banner564

Sarayda toplandılar

Rum hükümeti Maraş’taki mal satışlarını engellemek için caydırıcı önlemler üzerinde duruyor

Sarayda toplandılar
banner598

   Kapalı bölge Maraş’ta Kıbrıslı Rumlara ait bazı otellerin Kıbrıslı Türk bir iş insanı tarafından satın alındığı yönünde haberlerin ardından, Rum hükümetinin bu tip satışları önlemek adına caydırıcı tedbirler arayışında olduğunu iddia etti.
   Fileleftheros gazetesi, “Göçmenleri Karşı Teşviklerle Caydırmak İstiyorlar – Maraş’taki Taşınmazlar Konusunda Hükümette Art Arda Toplantılar” başlığı altında verdiği haberinde, Rum hükümetinin, Maraş bölgesindeki taşınmazların satışının önlenmesi amacını taşıyan “karşı teşvikler” uygulanması hedefiyle üst üste toplantılar gerçekleştirdiğini yazdı.
   Gazete, Dışişleri Bakanı ve Başsavcının, Başkanlık Sarayı’nda Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis ve Hristodulidis’in çalışma arkadaşlarıyla bir toplantı düzenleyerek gelişmeleri ele aldıklarını, benzer toplantıların teknokratlar düzeyinde de yapılmakta olduğunu belirtti.
   Çeşitli çevrelerin, KKTC’de ve özellikle de Maraş’ta eski taşınmazı bulunan Kıbrıslı Rumları, bu taşınmazlarını satmaya ikna etme girişimlerinin yoğunlaştığı yönünde bilgiler olduğunu öne süren gazete, bu gelişmelerin Rum hükümetini baskı altına almış göründüğü yorumunda da bulundu.
Gazete, Rum Yönetimi Başkanı Hristodulidis’in toplantı sonrasında yaptığı açıklamada, “bu tip durumlarla karşılaşmamak için bunca yıldan sonra nihayet, bütünlüklü bir göçmen politikasının oluşması gerektiği ve tüm gelişmelerin araştırılmakta olduğunu” söylediğini aktardı.
   Hristodulidis, göçmen politikasının İçişleri Bakanı’yla geniş çapta ele alınmakta olduğunu da vurguladı.   
   Gazete, toplantı sonrasında konuşan Dışişleri Bakanı Konstantinos Kombos’un ise, “amaçlarının kimseyi hedef göstermek değil, bu tür satışların ve faaliyetlerin, caydırıcı önlemlerle engellemek olduğunu” söylediğini aktardı.
   Kombos açıklamasında, “son bilgilerin endişe verici olduğunu, ilk andan itibaren bilgi toplamakta ve bu bilgileri değerlendirmekte olduklarını” ifade ederek “gerçekte ne olduğunu ve hangi yollarla tepki verilebileceğine dair çeşitli düzeylerde toplantılar yapıldığını” belirtti.
“Bu tip durumlarda içgüdüsel tepkilerin en iyi ve akılcı çözüm olmadığını” belirten Kombos, “konunun Kıbrıs Türk basınında yer aldığı ilk andan bugüne kadar gelen bilgilerin ise bir tutarsızlık ve zıtlık ortaya koyduğu” iddiasında bulundu. 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner471

banner473