hazır etmemesi üzerine Gazimağusa Ağır Ceza Mahkeme Heyeti Başkanı Kıdemli Yargıç Düriye Elkıran, davayı duruşmaya devam edilmek üzere 18 Nisan 2016 tarihine ertelediğini açıkladı.

Güncelleme Tarihi: 14 Nisan 2016, 09:42
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner473