banner564

DNA analizi yapılacak

Tekke Bahçesi Şehitliği’nde gerçekleştirilen kazı çalışmalarında 6 kişiye daha ulaşıldı

DNA analizi yapılacak
banner598

 Şehit ailelerinden gelen yoğun talep üzerine Tekke Bahçesi Şehitliği’nde gerçekleştirilen kazı çalışmalarında Selim Mustafa Mavili’nin bulunduğu mezarda 6 kişiye daha ulaşıldı.

Mavili’ye ait olduğu belirlenen kalıntıların bulunduğu Ali Mehmet’in mezarındaki kazının genişletilmesi sonucunda ulaşılan 6 kişiden alınan örnekler, 5-6 ayda sonuçlanması öngörülen DNA analiz için Amerika’ya yollandı.
Tekke Bahçesi’nde bir süre önce bir başka mezarda yapılan kazıda, aralarında Ecvet Yusuf’un da bulunduğu 5 kişiye ulaşılmıştı. Ecvet Yusuf’un ardından kimliklendirme işlemi tamamlanan Kadir Mehmet ve Ali Kırma Cuma günü; Hüseyin Ali Arabacı ise Cumartesi Tekke Bahçesi Şehitliği’ne defnedildi. 
Şehitliklerde 2016’da başlatılan kazıların ardından 2019’dan bu yana Tekke Bahçesi, Ortaköy Şehitliği ve Çifte Mazgallar Şehitliği’nde bugüne kadar 8 kazı daha yapıldı. Hüseyin Ruso’nun da aralarında olduğu bazı Küçük Kaymaklı ve Ayvasıl şehitlerinin bulunduğu ilk kazıların ardından mezar taşında meçhul yazan veya adı yazdığı halde orada olmadığı yönünde ailenin güçlü kuşkularının tanıklarca teyit edildiği mezarların kazıldığı çalışmalar bugüne kadar devam etti.

Hüdaoğlu ve Balman soruları yanıtladı
Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Gürdal Hüdaoğlu ve Kayıp Şahıslar Komitesi Kıbrıslı Türk Üye Asistanı Mine Balman, TAK muhabirinin yürütülen çalışmalara ilişkin sorularını yanıtladı.
Gürdal Hüdaoğlu, şehitliklerdeki kazıların çıkış noktasının, şehit ailelerinin kuşkuları olduğuna işaret ederek, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın, ailelerin içinde bulunduğu bu belirsizliğin daha fazla sürdürülemeyeceği ve devletin buna açıklık getirmesi gerektiğine inandığı için harekete geçtiğini belirtti.
“Şehit ailelerinin içlerinde ‘Benim babam o mezarda değil. Aslında babam burada yatmaz. Biz duyduyduk ki babamın mezarında başkaları da var’ şeklinde hep bir kuşku vardı” diyen Hüdaoğlu, şunları kaydetti:
   “40-50 sene önce savaş ortamında yaşanan olaylar sırasında bazı acelecilikler, bazı hatalar ve bazı zorluklar kimi yanlışlıklara neden oldu. Defin işleminde çok fazla özenli olunamadı. Hüseyin Yalçın’ın adı olan bir mezardan çıkması domino etkisi yaratınca sonraki hamleleri planladık. Mezar taşında “meçhul” yazan mezarları ön plana aldığımız bir kazı planlaması yaptık. Daha sonraki aşamada ise mezarda bir isim olmasına rağmen ailenin yakınının orada bulunmadığı kuşkularının güçlü tanıklarca teyit edildiği mezarlarda kazı yapmaya başlandı.” 
Küçük Kaymaklı’dan bir grup ailenin, Ruso örneğini göstererek kendi kayıplarının da Tekke Bahçesi’nde bulunma olasılığına inandığından bütün mezarların kazılması talebinde bulunduğunun hatırlatılması üzerine Hüdaoğlu, “Bir nizam ve düzen içinde, kaos yaratmadan bu çalışmayı yürütmeyi arzuluyoruz” dedi.
Gürdal Hüdaoğlu, ağırlıklı olarak Tekke Bahçesi Şehitliği’nde yapılsa da kazıların aynı zamanda Ortaköy Şehitliği ve Çifte Mazgallar Şehitlikleri’nde de sürdürüldüğünü ancak bunun bütün şehitliklerin kazılacağı anlamına gelmediğini belirtti. 

Bazı sıkıntılar varŞehitliklerdeki kazı çalışmaları çerçevesinde ulaşılan kalıntıların kimliklendirilmesinde yaşanan zorluklara ilişkin soruyu yanıtlayan Kayıp Şahıslar Komitesi Türk Üye Asistanı Mine Balman da, kayıtlara şehit olarak geçen kişiler kayıp listesinde olmadığından ellerinde ailelerden alınan DNA örneği bulunmadığından bazı sıkıntılar yaşadıklarını kaydetti.
Balman, son kazılarda Mavili’yle birlikte ortaya çıkarılan 6 kişinin kimliklendirilmesi çalışmasında da yine aynı şekilde şehitlikte yakınları bulunan ve daha önceki DNA örneği vermeyen ailelere ulaşarak işbirliği çağrıların yineleyeceklerini kaydetti.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner474