banner564

Son 13 gün

Cumhurbaşkanlığı seçimi ‘iki eşit egemen’ ve ‘federasyon’ tartışmalarının gölgesinde gerçekleşiyor ancak vatandaşlar hangisinin ‘daha iyi olacağını’ bilmiyor

Son 13 gün

Ömer KADİROĞLU

KKTC Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde adayların propaganda faaliyetleri yoğunlaşırken, seçmenler ‘iki eşit egemen’ ve ‘federasyon’ tartışmalarının gölgesinde sandığa gidip gitmeme konusunda kararsızlık yaşıyor. Kıbrıs sorununun çözümünü isteyenler de çözüm olacağına inanmayanlar da, Kıbrıs Türk toplumu açısından hangi formülün daha iyi olacağını bilmiyor.

Adayların ‘iki eşit egemen’ ve ‘federasyon’ konusunda daha anlaşılır açıklamalar yapmasını isteyen vatandaşlar, Kıbrıs sorununun çözümünde Türkiye’nin garantörlük rolünün önemli olduğunu vurguluyor. Vatandaşlar, son 13 günde adayların açıklamalarının kararsızlar üzerinde etkili olacağına dikkat çekiyor.

Ne dediler?..

Ziya Kadıoğlu

“İki farklı görüş var ve bu görüşlerin içeriğini herkes bilmiyor. Federasyon yerine iki eşit egemen devlet modeli ülke için iyi olacaktır. Yakın bir gelecekte çözüm sağlanacağını düşünmüyorum. 70 yaşındayım hala daha çözüm konuşuluyor; o nedenle çözüme inancım kalmadı. Bir gece ansızın Amerika bir şeyler söylerse; nasıl ki bir gecede kapılar açıldı yine bir gecede çözüm olabilir. Biz ayrı bölgede onlar ayrı bölgede ortak bir yönetim oluşturularak çözüm sağlanmalıdır, çünkü bir arada yaşamamız bence mümkün değildir. Ayrıca Türkiye’nin garantörlüğünün devamı da önemlidir.”

Tözüm Tarcan

“Federasyon yerine iki eşit egemen devlet modelinin düşünülüyor olması bence yanlıştır. İki devletli çözüm modelinin olmayacağını kendileri de iyi biliyor. Böyle bir karar almalarına hayret ediyorum. Olamayacak bir şey için bu halkın zamanının boşa çalmalarını anlamıyorum. Kıbrıs’ta çözümün Birleşmiş Milletlerin ve ulusal devletlerin söylediği gibi federasyon olmalıdır. Yakın bir gelecekte bir çözüm olacağını düşünmüyorum.”

Ercan Bumbaroğlu

“Bu ülkede eğer bu yönetim devam ederse çözüm olmaz. 55 senedir çözüm diyorlar hala bekliyoruz. Bu ülkede bir çözüm olması için Tufan Erhürman’ın Cumhurbaşkanı olması gerekiyor. Tufan Erhürman Cumhurbaşkanı olmadığı sürece yakın bir gelecekte çözümden bahsetmek mümkün değildir.”

Neslihan Nalbantoğlu

“Artık bir çözüm olmasını istiyoruz ancak bu ülkede bu kadar rant varken, bu kadar yeme içme varken bir çözüm asla olmaz. İki bölgeli de olsa karışık da olsa, içeriğini bilmesek de bir çözüm olmasını istiyoruz. İki ayrı bölgede yaşayalım ve tek yönetimle idare edilelim istiyorum. İki ayrı devlet modelini vatandaşlar anlamış değil.”

Kamil Birkaya

“Anladığım kadarıyla iki eşit egemen devlet modeli uygundur. Olumlu bir adım ancak Rumlar bunu kabul etmeyecektir. Federasyon daha iyi ancak onu da Rumlar ve dünya kabul etmiyor. Yakın bir zamanda Kıbrıs’ta bir çözüm görmüyoruz. Biz yanaşıyoruz Rumlar kaçıyor; Rumlar yaklaşıyor biz kaçıyoruz o nedenle bir çözüm olmayacaktır.”

Fesih Bulgan

“Benim görüşüme göre; bu ülkede iki eşit egemen devlet modelini savunmak çıkmazdır ve barışa hayır demektir. Kıbrıs Türk toplumu eğer barış istiyorsa iki bölgeli federasyona evet demelidir. İki devletli çözüm modeli çözümsüzlüktür. Kıbrıs’ta yakın tarihte bir çözüm görmüyorum. Kıbrıs’ta bir çözüm olabilmesi için Türkiye siyasetinde bir kırılma yaşanması lazım.  Ben buradaki siyasilere güvenmiyorum. Biz Federasyona dayalı bir çözüme evet diyeceğiz.”

