Suna ERDEN
İçişleri Bakanlığı Müsteşarı olduğu dönemde devlete ait 4 parça araziyi sahte belgelerle Hüseyin Vasilyalı adına tapulayıp, satışının yapılmasını sağladığı ve 70 bin Sterlin sağladığı gerekçesiyle yargılanan Hasan Fındık, 4 yıl süreyle hapislik cezasına çarptırıldı. Karar sonrasında Fındık’ın çok üzgün olduğu görüldü.
Kararı okuyan mahkeme başkanı, “Haksız kazanç elde edenlerin cezalandırılması yanında elde ettikleri paranın da devlet hazinesine geri dönmesi gerekir. Aksi halde ‘cezamı çeker, çıktığımda çaldığımın sefasını sürerim’ bilinci hakim olur ki bu adil olmadığı gibi toplum vicdanını da rahatsız eden bir durum oluşturur” dedi.

44 yaşında suç işledi, 64’ündü hüküm giydi
Suç ortaklarıyla birlikte 2004 yılında Girne’ye bağlı Edremit’te bulunan 4 parça devlet arazisine sahte ‘Toprak Dağıtım Belgesi’ hazırlayarak Hüseyin Vasilyalı adına tapulayan ve başkalarına satarak, sahtekarlıkla 70 bin Sterlin alan İçişleri Bakanlığı eski Müsteşarı Hasan Fındık hakkındaki dava, yıllar sonra dün karara bağlandı. Suç tarihinde 44 yaşında olan sanık, 64 yaşında hüküm giydi.  
Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’nde 44 davadan yargılanan sanık, 24 suçlamadan beraat ederken, 19 davadan suçlu bulundu. Mahkeme sanığı 4 yıl hapis cezasına çarptırdı. 
Kararı okuyan ağır ceza mahkemesi başkanı, kamu görevinin kutsallığına vurgu yaparak, devletin kaynaklarından kendilerine şahsi kazanç sağlayan kişilerin, toplumsal yozlaşmanın en büyük sorumluları olduğunu belirtti.

Toplumda yozlaşma oluşur
Başkan, liyakat kriterleri göz ardı edilerek atanan dönemin “İskan Komisyon” üyelerinin iş bilmezlikleri ve zafiyetinden faydalanarak sanık ve suç ortaklarının söz konusu suçları işlediklerini dile getirdi.
Başkan, “Daha açık bir ifade ile bu kurul görevini tam olarak yerine getirmiş olsa idi, bu malların devletin elinden çıkması önlenebilecekti” dedi.
Ağır ceza başkanı kararına şöyle devam etti: 
“Kamu görevlilerinin vazifeleri devlet ile vatandaş arasında köprü olmaktır. Bu görevi yürüten kişiler şahsi çıkarlarını toplum çıkarları üzerinde görmeleri mümkün değildir. Kamu görevlileri yaptıkları hizmet gereğince devlet bütçesinden ödenirler. Kamu görevlilerinin ne görev ifa ettiklerine bakılmaksızın hak ettikleri gelir budur ve kamu hizmetine de bu bilinç ile girilmelidir.
Bu bilincin yitirilip devletin kaynaklarından kendilerine şahsi kazanç sağlayan kişiler, toplumsal yozlaşmanın en büyük mesulüdürler.”
Suçun işleniş tarihinin 2004-2005 yılları olduğunu, davanın 2018 senesinde açıldığını kaydeden başkan, yargı sürecinin 14 yıl sürmesini sanık lehine değerlendirdiklerini söyledi. 
Mahkeme başkanı önemli bir noktaya dikkat çekti
Başkan, “Haksız kazanç elde edenlerin cezalanması yanında elde ettikleri paranın da ait olan devlet hazinesine geri dönmesi gerekir. Aksi halde ‘cezamı çeker çıktığımda çaldığımın sefasını sürerim’ bilinci hakim olur ki bu adil olmadığı gibi toplum vicdanını da rahatsız eden bir durum oluşturur” dedi.
Başkan, tüm olguları değerlendirdiklerini ifade ederek, sanığı sahte evrak düzenleme ve tedavüle sürme suçundan 4 yıl hapis cezasına çarptırdıklarını açıkladı.

Suç ortaklarına soruşturma
Mahkeme başkanı, ayrıca haklarında dava açılmayan sanığın suç ortakları İskan Dairesi eski Müdürü Öztan Özenergün ve emlakçı Olgun Amcaoğlu hakkında kara para suçundan soruşturma başlatılması için direktif verdi.