Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Serdar Denktaş katıldığı televizyon programında, toplumun gündeminde Cumhurbaşkanlığı seçiminin 4 veya 5’inci sırada geldiğini, vatandaşın hastalığa kapılmaktan değil karantina şartlarından korktuğunu ifade etti.
Denktaş, “Hükümet şenlik halinde. İnsanlar sıkıntılı. Hastalığa kapılmaktan değil karantina şartlarından korkuyorlar. Ben hastalığa yakalanırsam şayet devlet hastanesinden şaşmam. Oradaki organizasyonsuzluğu ve güvensizliği ortadan kaldırabilirlerse hayatımıza normal devam edebileceğiz” dedi.
Serdar Denktaş, “başka bir hükümet olsa çok farklı olabilirdi. Onların döviz krizinde bize yaptığı muhalefeti biz onlara yapmadık. Ülkenin potansiyel imkanı çok fazla ancak onlar kendilerini aklamaya çalışıyor. Çünkü seçime odaklı çalışıyorlar. Eğitim, sağlık, geçim derdi umurlarında değil” şeklinde konuştu.
Yeterince doktor  bulunduğunu ancak hemşire sayısının yetersiz olduğunu kaydeden Denktaş, “İyi ki Serdar Bey senin döneminde 92 hemşire alınmış diyorlar. Oradaki organizasyonsuzluğu ve güvensizliği ortadan kaldırabilseler hayatımıza daha kolay devam edebileceğiz. Sadece kamu doktorları üzerinden konuşuyorlar oysa bu ülkede kamu dışında çalışan doktorumuz ve özel hastanelerimiz de var. Onları da bu organizasyona dahil etmek gerekirdi. Neresinden tutsak hükümet elimizde kalıyor” dedi.

“İkisi de çok tehlikeli”
Serdar Denktaş, şunları da söyledi:
“Seçim propagandasını Türkiye’yi sevenler ve Türkiye’yi sevmeyenler olarak yapanlar var. Türkiyeli, Kıbrıslı ayrımı yaparak yürütmeye çalışanlar var. Bunun her ikisi de çok tehlikelidir. Bu ayrımla gidersek halkın %85’i Türkiye’yi sevmeyecek noktasına gelecek. Bu ülkenin tüm vatandaşları Kıbrıslı Türküm dediği gün bu sorun çözülecek. Hepimiz Türkiye kökenliyiz. Kurtulmalıyız bu ayrımdan. Bu yaklaşımlar Kıbrıslı Türkün Anadolu ile bağını zayıflatmaktadır. Buna çok dikkat etmek gerekir…”