Nazım Kurumanastırlı

“Hiçbir modelin kabul göreceğini düşünmüyorum. Kıbrıs sorunu daha çok uzun yıllar sürecektir. Kıbrıs’ta bir çözüm olacaksa bu iki devletli bir çözüm olmalıdır. Federasyon olacaksa hiç olmasın daha iyi. Büyük devletler istemediği sürece bu ülkede asla çözüm olmayacaktır.” 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Doğru Söz
Doğru Söz - 2 ay Önce

Akıllı insan mümkün olan, kabul görebilen hedef ortaya koyandır. BM'in ABD'nin AB'nin G7'nin BRICS üyelerinin olmaz dediklerini yapacağız diye akıllı olamaz. Şarlatan olabilir. Zırdeli olabilir. Gerçekci olun be!

Kıbrıslı
Kıbrıslı - 2 ay Önce

Egemen devletmiş,iki ayrı devletmiş cart curt..İnsan kandıracaklar..
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi de öyle diyor size,herşeyi koydu önünüze,istediğiniz gibi yapabilrsiniz dedi..

Kral Çıplak a be Tatari.. İşiniz gücünüz yalan dolan..

Ortada gerçekler dururken sen de Erdoğan da ağzınızla kuş kapsanız ne yazar..

Ne acıdır ki biz gerçeği biliyoruz,bilmeyen varsa aşağıdaki “karar 541” nedir okusun ve öğrensin..

KARAR 541 (1983)
Güvenlik Konseyi tarafından 18 Kasım 1983'te kabul edildi.
Güvenlik Konseyi,Kıbrıs Cumhuriyeti Hükümeti Dışişleri Bakanının açıklamasını dinledikten sonra, Kıbrıs Türk makamlarının 15 Kasım 1983 tarihinde Kuzey Kıbrıs'ta bağımsız bir devlet kurulmasını amaçlayan bildirisinden kaygı duyarak, Bu bildirinin, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kuruluşuna ilişkin 1960 Antlaşması ve 1960 Garanti Antlaşması ile bağdaşmadığını göz önünde bulundurarak, Dolayısıyla, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti” yaratma girişiminin geçersiz olduğu ve Kıbrıs’taki durumun daha da kötüleşmesine katkıda bulunacağı göz önünde bulundurularak, 365(1974) ve 367(1975) sayılı kararlarını yeniden teyit ederek, Kıbrıs sorununun, Genel Sekreter tarafından üstlenilen iyi niyet misyonuna dayalı bir çözüme ihtiyaç duyduğunun bilincinde olarak, Kıbrıs'taki Birleşmiş Milletler Barış Gücü'ne devam eden desteğini teyit ederek, Genel Sekreterin 17 Kasım 1983 tarihli açıklamasını dikkate alarak,

1. Kıbrıs Türk makamlarının Kıbrıs Cumhuriyeti'nin bir kısmının sözde ayrılmasına ilişkin açıklamasını kınamaktadır;

2. Yukarıda anılan beyanın hukuken geçersiz olduğunu kabul eder ve beyanın geri çekilmesini talep eder;

3. 365(1974) ve 367(1975) sayılı kararlarının acil ve etkili bir şekilde uygulanması çağrısında bulunur;

4. Genel Sekreter'den, Kıbrıs'ta adil ve kalıcı bir çözüme doğru mümkün olan en erken ilerlemeyi sağlamak amacıyla iyi niyet misyonunu sürdürmesini talep eder;

5. Tarafları, Genel Sekreter'in iyi niyet misyonunda tam işbirliği yapmaya çağırır;

6. Tüm Devletleri Kıbrıs Cumhuriyeti'nin egemenliğine, bağımsızlığına, toprak bütünlüğüne ve tarafsızlığına saygı göstermeye çağırır;

7. Tüm Devletleri, Kıbrıs Cumhuriyeti dışında hiçbir Kıbrıs devletini tanımamaya çağırır;

8. Kıbrıs'taki tüm devletleri ve iki toplumu durumu daha da kötüleştirebilecek her türlü eylemden kaçınmaya çağırır;

9. Genel Sekreter'den Güvenlik Konseyi'ni tam olarak bilgilendirmesini talep eder.

2500. toplantıda 13 kabul, 1 red (Pakistan) ve 1 çekimser (Ürdün) oyla kabul edildi.

İşte acı gerçek bu abicim...Kusura bakılmasın...

Karpazlı
Karpazlı - 2 ay Önce

Tatar söylentilere göre kan işermiş dediler..Belki de doğrudur kimbilir..

SIRADAKİ HABER

banner608

banner473