Çiğdem AYDIN 

  Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, Türk tarafının Cenevre görüşmelerinde harita vermesinin ciddi bir hata olacağını belirtti. Özersay toprak ayarlamaları konusunda ise Türk tarafının yüzde 29.2  oranında toprak önermesinin 40 bin ile 60 bin arasında Kıbrıslı Türk’ün göç tehlikesiyle karşı karşıya kalabileceğini ifade etti. 

   Özersay Diyalog’un sorularını şöyle yanıtladı:

Soru: Müzakerelerin geldiği aşamayı nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Cevap: Özellikle Anastadiadis’in bilgilerin dışarıya çıktığı noktasındaki kızgınlığı bir nevi oyundur. Daha önce de bunun örneklerini çok gördük. Yani neden daha önce verdiğim bilgiler basına sızdı bu nedenle size artık bilgi vermeyeceğim demiyor da Cenevre’ye gidildi daha birinci gününde böyle bir belgenin sızmasını bileceğini bile bile yazılı bir şekilde  Rum muhalefetine neden verdi? Çünkü dışarıya sızdırılmasını istedi. Peki neden? Yeterince bir ilerleme yok daha bir yığın konu var halledilmesi gereken daha son aşamaya gelmedik dedirtmek için yaptı bunu. Anastadiadis aslında değişik kesimlerle bir danışıklı dövüş içerisindedir. 

Soru: Peki  Anastasiadis’in ayak sürümesine kim fırsat veriyor? 

Cevap: Ne yazık ki buna bizim taraf fırsat veriyor. Daha önce Mont Pelerin zirvesinde stratejik bir hata yaptık ve onu fırsat bilerek şu anda bu konularda esneklik göstermiyor. Örneğin, dönüşümlü başkanlık öyle bir noktaya getirildi ki şimdi Rum tarafı eğer dönüşümlü başkanlığı kabul ederse olumlu bir adım atmış olacak. Dönüşümlü başkanlık zaten uzun yıllardır bu süreçlerin bir parçası değil miydi? Dönüşümlü başkanlık Annan Planının içinde var mıydı? Ben söyleyeyim vardı  ve bu Anastasiaids bu Annan Planını kabul etmişti. Dolayısıyla zaten kabul eden bir siyasi liderdi. Şimdi bunu bir başka sahneye çevirdi aslında Kıbrıslı Türklerin hakkı olan ve siyasi eşitliği sağlamak için olmazsa olmaz olan bir şeyi sanki Rum tarafı tamam derse müthiş bir şey yapmış gibi bir hale gelecek. 

Soru: Peki bizim buradaki stratejik hatamız nerededir? 

Cevap: Biz Kıbrıs Türk tarafı olarak yani Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın yüzde 29.2 diye gerilerken dönüşümlü başkanlığı almış olması gerekirdi. Biz yüzde 29.2’ye tamam dedik. İsviçre’de, yüzde 29.2’ye göre bir harita vermeyi de kabul ettik ama dönüşümlü başkanlığı almadık, birincil hukuk meselesini almadık, mülkiyette ciddi anlamda sınırlandırılması meselesini, mülkiyette iki kesimliliğin sağlanmasını henüz almadık hala daha masadadır. İkamet açısından nüfusta sarih çoğunluğu henüz almadık ve bunları henüz almamamıza rağmen bir önceki Cenevre zirvesinde yüzde 29.2’lik haritaya tamam dediğimiz için şu anda Anastasiadis bunları vermiyor. Bunlarla ilgili esneklik göstermiyor. Çünkü Anastasiadis biliyor ki bu tür konularda hiçbir esneklik göstermese dahi İsviçre’de ve daha sonra da 1 Aralık tarihinde Akıncı kendisine bugün itibariyle yüzde 29.2’ye uygun bir harita verme sözü verdi. Anastadiadis bu haritayı alma konusunda bizimkilerden söz aldı ve bu sözü  diğer konulara bağlı olarak almadı. 1 Aralık görüşmesinde dönüşümlü başkanlık, mülkiyet ve siyasi eşitliğin diğer konuları, ikamet iki kesimlilik yoktur. Yani bunlar halledildiği takdirde harita teatisi olacak diye bir şey yoktur. Bu yüzden Rum tarafı bu haritayı bizden alacak. Problem budur.

Soru: Yani biz daha önce harita ile ilgili müzakere ederken karşılığını görüşmedik mi? 

Cevap: Hayır görüşmedik. Harita ile ilgili müzakere ederken karşılığında dönüşümlü başkanlığı, iki kesimlilik meselesini, birincil hukuk meselesini almış olmamız gerekirdi. Rum tarafının da bunlar tamam demiş olması gerekirdi. Maalesef bu konularla harita birbirinden koptu ve Anastadiadis’in bu konularda esneklik göstermiyor olması hiçbir biçimde şaşırtıcı değil.

Soru: Harita ve toprak konusunda yüzde 29.2’den bahsediyoruz buna göre kaç Kıbrıslı Türk yer değiştirmek zorunda kalacak? 

Cevap: Bugünkü durumda Cenevre’den somut bir sonuç çıkmayacağı anlaşılıyor yani Cenevre’den bir nevi uzatma mesajları geliyor şu anda o yüzden çok umutlu değilim. Bu yüzdelikler neye tekabül ediyor sorunuza göre bu çerçevede Kıbrıs Türk tarafından her durumda 40 bin ile 60 bin civarında Kıbrıslı Türkün evinden yerinden olmasına tekabül ediyor. Ama biz kendimizi böyle bir yüzdelik marjının içerisine sokmamız gerekiyordu. Dar bir ceketi giydi Kıbrıs Türk tarafı ve şimdi düğmeleri bağlamaya çalışıyoruz ama bu ceket bize çok dardır.