Suna ERDEN
Lefkoşa’da daha önce eğitim gördüğü üniversite adına sahte diş fakültesi diploması aldığı ortaya çıkan İranlı F.Y. (K-27) yeniden mahkemeye çıkarıldı. Zanlının evinde ele geçirilen diploma, transkriptin yanı sıra öğrenci belgeleri ve birçok evrakın tümünün sahte olduğu açıklandı. Evrakların üniversiteden çıkan belgeler olmadığını ancak kim tarafından hazırlandığının tespit edilmediği belirtildi. Zanlının, 2015 yılında ülkeye geldiği, üçüncü sınıfta 15 dersten kaldığı, 5 yıllık fakülteyi bitiremeyince 2020’de sahte diploma temin ettiği ortaya çıktı. Mali Şube’de görevli polis memuru; YÖDAK’ın zanlının diş fakültesi diplomasının sahte olduğuna dair bilgi verdiğini ve bu yönde soruşturma başlatıldığını söyledi. Polis, daha önce Lefkoşa’da bir üniversitede diş hekimliği fakültesinde eğitim gören zanlının, üçüncü sınıftan dördüncü sınıfa geçmemesine rağmen 2020 yılı Haziran ayında mezun olduğuna dair sahte diploma ve sahte transkript temin ettiğini ve bu belgelerin Milli Eğitim Bakanlığında onayladığına dair sahte evrak hazırlandığını açıkladı.
Polis, zanlının 18 Eylül’de tutuklandığını, evinde yapılan aramada sahte diploma ve transkriptin yanı sıra okuduğu üniversite birçok belge bulunarak emare alındığını kaydetti. Polis, zanlının 2 kez mahkemeye çıkarılarak, 7 gün ek süre alındığını belirtti. Polis, zanlının tutuklu olduğu süre içerisinde verdiği ifadede okulu bitirdiğini, eksik derslerini online olarak aldığını, diploma ve belgeleri ise uluslararası ofisten aldığını öne sürdüğünü söyledi. Polis, zanlının yine ifadesinde staj kapsamında dolgu ve kanal tedavisi gibi klinik işlemler yaptığını iddia ettiğini, bu iddianın soruşturulduğunu belirtti.
İmzalar, mühürler sahte
Polis, ayrıca 7 günde zanlının evinde ele geçirilen tüm kanıtların incelendiğini açıkladı. Polis; diploma, transkript, staj yaptığına dair belge, mezun öğrencilere Avrupa’da akademik kariyer yapmak veya çalışma için verilen diploma eki yazısı, okula ait bazı belgeler üzerinde bulunan dekan, etkili ve başhekim imzalarının sahte olduğunu, belgelerin üniversiteden verilmediğini, belgelerin yazımında kullanılan yazı karakterinin okula ait olmadığını, mühürlerin de üniversitenin mührü olmadığının belirlendiğini açıkladı. Polis, ancak bu kadar sahte belgeyi hazırlayan şahıs veya şahısların henüz tespit edilemediğini belirtti.
10 yılda mezun olamadı
Zanlının ifadesindeki iddialara da açıklık getiren polis, ülkeye 2015 yılında geldiğini, ancak üçüncü sınıfta 15 dersten kaldıktan sonra okula devam etmediğini, sahte diploma tarihinin ise 2020 yılında alındığını kaydetti. Polis, zanlının üçüncü sınıfı bitiremediği için staj yapamayacağını, klinik işlemin ancak dördüncü sınıfa geçebilen öğrencilerin yaptığını, zaten okuldan yapılan soruşturmada da zanlının staj yapmadığının belirlendiğini açıkladı. Polis, zanlının adaya geldiğinde önce Güney Kıbrıs’a yerleştiğini, orada ev aldığını, Kuzey Kıbrıs’ta üniversiteye başladığını, ancak gidiş-gelişlerde zorlandığı için kuzeyde de ev alıp, burada yaşamaya başladığını söylediğini aktardı.
Polis, zanlının cep telefonunun emare olarak alındığını, soruşturmanın devam ettiğini ancak araştırmalarının geri kalan kısmına etki edemeyeceğini söyledi.
Hem güneyde hem kuzeyde evi var
Polis, zanlının taşınmaz mal sahibi olduğu için kuzeyde kısa süreli oturum izni aldığını, 10 Ekim 2025’te sonlanacağını, güneyde taşınmazı olduğunu ve kaçma ihtimali bulunduğunu belirtti.
Savcı Şayan Ergüder, zanlının ileride ağır ceza mahkemesinde yargılanacağını belirterek, 2 ayı aşmayan süreyle cezaevine gönderilmesini talep etti.
Zanlının avukatının itirazı üzerine duruşma gerçekleştirildi. Zanlının avukatı müvekkilinin yargılamadan kaçmayacağını belirterek, tutuksuz yargı talep etti.
Mahkeme; zanlının 45 günü aşmayacak süreyle cezaevine gönderilmesine emir verdi.
E ne güzel işte...Bunlar olmazsa burası KKTC olurmuydu,elbette olmazdı..Elbette başbakanınız Juju Ünal (Esentepede denize sıfır 101 dönüm arazi) Cumhurbaşkanın da şu konuşma özürlü koyun kaçakçısı Tatari olmazdı...Forever KKTC! İşte böyle bişey gardaccığım....