Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu, dün 13.50’de Ziya Öztürkler başkanlığında toplandı.
UBP Milletvekili Sunat Atun, ana muhalefetin Meclis Başkan Yardımcısı için aday göstermesi gerektiğini ancak CTP grubunun Meclis’te olmadığını, dolayısıyla gündemin CTP’ye aday sunma fırsatını verme bağlamında bir hafta sonra devam etmesi önerisinde bulundu.
Oturum CTP'ye Meclis Başkan Yardımcısı adayı sunma fırsatı vermek için 4 Kasım'a ertelendi.
Ana Muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, dün Cumhuriyet Meclisi’ne resmi bir yazı vererek Meclis Başkan Yardımcısı adayı göstereceklerini beyan ettiklerini, bunu, Meclis Başkanlığı seçimi usule uygun şekilde tamamlandıktan sonra yapacaklarını söyledi.
“CTP’nin duruşu nettir, Ziya Öztürkler diye biri Meclis Başkanlığı açısından yok hükmündedir. Bunun Ziya Öztürkler’in şahsıyla da ilgilisi yoktur” diyen Erhürman, yapılanların hiçbir şekilde kabul edilemeyeceğini belirtti.
CTP’nin Meclis'i çalıştırmak isteyen ve Meclis’in çalışması için hukuka uygun şekilde Meclis Başkanı seçilmesini talep eden taraf olduğunu söyleyen Erhürman, “Meclis'i çalıştırmayan tarafın kim olduğu da Meclis’ten çekilmesi gerekenlerin kim olduğu da bellidir. Bu Meclis’in hukukuna uymayanlara bu Meclis'te yer yoktur. Biz Meclis’e sahip çıkacağız. Bu arkadaşlar Meclise sahip çıkıyor mu, kamuoyunun üzerinde konuşması gereken bir sorudur. Meclis'e sahip çıkmak mekana gelip oturmak demek değildir” diye konuştu.
“Bize düşen görev Meclis'in hukukuna sahip çıkmaktır”
Ana muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Meclis Başkanı seçiminin hukuka aykırı olduğunu bile bile Genel Kurul toplantısına katılırlarsa Meclis’e de, Kıbrıs Türk halkına da ihanet etmiş olacaklarını kaydederek, “Bize düşen görev Meclis'in hukukuna sahip çıkmaktır.” dedi.
Dünkü Genel Kurul toplantısı sonrasında basına açıklama yapan Erhürman Meclis’in açıklanan toplanma saatinin üzerinden dört saat geçtiğini, hükümete mensup milletvekillerinin grup toplantısının ardından “sözde Meclis açılışı” yaptıklarını söyledi.
“Maalesef sözde lafı bugün itibarı ile lügatimize girdi.” diyen Erhürman, hukuka uygun bir şekilde görevlendirilmiş bir Meclis Başkanı’nın oturumu açması gerektiğini kaydederek, “Bugün itibarı ile aslında bu oturum açılmamıştır.” dedi.
CTP’ye bir süre verildiğine ve bu süre içerisinde Meclis Başkan Yardımcısı adayını belirlemesinin istendiğine işaret eden Erhürman, Meclis’e resmi yazdı verdiklerini belirterek şöyle devam etti:
“CTP, Meclis Başkan Yardımcısı adayı gösterecektir ama Meclis Başkan Yardımcısı adayını Meclis Başkanlığı seçimi usule uygun bir şekilde tamamlandıktan sonra gösterecektir. Bunu değiştirmeye kalkarlarsa bu Meclis'in bunca yıllık demokrasi ilkesi üzerine kurulu yapısını berhava etme anlamına gelir. Buna izin vermeyiz. Ne muhalefet milletvekilleri ne de halk buna izin verir. Kendi yarattıkları hukuksuzluğu ‘tertiplemek’ için yeni bir hukuksuzluk ve demokrasi düşmanlığı yapamazlar.”
“Pazartesine kadar biz onlara süre veriyoruz”
“Pazartesine kadar biz onlara süre veriyoruz.” diyen Erhürman, pazartesi günü tekrar aday gösterilerek, Meclis Başkanı seçilebilirse, daha sonra Meclis Başkan Yardımcılığı seçimine geçileceğini ve CTP’nin Meclis kürsüsünden Meclis Başkan Yardımcısı adayını açıklayacağını belirtti.
Erhürman konuşmasına şöyle devam etti:
“Şu ana kadar yaptıkları, ortaya koydukları ‘darbeci’ tavrı gelip de burada ‘CTP Meclis Başkan Yardımcısı adayı göstermiyor’ ya da ‘iç tüzükte aslında ana muhalefete ait olan Meclis Başkan Yardımcılığı'nı bir iç tüzük değişikliğiyle başka bir hale getiririz’ falan gibi tavırlar sergilemeye kalkarlarsa, bu artık ‘darbe’ dediğimiz şeyin elbette niteliğini değil ama niceliğini çok daha yüksek noktalara taşıyacaktır. Bunu bu tavırla halledebileceklerini sanıyorlarsa, halledemeyecekler, bu olmayacak… Nasıl olmayacak, hangi yöntemle olmayacak… Bunları hep beraber maalesef yaşayıp göreceğiz.”
“CTP’nin duruşu nettir, Ziya Öztürkler diye biri Meclis Başkanlığı açısından yok hükmündedir. Bunun Ziya Öztürkler’in şahsıyla da ilgilisi yoktur.” diyen Erhürman, yapılanların hiçbir şekilde kabul edilemeyeceğini belirtti.
Demokrasilerde hukuktan taviz verilemez. Uyuşturucu gibi olur. Ölüme kadar gider. Demokrasinin ölümüne.